Cahit UYANIK
Bu hafta dünya çapında 25 merkez bankası faiz kararını açıklayacak. Bunlardan TCMB ve FED faiz kararları, Türkiye ekonomisini yakından ve doğrudan ilgilendiriyor. TCMB, faiz kararını FED'den 1 gün sonra, 22 Eylül 2022 perşembe günü ilan edecek.
TCMB, (geçen ay beklenmedik şekilde yaptığı gibi) faizleri 1 puan daha indirme arayışında ve havasında... Çünkü TCMB'nin her ay yayınladığı Piyasa Katılımcıları Anketinde (PKA) cari yıl sonu enflasyon beklentisi (TÜFE) ağustosta yüzde 70,6 iken, bu ay 3 puan kadar düşerek yüzde 67,73'e indi. Benzer şekilde 12 ay sonrası TÜFE beklentisi de yüzde 41,99'dan yüzde 36,74'e düştü. İşte beklentilerde yaşanan bu gerilemenin, TCMB'ye "faiz indirimine devam edelim" gerekçesi yaratabileceğini düşünüyorum.
Bu yazıyı podcast olarak Spotify'da dinleyebilirsin
Ancak TCMB'nin bu ay PKA'ya katılan kurum ve uzmanların bir bölümünü değiştirmesi ve katılan kişi ve kurum sayısının 40'a kadar azalması kuşkuları beraberinde getirdi. Piyasalarda TCMB'nin daha yüksek enflasyon tahminleri yapan kişi ve kurumları, daha düşük tahminler yapanlarla değiştirdiğine dair bir endişe oluştu. TCMB'nin bu konuda geniş bir açıklama yapmaması kuşkuları iyice besledi. TCMB'nin bu konuda bir açıklama yapması yerinde olacaktır.
FED ise Eylül-2022 faiz kararını 21 Eylül 2022-çarşamba günü açıklayacak. FED'in 0,75 puanlık faiz artışına gittiği Temmuz ayındaki son toplantısının ardından (Faizler yüzde 2,25-2,50 aralığına yükseltilmişti) Başkan Powell, resesyon korkularıyla "Bundan sonra faiz artışlarını yavaşlatmaları gerekebileceğini" söylemişti.
Piyasalar da Eylül, Kasım ve Aralık toplantılarını düşünerek en fazla 1,5 puanlık artışla yıl sonunda faizlerin yüzde 4'e yükselebileceğini hesaplamışlardı. Eylül ayı için beklenti ise 0,50 artış oranında oluşmuştu. Ancak Powell'ın Jackson Hole ve Cato Enstitüsü konuşmalarındaki sert tavrı ve şahinleşmesi, Eylül ayı toplantısında 0,50 artış ihtimalini tamamen ortadan kaldırarak 0,75 hatta 1 puan artış (jumbo faiz artışı) tahminlerine kapı açtı.