30 Mart 2018 Cuma

EKONOMİ HİKAYELERİ: HZ. MUSA, KAVMİNİ CEP TELEFONU MARİFETİYLE KIZILDENİZ'DEN GEÇİRMİŞ!

İsrail’de bir anne okuldan eve dönen çocuğunu sevinçle karşılar. Onu ihtiyaçlarını karşılayıp rahatlattıktan sonra karşısına alıp sevgiyle sorar:
“Yavrucuğum, bugün okulda neler öğrendin? Öğretmenin neler anlattı?”
Çocuk ne diyeceğini bilmeyen şaşkın bir tavırla anlatmaya başlar: 
“Vallahi anneciğim, öğretmenin anlattıklarını iyice anlamadım ama sana elimden geldiğince anlatmaya çalışayım. Bundan binlerce yıl önce Mısır’da bir firavunla Musa adlı bir Yahudi yaşıyormuş. Firavun zalim biriymiş ve Musa ve kavmini istemiyormuş ülkesinde. Musa da kavmi ile birlikte Mısır’ı terk etmeye karar vermiş ve yola çıkmışlar. Bunu duyan firavun askerleriyle birlikte onları takip etmeye başlamış. Musa ve kavmi Kızıldeniz’e gelince ne yapacaklarını şaşırmışlar. Denizi geçemiyorlar ve arkalarında firavun kendilerini takip ediyor. 

TAŞERONA GEÇENE ZAM YOK; STATÜSÜ DEĞİŞTİRİLEN 26 BİN KAMU PERSONELİNE YÜZDE 10 ZAM VAR

Devlet Personel Başkanlığının Açıklaması:


657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4/C maddesi uyarınca çalışan “geçici personel”in, özelleştirme uygulamaları sonucu istihdam edilenler de dahil olmak üzere, aynı Kanunun 4/B maddesi kapsamında sözleşmeli personel olarak istihdam edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı Resmi Gazetede yayımlanmıştır. 
Yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararı ile;
1- Bundan sonra özelleştirme uygulamaları sonucunda iş akitleri feshedilecek işçilerin sözleşmeli personel olarak istihdam edilmesine imkan sağlanmış, halen kamu kurumlarında “geçici personel” statüsünde istihdam edilenlerin sözleşmeli personel statüsüne geçirilmesine ilişkin düzenlemeler  yapılmıştır.

MODERN ÇAĞIN YENİ VE GİZLİ HÜKÜM SAHİPLERİ: MERKEZ BANKASI BAŞKANLARI



Cahit UYANIK

1970 yılında Nobel Ekonomi Ödülünü de kazanan ünlü Amerikalı iktisatçı Paul Samuelson’un, kendisi kadar ünlü sözlerinden biri şöyledir: “Tarihte üç önemli keşif vardır: Ateş, tekerlek ve merkez bankası”. Gerçekten günümüzde önemleri giderek artan merkez bankaları ve onların başına atanacak isimlerin yıllar önce (Dikkatinizi çekerim, aylar değil…) tartışılıp konuşulmaya başlandığını, ince siyasi hesaplara konu edildiğini gördükçe Paul Samuelson’a hak vermemek mümkün değil.

Bunun en yeni örneği Avrupa Merkez Bankasında (ECB) yaşanıyor. 2011 yılı Kasım ayında 8 yıllığına ECB Başkanı olan ‘Süper Mario’ lakaplı İtalyan vatandaşı Mario Draghi’nin yerine getirilecek veya getirilmesi gereken isim, görevinde son 2 seneye girdiği 2017 yılı Kasım ayından itibaren tartışılmaya başlandı.  Draghi’nin odağında olduğu tartışmalara birazdan yeniden döneceğiz ama aynı şeyin Amerika Birleşik Devletlerinde (ABD) de yaşandığını söylemeliyiz. Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) başındaki Janet Yellen’ın da 2018 yılı başında dolacak 4 yıllık görev süresinin uzatılıp uzatılmayacağı, 2015 sonundan itibaren (Başkanlık seçimi kampanyalarının başlamasıyla)  gündeme geldi. Ve yine 2 yıl sonra yani 2017 yılı sonunda ABD Başkanı Donald Trump, Yellen ile 4 yıl daha çalışmayacağını resmen açıkladı. Oysa Yellen FED’in 100 yılı aşan tarihindeki ilk kadın başkandı ve herkes tarafından başarılı bulunuyordu.  

29 Mart 2018 Perşembe

DAHA ÖĞRENCİ İKEN 1959'DA İŞ HAYATINA ATILDI: AYDIN DOĞAN'IN ÖZGEÇMİŞİ



Doğan Holding Kurucu ve Onursal Başkan Aydın Doğan 1936 yılında Kelkit'te, bölgenin köklü ailelerinden birinin oğlu olarak dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Kelkit'te, lise öğrenimini Erzincan'da tamamladı. 1958-1961 yılları arasında İstanbul Yüksek İktisat ve Ticaret Mektebi'nde okudu. Öğrencilik yıllarında "Talebe Cemiyeti" başkanlığı yaptı. 1959 yılında Mecidiyeköy Vergi Dairesi'ne kaydolduktan sonra otomobil, ticari araç ve inşaat makinaları gibi sektörlerde ticaret yaptı. 1961 yılında ilk şahsi şirketini kurdu, 1970 yılına kadar şirket toptan ticaret alanında varlık gösterdi. 

1974'te yeni şirketiyle, sanayi alanına adım attı. 1974'ü izleyen yıllarda İstanbul Ticaret Odası Meclis ve Yönetim Kurulu Üyeliği'ne, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği'ne seçildi. 

27 Mart 2018 Salı

EKONOMİ FIKRALARI: KAYNAYAN KAZANIN BAŞINDA DURMAYAN ZEBANİ...


Cehennemde her ülke için ayrı kazan kurulup ateş yakılmış.
Her kazanın başına da birer zebani konulmuş.
Zebaniler, kazandan çıkmak isteyenlerin başına, elindeki sopa ile vurup içinde kalmasını sağlıyormuş.
Bir gün baş zebani kontrole çıkmış, zebaniler görevlerini iyi yapıyor mu diye...
Tüm ülkelerin kazanlarının başında birer zebani durup, sopalarını çalıştırıyorlarmış...

26 Mart 2018 Pazartesi

AKARYAKIT FİYATLARI AKDENİZ ÜLKELERİ TAKİP EDİLEREK BELİRLENİYOR


Cahit UYANIK

TÜPRAŞ Genel Müdürü Hüsamettin Danış, akaryakıt ürünleri satış fiyatlarını Akdeniz ülkelerinin baz aldığı fiyatlara göre belirlediklerini bildirdi. Danış, Platts European Marketscan Bülteni'nin yayımladığı CIF Akdeniz (Genova/Lavera) ürün fiyatlarını Merkez Bankası dolar kuru ile çarparak, 7 gün süre izlediklerini kaydetti. 2005 yılında uygulamaya başlanan Petrol Piyasası Kanununa göre ürün fiyatları serbest bırakılmasına rağmen, bu sistemin 1998 yılında uygulamaya konulan Otomatik Fiyat Mekanizmasının devamı olduğunu bildiren Danış, "Fiyatları 7 günlük ortalama ürün fiyatlarını referans alarak değiştiriyoruz" dedi. 

23 Mart 2018 Cuma

RUSYA DEVLET BAŞKANI PUTİN'İN ANLATTIĞI EKONOMİ FIKRASI-2015


İki ahbap oturuyor. Biri diğerine “Nasılsın?” diyor. 

Öbürü, “Çizgili, siyah-beyaz” diyor. 

-Bugün hangisi?

-Siyah. 


EKONOMİ FIKRALARI: NAPOLYON, NEYE HAYIFLANMIŞ?


Fıkra bu ya Büyük İskender, Sezar ve Napolyon, Stalin döneminde bir 1 Mayıs günü Moskova’nın Kızıl Meydanı’ndaki geçit törenini şeref tribününden izlemekteymişler. 
İskender tanklara bakarak, hayranlıkla mırıldanmış: 
- Bu savaş arabaları bende de olsaydı, bütün dünyayı fethederdim. 

Sezar, füzelere takılmış: 
- Bu müthiş oklar ben de olsaydı, tüm dünya ayaklarımın altında olurdu. 

AYDIN DOĞAN'IN MEDYAYA VEDA MESAJI - 22 MART 2018



Bundan 59 yıl önce, Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinden yükseköğrenim için İstanbul’a geldim.

23 yaşındayken tek başına iş hayatına atıldım ve Şişli Vergi Dairesi’ne kaydımı yaptırdım.  

Doğan Grubu’nun temelleri bu şekilde atılmış oldu. Doğan Grubu bugün, çeşitli sektörlerde başarıyla faaliyet gösteren önemli bir ekonomik değer haline geldi.

1979 yılında medya sektörüne yazılı basın ile girdim. Seneler içerisinde medya sektörünün her alanında önemli atılımlar yaptık. Dijital yayıncılıkta da öncü olmayı başardık. Türk medya tarihinde ilk defa yabancı medya kuruluşlarıyla ortaklıklar kurarak ülkemize yabancı sermaye getirdik ve teknoloji transferi sağladık. Ülkemiz pek çok yenilikle tanıştı. 40 yılı bulan yayıncılığım sürecinde Türkiye sınırları içinde büyümekle kalmayıp, Avrupa’nın en saygın ve önemli medya kuruluşlarından biri olmayı başardık.



16 Mart 2018 Cuma

EKONOMİDEN ANEKDOTLAR: ORTAK OTOMOBİL ÜRETMEYİ TEKLİF ETTİĞİ JAPONLARIN ÖZAL'A MANİDAR CEVABI


Çeliğin gücü...
“Çelik sektöründe iyi değilseniz, otomobil yapmanız mümkün değil. Biz de iyi değiliz...”

Ziyaretimize gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Yerli otomobil üretimi hangi safhada?” diye sorduğumuzda meseleye doğrudan girdi.

Hatta bu noktada da kalmadı, eski Tokyo Büyükelçisi’nin kendisine anlattığı merhum Turgut Özal’ın Japonya ziyareti sırasında yaşanmış olayı da aktarınca hafızamda canlandı.

15 Mart 2018 Perşembe

EKONOMİ FIKRALARI: MAAŞLARIN FARKINI NE YAPIYORLAR?


Gazeteci sormuş:
- Ülkenizde 4 kişilik bir aile ne kadar gelirle rahat bir hayat sürebilir, siz onlara ne kadar ödüyorsunuz?

Amerikan Başkanı:

- Amerika'da 4 kişilik bir aile 5.000 dolar ile rahat bir yaşam sürebilir, biz onlara 6.500 dolar ödüyoruz; geri kalan 1.500 doları ne yaparlar bilmiyorum.


11 Mart 2018 Pazar

ŞİMDİKİ BOJ BAŞKANI HARUHİKO KURODA'NIN 13 YIL ÖNCEKİ TÜRKİYE'YLE İLGİLİ 'ORTA DOĞU KEHANETİ' TUTTU

ADB BAŞKANI KURODA: TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ PARLAK AMA HÂLÂ BAZI ENGELLERİ VAR

Cahit UYANIK

MANİLA-Merkezi Filipinler'in başkenti Manila'da bulunan Asya Kalkınma Bankası (ADB) Başkanı Haruhiko Kuroda, Türkiye ekonomisinin geleceğini son derece parlak gördüklerini, ancak gelecekte hızlı büyümenin önünde bazı engeller olabileceğini bildirdi. Bu engelleri yüksek petrol fiyatları ve Orta Doğu bölgesinde yaşanabilecek bir olumsuzluk olarak sıralayan Kuroda, ancak banka analistlerinin yıl sonu için petrolün varilinin 40 dolara düşeceği tahmininde bulunduklarını da bildirdi. 

YTL'ye geçiş olumlu karşılandı

Mayıs ayı başında İstanbul'da yapılacak ADB Genel Kurulu öncesinde Manila'da bir grup Türk gazeteciyi kabul eden Kuroda, Türkiye'de son 20 yılın en düşük enflasyon oranının yaşandığını, büyüme trendinin önümüzdeki dönemde de süreceğini tahmin ettiklerini belirtti. Kuroda, petrol fiyatlarının yüksek seyretmesi veya daha artması durumunda Türkiye'nin olumsuz etkileneceğini de kaydetti. Kuroda, ihtimali düşük görmekle birlikte Orta Doğu'da yaşanabilecek bir olayın ise ise turizm sektörü üzerinden Türkiye'yi olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulundu. 

6 Mart 2018 Salı

EKONOMİ FIKRALARI: JEEP'Lİ, BİLGİSAYARLI GENÇ ADAM VE ÇOBAN... HANGİSİ BİLGİLİ?


Issız yolda jeep'iyle ilerleyen genç adam koyun sürüsüne takılmış kalmış. Sürünün geçmesini beklerken çobanla laflamaya başlamış: 
- Eğer kaç tane koyunun olduğunu bilirsem, bana onlardan bir tanesini verir misin?


Çoban bir adama bir de koyunlarına bakmış,
- Tamam, diye cevap vermiş. 
Genç adam arabasını park etmiş, telefonunu bilgisayarına bağlamış bir NASA sitesine girmiş, GPS´ini kullanarak yeri taramış, bir database ve logaritma ile doldurulmuş 60 excel tablosunu açmış ve 150 sayfalık bir rapor basmış. Çobana dönmüş,

- Tam olarak 1.586 adet koyunun var demiş.

KREDİ GARANTİ FONU: BİR ZAMANLAR "KEFİL OLMAK BİLGİ İSTER" SLOGANIYLA ÇALIŞIYORDU



KREDİ GARANTİ SİSTEMİ, KOBİ'LERİN
KREDİ KULLANMASINI KOLAYLAŞTIRABİLİR 


Cahit UYANIK

Türkiye'de son haftaların en gözde tartışma konusu kredi garanti fonu. Çoğu kişinin ilk kez duyduğu kredi garanti fonu sistemi, küresel finans krizi sonrasında banka kredisi kullanmanın zorlaşmasıyla, soruna çözüm olarak ortaya atıldı. Sistem, belli şartları sağlayan KOBİ'lerin kullanacağı kredilere garanti veya bir başka deyişle kefalet (teminat) sağlanmasını içeriyor. 4 haziran 2009'da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından resmi olarak açıklanan sisteme göre yıllık cirosu 25 milyon TL'nin altında ve en fazla 250 çalışanı olan, 30 Haziran 2008 tarihinden önceki 2 yıl içinde takibe düşmüş borcu olmayan ve kamuya vadesi geçmiş borcu bulunmayan işletmeler kredi garanti desteğinden yararlanabilecekler. Bu desteğin kapsamına TL veya döviz cinsinden olan, asgari 1 yıl azami 4 yıl vadeli, mevcut kredilerden yenilenen krediler, ilave sağlanacak krediler ile yeni sağlanacak krediler girecek.

Kredi garanti sistemi için ihtiyaç duyulan kaynakla ilgili yasa değişikliği de, bu yazı kaleme alındığında  Meclis'te yasalaşmak üzere idi. Tasarı ile firmalara kredi garantisi sağlamak üzere 1 milyar liraya kadar nakit kaynak aktarılması ve/veya özel tertip Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS)  ihraç edilmesi için izin alınıyor. 

2 Mart 2018 Cuma

EKONOMİ HİKAYELERİ: İNSAN ŞANSLIYSA, SIRTINDAKİ BİT BİLE İŞİNE YARAR


Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan gelinlik çağına gelmişti. Sultan Süleyman Mihrimah'ı; genç, zeki, hırslı, geleceği parlak bir devlet adamı olan Rüstem Paşa ile evlendirmek istiyordu. Rüstem Paşa bu sırada Diyarbakır Valisiydi.
Rüstem Paşa'nın saraya damat olacağı söylentisi duyulunca, onun hakkında bir sürü dedikodu çıkmıştı. Bu dedikodulardan en dişe dokunuru Rüstem Paşa'da cüzzam hastalığı bulunduğu iddiasıydı. Sultan Süleyman diğer dedikodulara kulak asmadıysa da bu dedikodu onu endişeye sevk etmişti.

EKONOMİ HİKAYELERİ: FİDEL'İN CHE'YE EFSANEVİ SORUSU VE ALDIĞI CEVAP...

Küba Devriminin gerçekleştirildiği 1959-1960 yıllarında, ABD’nin Küba ambargosuna ilişkin olarak Fidel Castro’nun, yoldaşı Che Guevera’ya şu soruyu sorduğu rivayet edilir: 
“ABD Küba ambargosunu ne zaman kaldıracak?” 
Che Guevera’nın bu soruya cevabı, bunun asla mümkün olmadığını ifade eden aşağıdaki sözleriydi: