HAFIZALARDAN SİLİNMEYEN HABERLER YAPAN SÜPER BİR ANKARA GAZETECİSİYDİ: METİN UCA

Cahit UYANIK

Metin Uca...

Özgeçmişinde 1987 yazıyor ama...

Anadolu Ajansına giriş sınavını...

1988'de hep beraber kazanıp...

Hüsamettin Çelebi'nin genel müdür olduğu bu

Gazetecilik ocağına 25 Nisan 1988-Pazartesi günü hep beraber başlamıştık.

Önce 1 ay eğitilmiş, sonra atamalarımız yapılmıştı

Metin Uca İç Haberler Müdürlüğüne gitmişti.

Kültür-Sanat haberlerine bakmaya başlamıştı.


Biz onu, -belli olmasa da- yaşı bizlerden biraz büyük bir stajyer muhabir abimiz olarak bilmiştik.

"Petrol mühendisiyim ben aslında... Batman Rafinerisinde de çalıştım. İçimdeki gazetecilik sevdasıyla ayrılıp buraya geldim" dediğini anımsıyorum...

1961 dogumluymuş, şimdi okudum. 


Metin Uca, deyim yerindeyse 'süper bir muhabir'di. İşte haber örnekleri... Söz gelimi AA'ya beraber başladığımız Çiğdem Toker tivitinde yazmış, anımsatmış bir haberini; daha fazla yoruma gerek yok:


"Rahmetli Erdal İnönü'yü izlerken parti otobüsünde, bir ara dış dünyaya kendini kapatarak elindeki not defterine birşeyler yazdığını görmüş ve bu uğraşın Pell denklemini çözme denemeleri olduğunu ortaya çıkarmıştı. Çok ses getiren bu haberiyle gencecik yaşında Ajans muhabiri olarak atlatma bir habere imza atmıştı."


Sonraki muhabirliğinde Milliyet Grubunun Ekonomi-Politika (EP) dergisinde çalışmıştı; 

Dergi, o zamanların ünlü ve güçlü ailesi Uzanları kapak yapınca, Aydın Doğan'ın hışmına uğrayıp kapatılmış, Metin de Kanal D'ye geçmişti. 

Oradaki en ses getiren haberi Melih Gökçek'le yaptığı röportajdı. 

Gökçek'in, bir heykeli göstererek "Ben böyle sanatın içine tükürürüm" demesi, ileride bolca yaşayacağımız kötü günlerin habercisiydi.

Gökçek'i ilk deşifre eden isimlerden biriydi Metin...



Metin, bir de Pavarotti haberi yapmıştı. Ama neredeydi anımsayamadım... Anadolu Ajansında iken olabilir...

Pavarotti, genç ve kimsenin tanımadığı bir tenor iken Ankara'da çalışmış, o sırada önemli bir şahsın karısına 'askıntı olunca', Türkiye'den sürgün edilmişti. 

Bu olay da yıllar sonra Metin'in kaleminden ifşa olmuştu. 


Metin, sonra TV'lerin ünlü sunucusu oldu. Kitap yazdı, stand-up yaptı. Güldürdü ve düşündürdü bizi...



Twitter üzerinden izliyorduk birbirimizi... 

Bazı paylaşımlarımı ya beğenir ya retivit ederdi. 

Muzip ama saygılı üslubuyla hep içimizi ısıttı. Bize en zor durumlarda bile moral aşıladı paylaşımlarıyla...

Erken ve zamansız bir vedayla ayrıldı aramızdan...

Zirveye kadar dişiyle tırnağıyla mücadele ederek tırmanmış,  Ankaralı gazetecilerin tebessüm eden ve ettiren, sempatik yüzüydü.

Işıklarda uyusun.

(Bu yazı 17 Kasım 2023 tarihinde Facebook sayfamda yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder