Cahit
UYANIK
Türkiye’de 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan askeri darbe girişimi ekonomide kısa, orta ve uzun vadede ne gibi etkiler yaratacak? Herkesin kafasındaki bu sorunun bence basit ve kolay bir cevabı var: Etkisi sınırlı bazı olumsuzluklar müşahede edilse de, askeri darbe girişiminin savuşturulmuş olması Türkiye ekonomisini daha güçlendirebilir. Neden mi?
2016 yılı itibarıyla Türkiye
ekonomisi kesinlikle orta gelir tuzağına girmiş bir ekonomiydi. Yani ulaştığı
10 bin dolar kişi başına milli gelir düzeyini artıramıyordu. Aksine, bu
gösterge açısından geriye doğru gitmeye başlamıştı. Türkiye’nin orta gelir
tuzağından çıkması için önerilen şey ise hukuksal sistemde yapısal reformlar
gerçekleştirmesiydi. Ancak Türkiye’nin 2013 yılından bu yana içine girdiği
siyasi kutuplaşma ve yıkıcı siyasi rekabet dönemi bunun önünde en önemli
engeldi.
Öte yandan Türkiye’nin
gerçekleştirmesi gereken çatı yapısal reform olan “özgürlükçü bir yeni anayasa
hazırlanması” konusunda Meclis’te iki başarısız girişim yaşanmıştı. Doğrusu
2016 Temmuz ayına girildiğinde yeni anayasa hazırlıkları konusunda, gelecekte
nelerin yaşanabileceğini de kimse bilmiyordu. 15 Temmuz 2016 Darbe Girişimi,
siyasi kutuplaşmayı ortadan kaldırarak yıkıcı siyasi rekabeti törpüledi. Siyasi
partiler, kendi özvarlıklarını ortadan kaldıracak ve mevcut özgürlükleri dahi
geriye götürecek askeri darbeye karşı hızlı bir ittifakın içine girdiler. Darbe
girişiminin tozu-dumanı ortadan kalktığında yapılması gereken şey, yeni anayasa
konusunda çalışmaları başlatarak özgürlükçü bir metin üzerinde uzlaşmak, hatta
bunu bir referandumla millete götürerek onaylatmak olmalı.