3 Mayıs 2024 Cuma

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / MALİYE BAKANININ KABUS AYLARI

Cahit UYANIK 

Türkiye'de siyaset peşrevleri uzadıkça ekonominin acil sorunları da iyice içinden çıkılmaz hale dönüşüyor. Siyaset peşrevlerinin etkilediği en önemli ekonomik olgu, bütçe... Ecevit bütçe için 'ivedinin ivedisi' diyor. Geçici bütçenin süresi Haziran ayı sonunda bitiyor. Geçici bütçenin ilk 5 ayki olumsuz performansı ortada. Ama buna rağmen bir süre daha geçici bütçelere boyun eğmek zorunda kalınacak gibi görünüyor. 

Çünkü geçici bütçeden normal bütçeye geçebilmek için, bütçe tasarısının en son geçen Cuma günü Meclis'e sunulması gerekiyordu. Ama tüm yapılan hesaplamalar gösteriyor ki Meclis iç tüzük cambazlıķları bile bütçenin 40 günden önce yasalaşmasına yetmeyecek. Bütçe, normal prosedürler uyulduğunda tamı tamına 75 günde Meclis'ten geçirilebiliyor. Yani bu süreden neredeyse yarı yarıya bir tasarruf sağlansa bile süre ancak 40 güne indirilebiliyor. En iyimser tahminler, hükümetin önümüzdeki hafta sonundan itibaren oluşamayacağını gösteriyor. Bu durum Türkiye'nin Temmuz ve büyük ihtimalle Ağustos ayını da geçici bütçelerle idrak edeceğinin işareti.

Bütçenin çıkmaması Türkiye'nin büyük umutlar bağladığı dış kaynak arayışlarını yakından ilgilendiriyor. Çünkü bu yıl kesinleşecek bütçe rakamları, 2000 yılı bütçe rakamlarını yakından ilgilendirecek. Türkiye'ye borç verecek odakların genel ekonomiyi yakından ilgilendiren bu yasal metni ellerinde tutmak isteyecekleri açık. Büyük umutlar bağlanan IMF'nin de geçici bütçe rakamlarına dayanarak Türkiye'ye, beklediği 10 milyar dolar rakamını aktarması büyük bir iyimserlik olacak.

Bu arada Haziran ayı ortasından itibaren Maliye Bakanlığının 2000 yılı bütçesi hazırlıkları kapsamında bütçe çağrısı yapmasının yasal zorunluluk olduğunu hatırlatmakta fayda var. Belki de Türkiye tarihinde ilk kez daha bir bütçeyi çıkarmadan ertesi yılın bütçesi için çağrı çıkarmak zorunda kalınacak. Normal uygulamada kamu kuruluşları  bütçe çağrısı yapıldığında mevcut bütçenin ilk 6 aylık uygulama sonuçlarına göre ödenek talebinde bulunmayı alışkanlık haline getirmişlerdir. Oysa bu durumda kamu kuruluşlarının elinde 2000 yılında talep edeceği ödeneklere ilişkin sağlıklı çıkış ve tahmin noktaları olamayacak. Bu durum 2000 yılı bütçesini de hayli zorlu hazırlanan bir hukuki metin haline getirecek. 

Kaba çizgileriyle ortaya çıkan tablodan anlaşılıyor ki oluşacak yeni hükümetin Maliye Bakanını kabus gibi bir 7 ay bekliyor. Önce 1999 Bütçesi hazırlıkları, ardından 2000 Yılı Bütçesi için çeşitli kamu kuruluşları ile ödenek pazarlığı, sonbahar aylarında ise Ekonomik İstikrar Programında kritik bir öneme sahip olacak 2000 yılı bütçesi prosedürü... Bu tabloya Vergi Reformunun tam anlamıyla ilk uygulama yılı olan 1999'un tüm olumsuzluklarını da eklemek gerekiyor. Geçici vergi konusundaki büyük yakınmaların, ikinci beyan dönemi olan Eylül ayında yeniden yaşanacağını da unutmamak gerekiyor. Yeni Maliye Bakanının koltuğu iğneli fıçıdan beter olacak.

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde 24 Mayıs 1999 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder