7 Ağustos 2024 Çarşamba

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / TEK ÇATININ ÇATISI

Cahit UYANIK 

Son günlerin en önemli tartışmalarından biri ekonomi yönetiminin geleceği... AKP'nin Acil Eylem Planında, ekonomi yönetiminin tek çatı altında toplanacağı açıkça belirtiliyor. Bu konudaki sorumluluk ve yetkinin Başbakanlık'a bırakıldığı Acil Eylem Planında belirtildikten sonra, gerekli işlemlerin 6-12 ay içinde yapılacağı vurgulanıyor. Benzeri ifadeler Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı 59'uncu Hükümet'in programında da aynen yer alıyor. 

Resmi dokümanlara göre değişikliğin kapsamına ise DPT, Hazine ve Dış Ticaret, Gümrük Müsteşarlıkları ve Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) ile Maliye Bakanlığı giriyor. Yine resmi dokümanlara göre ekonomi yönetiminin tek çatı altında toplanması çalışmaları 'Devlette Genel Kurumsal Gözden Geçirme Çalışması' ile doğrudan doğruya bağlantılı.

Bu bilgiler ve şimdiye kadarki ilk uygulamalar aslında tek çatının nerede olacağı konusunda bazı ipuçları veriyor. ÖİB'in Maliye'ye bağlanması ve Acil Eylem Planından Sorumlu Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener'in bu icraatı tek çatı ile bağlantılandırması, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın Hazine Müsteşarlığı ile ilgili çıkışları olayın gidişatını gösteriyor. Artık yetkili ağızlardan ayrı bir Ekonomi Bakanlığı kurulması yönünde tümceler ise dökülmüyor. Anlayacağınız ekonomi yönetiminin tek çatı altında toplanmasında ibre giderek Maliye Bakanlığına dönüyor. 

Türkiye aslında bu modele yabancı değil. 1981'e kadar Hazine, Maliye'nin bünyesinde Genel Sekreterlik şeklinde örgütlü idi. O dönemde borç denilince sadece yurt dışından alınan proje kredileri anlaşıldığı için, Hazine Genel Sekreterliği çok dışarıya dönüktü. Ama Özal'la birlikte bu değişti. Hazine ayrı bir müsteşarlık olarak örgütlendi. Ardından da iç finansman kaynaklarına başvuruldu. Köprü ve baraj senetleri ile başlayan çalışmalar, 1985'te iç borçlanma ihaleleri ile sürüp gitti. 

Hikayeyi fazla uzatmaya gerek yok. Şu anda Hazine Müsteşarlığı tıpkı bir bakanlık gibi çalışıyor. Türkiye'nin karmaşık finansman tablosunu yönetiyor. Ekonomiyle ilgili dış ilişkileri koordine ediyor. Hazine'nin bu haliyle Maliye'ye bağlanması bakanlığın yükünü artırmaktan başka işe yaramaz. 

Bu noktada Maliye Bakanlığının bünyesinde de ciddi bazı değişiklikler yapılması gerekir. Her şeyden önce Gelirler Genel Müdürlüğünün teşkilat ve çalışma yapısının değiştirilmesi zorunlu. Bu, geçen hükümet döneminde IMF ile Maliye arasında ciddi tartışmalara neden olmuştu. Gelirler'in ayrı bir müsteşarlık şeklinde örgütlenmesi istenilmiş ama kabul edilmemişti. 

Sonuçta eğer Hazine Müsteşarlığı Maliye Bakanlığına bağlanacaksa, Maliye'nin mevcut yapısında da önemli değişiklikler yapılması zorunludur. Aksi takdirde devlet tabela değiştirme ve yeni antetli kağıtlar bastırma masrafını bile karşılayacak faydayı sağlayamaz.

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde  07 Nisan 2003 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder