16 Haziran 2024 Pazar

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / PAKET Mİ? VERGİ TAVİZ PAKETİ Mİ?

Cahit UYANIK 

Başbakan Bülent Ecevit iş dünyasının uzun zamandır büyük merakla beklediği ekonomik paketi nihayet açtı. Aslında buna ekonomik paket demek haksızlık. Çünkü paket denilen şey, vergi konusundaki tavizlere yamanmış üç-beş kredi düzenlemesinden ibaret. Vergi hariç tutulduğunda diğer önlemler öylesine bir basın bülteniyle de ilan edilebilirdi. Buna 'vergi tavizi paketi' demek daha doğru. Ama vergi konusunda o kadar büyük gürültü kopartıldı ki, bunların değiştirildiğinin veya ertelendiğinin açıklanması da bağıra çağıra oldu. 

Böylece seçimler öncesinden beri Maliye Bakanlığı koltuğu üzerinde döndürülen büyük oyun da başarıya ulaşmış oldu. Ağızlara sakız ettiğimiz enflasyon lobisinin en önemli ayağını oluşturan kayıt dışı ve kara para lobisi, istediğini elde etti. Bu noktada Başbakan Bülent Ecevit ve hükümete sorulması gereken soru, özellikle 'mali milat' ve 'nereden buldun' uygulamalarının neden 1 veya 2 değil de 3 yıl ertelendiğidir.

Belki ilk bakışta bu erteleme ekonomik krizin ancak 3 yılda geçebileceği savına dayandırılabilir. Ama bu savın doğru olmadığı, açtığı paketle ekonominin canlanacağını iddia eden hükümetin en yetkili ağızlarından zaten yalanlanmaktadır. İş dünyasının önemli bir bölümü de canlanmanın en geç birkaç ay içinde başlayacağını belirtmektedir. Zaten okulların açılması ve kış aylarının gelmesiyle ekonominin canlanması beklenen bir olgudur. Hükümetin yetkili ağızlarının mali milat ve nereden buldun uygulamalarının neden 3 yıl ertelendiğini mantıklı şekilde açıklamaları gereklidir. 3 yıllık ertelemeyi aslında 2005 yılı ötesine uzatmak da mümkündür. Çünkü Türkiye 3 yıl sonra bir seçim ortamına girmiş olacaktır ki bu ertelemenin uzatılacağı şimdiden kesin gibidir.

Bu noktada hükümetin konjonktürden çok iyi yararlandığını söylemekte fayda var. Şu anda vergi reformuna enerjik şekilde sahip çıkabilecek geniş kitleler, sosyal güvenlik reformuyla yaratılan canavarla boğuşmaktadır. Gerçi bu kitle, geçen yaz vergi reformu çıkarılırken herhangi bir enerjik destek ortaya koymamıştı. Buna rağmen hükümetin ne olur ne olmaz mantığıyla vergi taviz paketini sosyal güvenlik reformunun en sıcak günlerine denk getirmesi anlamlıdır.

Bu vesile ile bir başka konuya değinmekte fayda var. Uluslararası tahkim konusu Meclis'te bu hafta görüşülecek. Herkes tahkime 'büyük kurtarıcı' gözüyle bakıyor. Anayasa gibi referandumdan geçerek kabul edilmiş bir metin üzerinde tartışmaların büyüdüğü ortamda, en kritik maddelerden birisi Meclis'te değiştirilmeye çalışılıyor. Üstelik değişiklik Danıştay gibi Cumhuriyet'ten eski bir kurumu rencide edici bir düzenlemeyi içeriyor. Tahkimi, askerlikte gördüğü mevzi tahkimatıyla karıştıran vatandaşların çoğunlukta olduğu bir ülkede, bu konuda yazılı ve basılı eserlerin henüz bir elin parmakların sayısına ulaşmadığı bilgi ortamında çok kritik olan bu düzenlemeyi aceleye getirmenin mantığı nedir acaba?

Yazıyı eski bir sözle tamamlamakta fayda var: Acele işe şeytan karışır.

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde 26 Temmuz 1999 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder