16 Haziran 2020 Salı

TÜRKİYE'DE İHALE YOLSUZLUĞU NASIL YAPILIR? 90 TEKLİF MEKTUBU DA AYNI KİŞİLERCE YAZILINCA...

İhale Yasasına Selam, Yola Devam...

Cahit UYANIK

Türkiye'de bir türlü düzene sokulamayan konuların başında kamu ihaleleri geliyor. Yıllardır yanlış uygulana uygulana kangrene dönüşmüş olan mevcut ihale sisteminin reorganize edilmesi 10 yıldır Türkiye'nin gündeminde. Konuyu yakından takip edenler, 80'li yılların sonunda Meclis'te bu konuda kurulmuş olan komisyonlardan dem vuruyor. İhale sistemi Türkiye'de siyasetin finansmanında önemli bir rol oynuyor. İktidar partileri ve belediyeler; inşaattan gıdaya temizlik hizmetlerinden taşımacılığa kadar göstermelik ihalelerle kendi yandaşlarına iş alanı açıyorlar.

9 Haziran 2020 Salı

OPEC, OPEC+ VE OPEC-DIŞI PETROL ÜRETİCİSİ ÜLKELER HANGİLERİDİR?

Cahit UYANIK

Petrol fiyatlarındaki dalgalanmaların artmasıyla "OPEC", "OPEC+" ve "OPEC-Dışı (non-OPEC) Ülkeler" kavramları son zamanlarda sıkça duyulur oldu. Benzeyen ve karışıklığa sebep olabilen bu kavramların birbirinden farkları nedir ve bu kapsamdaki ülkeler hangileridir?

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC)

OPEC ülkeleri (13) şunlardır:

Cezayir, Angola, Kongo, Ekvador Ginesi, Gabon, İran, Irak, Kuveyt, Libya, Nijerya, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Venezüella.

OPEC+ Ülkeleri

OPEC+ (OPEC Plus) ülkeleri ise dünya petrol piyasasının önemli üreticileri konumunda bulunmalarına rağmen OPEC'e üye olmayan, ancak OPEC ile işbirliği yapan ülkelerdir. 

Başını Rusya'nın çektiği OPEC+ ülkelerinin sayısı 10'dur. Bu 10 OPEC+ ülkesi ile OPEC, 2016 yılından bu yana çeşitli kota anlaşmaları yapmaktadır. Çünkü OPEC ve OPEC+ ülkeleri 2016 yılında İşbirliği Bildirgesi, 2019 yılında İşbirliği Anlaşması imzalamıştır. OPEC+ ülkeleri gayrıresmi bir oluşum şeklinde değerlendirilse de, OPEC'in petrol üretim kotalarının (artış, azalış veya sabit bırakma) belirlenmesinde sık sık pazarlığa oturduğu bir yapılanma olarak giderek gücünü artırmaktadır. 

OPEC+ ülkelerinin OPEC'le imzaladıkları anlaşmayla  kendi aralarında 

1) 'Ortak Bakanlar İzleme Komitesi (JMMC)' 
2) 'OPEC ve OPEC+ Bakanlar Toplantısı (ONOMM)' 

formatlarında bir araya gelerek ortak görüş ve tavır oluşturmaya çalışılmaktadır. Genellikle JMMC toplantıları iki ayda bir, ONOMM toplantıları ise 6 ayda bir yapılmaktadır. 

OPEC+ ülkeleri (10) şunlardır: 

"Azerbaycan, Bahreyn, Brunei, Kazakistan, Malezya, Meksika, Umman, Rusya, Sudan, Güney Sudan."

OPEC-Dışı ülkeler

OPEC-Dışı ülkeler ise dünyada petrol üretiminde söz sahibi olan, ancak OPEC veya OPEC+ ülkelerine üye olmayan ülkelerdir. 

OPEC-Dışı ülkeler (16) şunlardır:

Kanada, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Arjantin, Brezilya, Kolombiya, Ekvador, Norveç, İngiltere, Türkmenistan, Katar, 
Avustralya, Çin, Hindistan, Endonezya, Vietnam, Mısır.


7 Haziran 2020 Pazar

İSTANBUL'UN BÖLGESEL VEYA ULUSLARARASI FİNANS MERKEZİ OLMASI İÇİN 7 ŞART YERİNE GETİRİLMELİ


İstanbul'un Bölgesel veya Uluslararası Finans Merkezi Olmasının Koşulları 

Cahit UYANIK

Geçen ayın en ilginç tartışma başlıklarından biri Merkez Bankasının (MB) İstanbul'a taşınması idi. Devlet Bakanı Ali Babacan, hükümetin bu yöndeki isteğini ortaya koydu. MB ise bu konuda bir yasa değişikliği gerektiğini belirtti. Tartışmalar halen sürüp gidiyor. Tartışmaları bir tarafa bırakıp, İstanbul'un bölgesel veya uluslararası finans merkezi olup olamayacağını tartışmakta fayda var. Çünkü MB'nin İstanbul'a taşınması kararını; ancak böyle bir unvanı kazandıktan sonra isabetli bir şekilde tartışmak mümkün olacakmış gibi görünüyor. Peki neden böyle? Yazımızda bunu anlatmaya çalışacağım. 

Her şeyden önce söze şunu belirterek başlamakta fayda var. İstanbul, Türkiye'nin finans merkezidir. Çünkü bankaların genel müdürlükleri, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), borsa aracı kurumları, sigorta şirketlerinin genel merkezleri hep İstanbul'dadır. Türkiye'nin reel sektör üretiminin, ithalat ve ihracatının önemli bir kısmı da İstanbul'dan gerçekleşir. Bu nedenle finans kuruluşlarının bu şehirde toplanması sürpriz değildir. İkinci aşamada ise İstanbul'un bölgemizdeki başka ülkelerin finans akımlarını kendisine çekecek biçimde bir bölgesel finans merkezi olup olamayacağını ele almalıyız. Üçüncü aşamada ise İstanbul'un New York, Londra, Milano, Frankfurt, Tokyo gibi uluslararası bir finans merkezi olup olamayacağını konuşmalıyız. En son aşamada ise Merkez Bankası İstanbul'a taşınmazsa veya taşınma kararı verilirse ne zaman taşınmasının bölgesel ve uluslararası finans merkezi olmasına etki edip etmeyeceğini ortaya koymalıyız. 

6 Haziran 2020 Cumartesi

KULİS: MERKEZ BANKASI BİR ZAMANLAR KENDİNİ 'PARA KURULU'NA BENZETMİŞTİ!


MB'nin Para Kurulu Sömürgeci Mirası

Cahit UYANIK

Merkez Bankası (MB), Ocak ayının ilk haftası içinde 'Para Politikası Uygulaması'nı açıkladı. Bu konudaki haberler uzun uzadıya gazete sayfalarında yerini buldu. Başkan Gazi Erçel, toplantı sonunda gazetecilerin sorularını cevaplandırırken, MB'nin yaklaşık 2 yıldır 'Para Kurulu' gibi çalıştığını belirtti. Erçel, Para Kurulu'nun nasıl görev yaptığını ise "Piyasaya para sürülürken karşılığında  döviz alınması veya piyasadan para çekilirken, karşılığında döviz pompalanması" olarak açıkladı. 

Biraz hafızaları tazelemek için anlatıyorum; Erçel'in 'Para Kurulu' diye dilimize çevirdiği bu kavram, Türkiye'nin 1995'ten sonra sıkça tartıştığı 'Currency Board'la aynı. O dönemde Para Kurulu konusunda her kafadan bir ses çıkması üzerine Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı (TESEV), MB Eski Başkanı Bülent Gültekin ve Koç Üniversitesinden Dr. Kamil Yılmaz'a  bir rapor hazırlatarak 1996 ortalarında yayınlatmıştı.