Cahit UYANIK
Doğru Yol Partisi (DYP) belli ki kesin kararını verdi; 'KOBİ Partisi' olacak. 1946'dan beri geleneksel oy tabanı köylülere ve kırsal kesime dayanan DYP'deki bu yapısal dönüşümün ne kadar isabetli olduğunu zaman gösterecek. Yükselen değer KOBİ'ler olunca siyasi rüzgara göre sağa veya sola yatmakta mahir kamu bankaları da fırsatı değerlendirdi. Bu rüzgara önce Vakıfbank karşılık verdi. Oysa KOBİ'leri destekleme görevi öncelikli olarak Halk Bankasına aitti. Şimdi ise Emlakbank benzeri bir yolda ilerliyor.
Dikkat edilirse Vakıfbank da Emlakbank da özelleştirme kapsamında veya yolundaki bankalar. Başkent kulislerinde ileri sürülen bazı değerlendirmelere göre aslında bu bankaların özelleştirilmesini ne bürokratlar ne de siyasiler istiyor. Aksine bu bankalar devlet sistemine daha sıkı sıkıya yapışmak için KOBİ'leri desteklemek yoluna gidiyorlar. Yani özelleştirilmeleri bir illüzyon!
Bu aslında akıllıca seçilmiş bir strateji. Çünkü günümüzde kimse Halk Bankasının doğrudan doğruya özelleştirilmesini savunmuyor. Bunun yerine mevcut görev tanımının korunarak 'yönetim özelleştirmesi'ne geçiş modeli öneriliyor. Bu yolda son adım, TESK temsilcisinin yanı sıra TOBB temsilcisi de yönetim kuruluna alınarak atıldı. Hesap basit; kim, hangi siyasi, hızlı bir KOBİ'ci bankayı satmayı göze alabilir ki? Böyle bir işe kalkışırsa milyonlarca kişi karşısına dikilebilir.
Emlakbank'ın da konut finansmanı işinden tamamen çıkıp KOBİ'ciliğe soyunmasının geri planındaki gerçeğe eminim hiç bu gözle bakmamıştınız. Üstelik ülkemizde 'Başımı sokabileceğim bir evim olsun' diye inim inim inleyen milyonların bu sorunu çözülememişken...
MUHARREM KARSLI ERBAKAN'A DANIŞMAN OLDU
İMKB'nin ilk başkanı Muharrem Karslı bugünlerde bir süredir ara verdiği kamuda görev yapma heyecanını yeniden yaşamaya başladı. Aynı zamanda Altın Menkul Kıymetler adlı aracı kurumun çoğunluk hissesini de elinde tutan Karslı, zaman zaman Ankara'daki Eski Başbakanlık binasında görülebiliyor. Merak edip araştırdığımızda öğrendik ki Karslı, Başbakan Erbakan'a bir nevi 'fahri danışmanlık' yapıyormuş.
Bunun üzerine Sayın Karslı'ya ulaşmaya çalıştık. Tesadüf bu ya, O'nu Esenboğa Hava Limanı yolunda cep telefonundan bulduk. Ankara'daki bir toplantıdan İstanbul'a dönüş yapmak üzereymiş. Karslı fahri danışmanlık görevinin yaklaşık iki aydır sürdüğünü belirtti. Karslı'ya ne tür konularda fikir danışıldığı sorusunu yönelttik ama çok tatmin edici cevaplar alamadık. Karslı sadece "Güncel konular... Mesela bu toplantıda köprü senetlerini konuştuk" dedi. Bakalım Erbakan ve Karslı yakınlaşmasının gelecekteki seyri ne yönde olacak?
FEHİM ADAK'IN RP'Yİ TEK BAŞINA İKTİDAR YAPACAK FORMÜLÜ
Şu Devlet Bakanı Fehim Adak çok ilginç bir siyasetçi. Herşeyden önce Başbakan Necmettin Erbakan ona çok güveniyor. Adak, kabine içinde adeta gizli bir başbakan yardımcısı gibi davranıyor. İthalat rejimi konusundaki ısrarı ve ayak diretme tavrı bunun en açık göstergesi. Erbakan'a bu konu iletildiğinde adres olarak Adak'ı gösteriyor. Oysa Adak'ın görev alanına GAP İdaresi ve başka birkaç kurum giriyor sadece...
Adak en son gittiği ABD gezisiyle de Başbakan Erbakan'ın Washington ziyareti için uygun bir zemin hazırladı. Bu ortamda Amerikalıların, Sincan'ın içinden tanklar geçmesine rağmen Türkiye'nin siyasi istikrarından endişe etmediklerine dair açıklamaları 'RP'ye verilmiş gizli bir destek' olarak yorumlanıyor.
Adak tam bir 'perde arkası siyasetçisi' görünümünde... Ankara kulislerinde dolaşan söylentilere bakılırsa Devlet Bakanı Adak, Refah'ı ilk seçimde tek başına iktidar yapabilecek bir formülün peşindeymiş. Bu formülün ayrıntıları şimdilik sır gibi saklanıyor ama partinin oy potansiyeli ile doğrudan bağlantılı olduğu herkesçe konuşuluyor. Bu siyasi bomba ne zaman patlatılacak, merakla bekliyoruz. Umarız kaynak paketleri gibi 'sahte cennetler' yaratacak bir formül değildir.
(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde 10 Şubat 1997 tarihinde yayınlanmıştır.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder