31 Mayıs 2024 Cuma

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / APOCULAR, PKK, GAP VE TÜRKİYE

Cahit UYANIK 

Yıl 1979. 'Apocular' kavramını ilk kez ortaokul yıllarında tanıdım. Gaziantep'in gecekondu mahallelerinde korku salan bu grubun, akla gelen ilk özelliği acımasızlığıydı. En küçük fraksiyon çatışmalarında bile Apocular, gözlerini kırpmadan adam yaralıyor veya öldürüyordu. Herkes bu fraksiyona bulaşmaya korkuyordu. Geçenlerde Gaziantep mahreçli bir haberden Apocular'ın '80 öncesi işlenen 70'i aşkın faili meçhul cinayetten sorumlu olduğunu öğrenince hiç şaşırmadım.

Apocular, "Önce solcuyu sağcıya düşür. Sonra solcuyu solcuya, sağcıyı sağcıya..." politikasının bir ürünüydü. Apocular, 1980 sonrası törpülenen sol-sağ çatışmasından kazançlı çıktılar. Kendilerine parti kimliği verip PKK oldular. Apocular'ın PKK'laştığı dönemle Türkiye'nin GAP Projesine ağırlığını koymaya başladığı dönemin birbiriyle kesiştiğini dikkatlerinize sunarım. 

Türkiye 1980'den hemen sonra dışarıda kapı kapı dolaşıp GAP Projesine dış kredi aradı. Ama veren olmadı. Türkiye'ye kredi vermeyen kurumların arasında, şu anda devlet katında büyük hüsnükabul gören ve 'halaskar' pozlarında el üstünde tutulan yabancı uluslararası kurumların bulunduğunu söylemek isterim. Aslında onlara kızmak yersiz. Vermeyene değil verdirmeyene bakmak gerek.

Yıl 1986. Türkiye'nin PKK diye bir sorunu var ama kimse tınmıyor. 'Üç-beş çapulcu', 'Baldırıçıplak sürüsü' jargonu resmi ağızlardan düşmüyor. Hacettepe Üniversitesinin kaloriferi yanmayan Yıldız Amfisinde titreyerek 'Tarım Ekonomisi' dersi dinliyoruz. Hocamız Yavuz Tekelioğlu çırpınıyor: "GAP'ı bize bitirtmeyecekler. PKK belasını onun için başımıza sarıyorlar. Birkaç yıl sonra Güneydoğu'da mermiler her gün vızıldamaya başlayacak. Haykırıyoruz, duymuyorlar. Çocuklar bari siz haberdar olun". Hoca'nın dediği çıkıyor. GAP'ın 4 katı kadar parayı PKK İsyanını bastırmaya harcamışız. GAP ise en hızlı gitse 2011'de bitecek. Demek ki PKK'yı yaratanlar amacına ulaştı.

Yıl 1999. Apocular fraksiyonuna adını veren adam 30 bin kişinin yaşamına ve 100 milyar dolarlık harcamaya neden olduktan sonra Türkiye'ye getirildi. Apo'nun Yunanistan'ın elinden tereyağdan kıl çekercesine alınıp Türkiye'ye getirilmesi 'Yeni Sevr Planı var' düşüncesini küçümseyenlere ders olsun. İlk Sevr Planında taşeron ülkenin Yunanistan, en yenisinde de Yunanistan olduğunu aklımızdan çıkarmayalım. 

PKK, GAP Projesine taş koymak için yaratılan bir heyula, ilk taşeron ise Suriye idi. Türkiye bu heyulanın ne olduğunu anlamak için 11 yıl uğraştı; 5 yılda işini bitirdi. Türkiye'nin artık bu heyuladan korkmadığı anlaşıldığında taşeron değiştirildi ve Yunanistan sahneye çıktı. Yunanistan bir koyundan iki post çıkmayacağını göremeyecek kadar fanatik bir ülke olduğu için, teröristten Mandela yaratılamayacağını çok geç anladı. Apocular ve Apo bitti ama yenileri için her an tetikte olmamız zorunlu görünüyor.

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde 22 Şubat 1999 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder