Twitter sayfam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Twitter sayfam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Ocak 2025 Cumartesi

EKONOMİ, FİNANS, VERGİ VE BORSA FIKRALARI / KOMÜNİZM Mİ KAPİTALİZM Mİ?

 İki Rus parti yoldaşı yolda karşılaşır ve biri şöyle der:

'Komünizm hakkında bize söylenen her şey yalanmış.'

Diğeri de şöyle der:

'Evet ama daha kötüsüyse, kapitalizm hakkında söylenen her şey doğruymuş."

(Twitter'dan alıntılanmıştır.)

26 Aralık 2024 Perşembe

TCMB ARALIK-2024 ENFLASYONUNUN YÜZDE 2 ALTINDA GELECEĞİNİ DÜŞÜNDÜĞÜ İÇIN FAİZİ 2,5 PUAN İNDİRDİ

- 2025'TE 6-7 TOPLANTIDA 15-17,5 PUAN İNDİRİM BEKLİYORUM; 

FAİZ YILI %30-32,5'TA TAMAMLAYABİLİR

Cahit UYANIK 

TCMB beklentilerin 1 puan üzerinde kararla, faizini %50'den 47,5'a indirdi. En önemli gerekçe ise Aralık enflasyonunun öncü gostergelerinin iyi olması. Yani Aralik '24 enflasyonu %2'nin altında açıklanacak gibi... Bu durumda gelecek yıl TCMB'den 15-17,5 puan indirim bekliyorum.

Çünkü genel beklenti gelecek yıl enflasyonun yüzde 30 gerçekleşmesi yönünde. Bunun 1,5-2,5 puan üzerinde bir reel faizi esas alırsak, TCMB gelecek yıl 6-7 toplantıda 2,5'ar puan yani 15-17,5 puan daha indirim yapar.

24 Aralık 2024 Salı

120 MİLYON TL'Yİ YAKAN VAZGEÇME KARARI

 Cahit UYANIK

Fenerbahçe Kalamış Yat Limanı Özelleştirme İhalesinde Koç Holding, ikinci en iyi teklif sahibi olarak (504 milyon$) sözleşme imzalamaya davet edildi. Böylece ihaleyi kazanan (505 milyon$) Vahit Karaarslan'ın vazgeçerek sözleşme imzalamadiğı ortaya çıkmış oldu. 

ÖİB'in uygulaması değişti mi bilmiyorum ama Karaarslan 120 milyon TL'lik geçici teminat bedelini de piyasa deyimi ile 'yaktı'. Bu 120 milyon TL'nin (Yaklaşık 3,4 milyon$) bütçeye irat yazılması gerekiyor.

Koç  imzaya gitmezse, onun da teminatı 'yanar'. Karaarslan imzayı atsa Koç, teminatı iade alıp çıkabilirdi.

(Bu yazı 24 Aralık 2024 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)


18 Nisan 2024 Perşembe

SOMON RENGİ KAĞIDA BASILAN SON GAZETE DÜNYA, TAMAMEN BEYAZ KAĞIDA DÖNDÜ

Cahit UYANIK 

Dünya Gazetesi... 

31 yıl aradan sonra ilk 2 ve son 2 sayfasını somon rengi kağıda basma geleneğinden vazgeçmiş...

İlgilenenler ve basın tarihi yazanların dikkatine sunulur...

(Bu yazı 21 Kasım 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

17 Nisan 2024 Çarşamba

OKUDUĞUM KİTAPLAR / MAHFİ EĞİLMEZ'İN İLK ROMANI: İNFERİS

Cahit UYANIK 


Mahfi Eğilmez'in ilk romanı

Cinayet ve polisiye tarzdaki

İnferis'i okuyorum.

İlk izlenimim şöyle:

Katıksız ve harfi harfine...

'Mevzuata uygun' bir cinayet ve polisiye romanı bu...

(Bu yazı 06 Ocak 2022 tarihinde Twitter ve Facebook sayfamda yayınlanmıştır.)

18 Ocak 2022 Salı

BOTAŞ'A ARALIK-2021'DE AKTARILAN 59 MİLYAR TL UCUZ DOĞAL GAZ SATIŞIYLA İLGİLİ GÖREV ZARARI OLABİLİR

Cahit UYANIK

Son 3 ayki açıklamalara bakıyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan vatandaşa daha ucuza doğal gaz satıldığını söylüyor, aradaki farkın devletçe karşılandığını anlatıyordu. Son bütçe verilerine göre bu görev zararı BOTAŞ'a ödenmiş. BOTAŞ da MB'den döviz alıp Gazprom'a borç yatırmış.

Geçen hafta yapılan açıklamada Kasım ayında BOTAŞ'a 2,2 milyar dolar satış yapıldığı ifade edilmişti. Kuru 14 TL'den alırsak bu yaklaşık 32 milyar TL'lik satış anlamına geliyor. BOTAŞ'ın Gazprom'a borcunun 4 milyar dolardan fazla olduğu düşünüldüğünde aynı kurdan bütçe aktarımı yani 59 milyar TL de 4 milyar doları biraz geçiyor. Öte yandan BOTAŞ'a yüksek kurdan yapılan yüklü satışın, MB'nin 2021 karında önemli bir pay oluşturması gerekiyor.

31 Aralık 2021 Cuma

TOBB ETÜ'DEN AYRILDIM

Cahit UYANIK

Yaklaşık 11 yıldır sürdürdüğüm TOBB ETÜ İletişim Halkla İlişkiler ve Basın Müdürlüğü görevinden 15.09.2021-Çarşamba tarihi itibarıyla ayrıldım.

Bilgilerinize saygılarımla sunarım.

(Bu yazı 17 Eylül 2021 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

22 Aralık 2021 Çarşamba

TÜRKİYE'DE ENDİŞE ARTTIKÇA, VERİLEN HAZİNE GARANTİLERİ DE ARTIYOR

Kur Korumalı TL Vadeli Mevduatı
 basın açıklaması

Güven ve garanti sözcüklerinin ilginç bir korelasyonu var. 

Güven ne kadar çok ise garantiye daha az ihtiyaç duyulur. 

TR'de her şeye ve herkese Hazine (vergi ödeyenler) kesesinden öyle garantiler veriliyor ki, insan güvenin tam tersi demek olan endişenin giderek arttığını anlıyor.

(Bu yazı 20 Aralık 2021 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

KUR GARANTİLİ MEVDUATLARIN VADESİ BİTTİĞİNDE SÜPER BONO ÇIKARMAK GEREKEBİLİR

Bence MB kur farkını para basıp öderse, muhasebesel olarak bunu zarara yazmak isteyecektir. Burada esas mesele zarar değil, kur farkı ödemesi olarak piyasaya sürülecek paranın enflasyonist etki yaratmasıdır.

Kur garantili mevduatın 3 ay vadede yoğunlaşmasını bekliyorum. Bu, büyük bir meblağ olursa kur farkı ödemesini sterilize edebilmek için 3 ay sonra yani Mart-2022  gibi süper bono gibi bir çözüm gerekebilir.

4 Aralık 2021 Cumartesi

ENFLASYON ORANLARI İLE OYNANIP DAHA DÜŞÜK GÖSTERİLİRSE SONUCU NE OLUR?

Yıllar önce Anadolu Üni.'de Ekonomi ve Finans Gazeteciliği dersinde enflasyonun nasıl hesaplandığını anlatıyordum. Bir öğrencim enflasyon oranları ile oynanıp daha düşük gösterilirse ne olacağını sordu. Biraz düşündükten sonra ona şu cevabı vermiştim: "Böyle bir şey yapma ihtimalleri çok az.

Ancak yaparlarsa devletin başını büyük belaya sokarlar. Bu orana bakılarak memur, memur emeklisi, işçi, işçi emeklisi maaşları belirleniyor. Devlet milyonlarca insana defalarca kez düşük maaş ödenmesine sebep olur bunu yaparsa...

(Tıklayınız) BAŞKANLIĞI "ATEŞTEN KOLTUK" BİR DEVLET KURUMU: TÜİK

23 Kasım 2021 Salı

EXIMBANK ESKİ GENEL MÜDÜRÜ YILDIRIM: EKONOMİDE İLK YAPILMASI GEREKEN İNANDIRICILIĞI SAĞLAMAK

Bugün yaşadığımız kur atağı krizini Eximbank Eski Genel Müdürü, çok tecrübeli bir Maliyeci olan Sn. Adnan Yıldırım ile @VergiAlgi nin sohbet odasında ele aldık. Sn. Yıldırım yaşanan krizin geçmişten kaynaklanan sorunlar sebebiyle ortaya çıktığı düşüncesinde... Bu sebeple faiz+

Artırılsa bile kalıcı çözüm olamayacağını söyledi. Günde 1 Tl'lik kur artışının kamunun yıllık gelirleriyle bile karşılanamayacak yükler yarattığına dikkat çeken Sn Yıldırım, ekonomi yönetiminde ilk yapılması gerekenin inandırıcılık yani kredibiliteyi sağlamak olduğunu aktardı+

Alınacak doğru kararlarla ekonominin hızla toparlanabileceğini düşündüğünü kaydeden Sn Yıldırım, erken seçim ihtimalinin de iyice yükseldiğini vurguladı.İlan edilen resmi metinlerde cari açığın kapatılarak faizlerin aşağı çekilebileceğine dair değil, cari açıkla ilgili ifadeler+

Bulunduğunu anımsatan Sn. Yıldırım, inandırıcılık için ilk adımların kamunun ilan ettiği metinlere uyması ile atılabileceğini  vurguladı. Sn. Yıldırım, yaşanan kur atağı sebebiyle reel sektörde üretim kesintileri yaşanabileceğini de kaydetti.

Yıldırım, gece saatlerinde ise Twitter hesabından şu mesajı paylaştı:

"Türkiye ekonomisinde 2018’den itibaren bozulmanın gelinen aşamasında

📍Kalkınma planı rafta

📍OVP anlamını yitirdi

📍Hukuk&ekonomi reform paketleri, eylem planları etkisiz

📍Kurumlar etkisiz

📍Üst perdeden yapılan açıklamalar olumsuz

Durumu iyileştirecek enstrümanlar tüketildi❗️"

(Bu yazı 23 Kasım 2021 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır)

17 Kasım 2021 Çarşamba

SABİT KURA GEÇİLİR Mİ, GEÇİLİRSE NE OLUR?

 "Sabit kura geçilirse;

- Dövize büyük hücum olur

- Kısa sürede döviz karaborsası oluşur

- Dalgalı kura dönmek için daha büyük bir devalüasyon yapmak zorunda kalırız."

"Dalgalı kur döviz talebini ve arzını kur üzerinden düzenler, döviz rezervlerini korur. Sabit kurda ise tıpkı Çin'de olduğu gibi güçlü rezerv gerekir. Belki doğru soru, dalgalı kurdan vazgeçip TL'yi güçlü bir paraya (dolar, euro) bağlamalı mıyız olmalıydı."

(Bu yazı 01 Kasım 2021 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

15 Kasım 2021 Pazartesi

EKONOMİ GAZETECİLİĞİNİN TARİHSEL AKIŞI NASILDIR?

"Aslında ekonomi gazeteciliği, tarihsel bir akışın son ve en önemli aşamasıdır. 1500'lü yıllardan başlayarak sırasıyla

- Ticaret haberleri gazeteciliği

- Finans haberleri gazeteciliği

- Ekonomi haberleri gazeteciliği yapılmıştır."

"Günümüzde bu alanların hepsinde gazetecilik faaliyeti vardır.Finans gazeteciliği uğraştığı sektörün büyüklüğü ile bağlantılı olarak daha baskın görünse de,ekonomi gazeteciliği toplum adına gerçeğe ulaşma ve anlamlandırmada, en önemli ve geniş yelpazede uzmanlaşma gerektirmektedir."

(Bu yazı 14 Kasım 2021 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)


13 Aralık 2019 Cuma

CE BELGESİNİN ÖNEMİ VEYA ŞIRINGA-ÇİKOLATANIN KÜÇÜK KAPAĞI SABİT ÜRETİLSEYDİ...


Şırınga-çikolatadan yerken küçük kapağı boğazına kaçtığı için ölen Ankara ve Diyarbakır'da iki çocuk... Bu ürün, CE Belgesi olmadan nasıl üretilebilmiş? Veya bu risk düşünülmeden CE Belgesi mi verilmiş? Bence araştırılmalı... CE Belgesinin önemi tekrar anımsanmalı.


CE Belgesi nedir? CE belgesi, ürünün amacına uygun bir şekilde kullanılması halinde güvenli olduğunu gösteren genel bir işarettir. CE işareti kalite işareti gibi düşünülmemelidir. Çünkü CE tüketiciye kalite güvencesi ile sağlanamaz.

Güvenli olması ön plandadır. Çoğu kalite işareti isteğe bağlı olmasına karşın CE zorunlu bir işarettir. Ürünün Avrupa Birliği teknik mevzuatına ve kriterlerine uygun olduğu anlamına gelir.

Eğer şırınga çikolatanın kapağını fotodaki gibi sabit yapsalardı bu iki güzel çocuk yaşıyor olacaktı. CE işareti ve belgesi işte böyle bir şey.
(Bu yazı 12 Aralık 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

4 Ekim 2019 Cuma

ENFLASYON, ÇİFT HANENİN ALTINA GERİLEDİ AMA NEDEN KİMSE RAHATLAMADI?

Enflasyon; eylülden eylüle %9,26 doğrudur. Ama hep ihmal ettiğimiz şey ise ortalama enflasyondur.
Yani son 12 aydaki yıllık enflasyonları toplayıp, 12'ye böldüğümüzde durum nedir?
İşte orada gerçek durum ortaya çıkıyor: %18,27 (TÜİK verisi)
Bunun için ki; enflasyonun 1-2 aylığına çift hanenin altına gerilemesi, kimsede bir rahatlama etkisi yapmıyor. 39C ateşle yatan bir hastanın birkaç saatliğine hararetinin 37,5'a düşmesi gibi tıpkı. Oysa hasta olduğundan beri ateşi ortalama 38.5C'dir. Bilmem anlatabildim mi?

Ekonomi muhabirleri olarak acilen enflasyon haberi yazma tekniğimize bu ayrıntıyı eklememiz lazım ve şu kısa tabloyu okuyucunun önüne koymalıyız:

TÜFE Artış/Azalış (2003=100)
(Yüzde olarak)

Eylül 2019: 0,99
Ocak-Eylül 2019: 8,42
Yıllık: 9,29
Yıllık (Ortalama): 18,27
(Bu yazı 03 Ekim 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır) 

4 Eylül 2019 Çarşamba

TÜRKİYE EKONOMİSİNİN İLK KEZ KARŞILAŞTIĞI TEDAVİSİ ZOR HASTALIK: SLUMPFLASYON

Nedir bu slumpflasyon? Durgunluk içinde enflasyon demek. Slump (ing): Durgunluk ve enflasyon sözcüğünün birleşmiş hali. İki çeyrek üst üste ekonomi küçülürken enflasyon varsa, en tehlikeli ekonomik kriz türüne düşmüş oluyorsunuz.
Türkiye 2 değil 3 çeyrektir bu halde. Yüzde 15'e yakın işsizlik ve yüzde 25'e yakın enflasyonu görünce slumpflasyona girildiği anlaşıldı. İktisat politikalarının en çaresiz kaldığı durumlardan biri.
Kur şoku ve zıplayan enflasyonun ardından ekonomide ani duruş ve gerileme yaşandı..Ekonomiyi canlandırmak için kamu harcamaları artırıldı, bütçe dengesi bozuldu faizler arttı. Şimdi de kamu harcamalarına fren konuldu ama büyüme sağlanamıyor. Özel sektör yatırım yapmıyor, yapamıyor.
Çoğu iktisatçı ekonomide güven tesis edilmesi ve yapısal reformlara başlanmasının çözüm olduğunu düzelmenin yavaş yaşanacağını, acele edilmemesi gerektiğini belirtiyor. Aksi taktirde W tipi çift dipli kriz yaşanabileceği görüşü hakim.
Türkiye'nin W tipi kriz yaşamaması için ihracatı sürekli artmalı ve sağlam döviz geliri kaynaklarına -turizm gibi- dayanmalı. Bunun için Türkiye'de yüksek kura dayalı büyüme düşük faiz modeline geçildiği ileri sürülüyor. Bu bir anlamda kur savaşına girişmek demek.
Dengelenme sözcüğünün arka planında bunun olduğu görüşü hakim. Ancak bunun uzun yıllar sürdürülmesi ithalat maliyet artışı sebebiyle mümkün değil. Bu nedenle iç ve dış yatırımcılar yapısal reform takvimi talep ediyor.
(Bu yazı 02 Eylül 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)



2 Eylül 2019 Pazartesi

DOĞAL GAZA YAPILAN ÜST ÜSTE ZAMLAR, ELEKTRİĞE DE İKİNCİ ZAMMI GETİRİR

Maalesef, doğal gazın 1 ay içinde fiyatının yüzde 32,1 oranında artırılması, elektriğe gelecek ikinci zammın da habercisidir... 
Neden mi? 

Cevabı basit; 2018 yılı resmi verilerine göre elektriğin yüzde 30'u doğal gaz yakılarak sağlandı.
Bu oran kolay kolay değişmez. 

O nedenle elektriğe Temmuz ayı başında yapılan yüzde 15'lik zam yetersiz kalacaktır. Bu zam ancak bir işaret fişeği olur. 
Bir mamulün üretildiği bir ara mamule yüzde 30 zam yapıp, perakende satış fiyatını yüzde 15 zamla götürmek mümkün değildir.
(Bu yazı 31 Ağustos 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

31 Ağustos 2019 Cumartesi

BANKALAR MEVDUAT FAİZİNİ 5-6 PUAN İNDİRDİ: GEREKÇE, ENFLASYONDA BAZ ETKİSİYLE YAŞANABİLECEK DÜŞÜŞ

Bankalar, 12 Eylül 2019'daki MB PPK toplantısını ve Ekim ayı başında açıklanacak Eylül ayı enflasyonunu beklemeden ön almış görünüyor. Bankalar şu günlerde mevduat faizlerini 5-6 puan birden düşürdüler. Şu anda piyasada ortalama 1 aylık mevduat faizi %15 civarında.
Özel müşteriler için bu orana 1 puan ilave edilebildiği biliniyor. MB'nin 2 hafta sonraki PPK'da 2.5-3 puanlık indiriminin öngörüldüğü anlaşılıyor. MB 3 puan indirirse, faizi 16,75 olur, kalan toplantılarda ise geriye 1-2 puanlık marji kalır. Bankalar işte şimdi bu senaryodalar.

Bankaları böyle davranmaya iten 2. sebep ise enflasyonda baz etkisi yaşanacak olması. Eylül 2018 enflasyonu % 6,3 olmuştu. Bu yılın eylül ayı enflasyonu açıklandığında otomatikman bu rakam devreden çıkıp 2019'unki girecek. Bu da belki %12-13'lük rakamları yaşatabilir bize...

Eğer hükümet yeni zamlar yapmazsa ve kur stabilize seyrederse 11 ve 12. ay enflasyonu da %10'a yakınlaşabilir. İşte o zaman bankalar da %10'dan mevduat toplayıp %15-16'dan kredi verebilir. Ekonomi yönetiminin işi sonbaharda oldukça zor olacak.


Dengelenme denilen süreç artık bitmeli ki üretici üretim, tüketici tüketim için kredi alabilsin. Ertelenen tüketim ve yatırımlar başlayabilsin. Bunların sinyalini MB PPK ve mevduat faizlerindeki hareketlerde görmek mümkün olacaktır.

Anlaşılan 2020 yılında ekonomide neler yaşayabileceğimiz bu yılın son çeyreği ile yakından ilintili. Ekonomi yönetiminde basiretli davranışlar her zamankinden daha kritik. Ağızdan çıkacak sözler daha az, öz, yerli yerinde sarf edilmiş olmalı.
(Bu yazı 29 Ağustos 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır)

24 Ağustos 2019 Cumartesi

TRUMP, JACKSON HOLE SONRASI FED BAŞKANI POWELL'I AZİL İÇİN ÇABA GÖSTEREBİLİR

FED Başkanı Jackson Hole'da gerçekçi bir şekilde konuşmuş. Ticaret müzakerelerine bir etkimiz olamaz demiş. Oysa Trump daha farklı düşünüyor. 1 puanlık şok indirim istiyor ki yatırımlar cazip hale gelsin. Yatırımcılar kolayca ABD'ye dönebilsin. Haklı ve güçlü çıkayım istiyor.

Jackson Hole artık iyice küresel merkez bankalarının bir mesaj verme platformuna döndü. Daha yerel merkez bankaları için turistik bir seyahat yeri bence... Powell da Para Politikaları Uygulama Zorlukları olarak belirlenen toplantı başlığının hakkını konuşmasıyla verdi.
Bilmeyenler için yazıyorum. FED bizdeki gibi bir devlet bankası değil, özel sektörün kurduğu veya kurmasına izin verilen bir banka. Özerkliğin abc'si oradan başlıyor bir kere. Başkanlar FED başkanlarının kendilerine ters gidebileceğini bile bile atama yapıyorlar. Tıpkı Trump gibi.
Trump'ın Powell'ı düşmanlıkla suçlaması belki de görevden alma çabasının başlangıcı olabilir. Normalde Powell 2022 başına kadar görevde. Trump'ın Powell'ı azletmeye çalışması FED'in kurucuları ile de bozuşması anlamına gelebilir ki bunun etkileri daha büyük olur.
Powell, Türkiye'de Murat Çetinkaya'nın görevden alınması sonrasında, senatörlerin azil sorusuna istifa etmeyeceğini, Trump git derse gitmeyeceğini belirterek cevap vermişti.

(Bu yazı 23 Ağustos 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)

(HABER) TRUMP, POWELL'I GÖREVDEN ALABİLİR Mİ?

18 Ağustos 2019 Pazar

DR. YAŞAR ERDİNÇ İLE KÜÇÜK BİR ANI

1995-1996 yıllarında İntermedya Ekonomi Dergisinin Ankara Haber Müdürüyken Yaşar Erdinç de köşe yazıyordu. Birkaç kez telefonla görüşmüştük. O yıllarda sermaye piyasalarından anlayan yazar altından kıymetliydi. Yaşar Erdinç klasından hiç bir zaman taviz vermedi.

Hem kendini daha fazla geliştirdi hem de bu alana girmek isteyenlere verdiği eğitimlerle desteğini esirgemedi. Hep küçük yatırımcılardan yana oldu. Onları eğitime ve düşünmeye sevk etti. Her zaman güler yüzlü ve mütevaziydi. Allah rahmet etsin ve ailesine sabır versin.
(Bu yazı 17 Ağustos 2019 tarihinde Twitter sayfamda yayınlanmıştır.)