13 Ağustos 2024 Salı

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / ERKEN SEÇİMİN KOŞULLARI OLUŞUYOR

Cahit UYANIK 

Fazilet Partisinin (FP) kapatılması Türkiye'de önümüzdeki 1 yıllık süre içinde yapılması muhtemel bir erken genel seçimin siyasi ortamını iyice sağlamlaştırdı. FP ile ilgili gelişmelerin hükümetin yapısı üzerinde ne etki yaratabileceğini bekleyip göreceğiz. Ama zaten hükümet içi partilerde de siyasi tablo pek iç açıcı değil. 

Seçime gidilmesi için ekonomik ortam  iki krizle birlikte oluşmuştu. Şimdilerde seçimin siyasi şartları hızla olgunlaşıyor. Hükümet yapılacak bir erken genel seçimin 3 partiyi de baraj altına itme ihtimalini çok yüksek gördüğü için, ekonomik krizi dış dünyanın mali desteği ile aşmayı deniyor. Ancak bu çabanın ne kadar süreceği ve uzun soluklu olacağı hiç kimse tarafından bilinmiyor.

DSP'de Bülent Ecevit'in karşısındaki en büyük muhalefet yaşlılık... Batı'da genç genç liderler bile herhangi bir başarısızlık karşısında köşesine çekilirken, dev dev seçim zaferlerine imza attıktan sonra "Bu son seçimimdi. Aileme zaman ayırmak için 4 yıl sonra politikayı bırakacağım" diye demeçler patlatırken; gittikçe Batılı normları benimseyen Türk seçmeninin karşısında yaşlı liderlerin prim yapması zor. Yolsuzluk konusunda çelik çomak patlayıp namusluların sayısı fazlalaşmaya başlayınca, Ecevit'in en büyük alamet-i farikası yani dürüstlüğü de puan toplayamayacak gibi görünüyor. 

ANAP'ta ise Mesut Yılmaz, ilk defa karşısında enerjik bir muhalif hareket buldu. Lütfullah Kayalar, belki genel başkanlığa seçilemeyecek ama Yılmaz o eski 'tulum çıkarılan oylar' dönemini unutmak zorunda. Yılmaz'ın partisini yüzde 25'lerden yüzde 10'un alt sınırlarına nasıl indirdiğini ve en büyük siyasi rakibi Tansu Çiller'i neden alt edemediğini kongrede anlatması gerekiyor.

MHP ise içten içe kaynıyor. Zaman zaman su yüzüne çıkan parti içi muhalefetin lideri ise Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz. Bu durum garip gibi görünebilir ama Türk siyasi yaşamında liderlerin parti içi muhalefet başlarına bakanlık vermesi vakay-i adiyedendir. Öksüz, MHP tabanı ve parti teşkilatında büyük sükse yaptığı Telekom direnişi sayesinde sempatizan kitlesini hayli genişletti.

Üstelik kendisine bağlı kurumlardaki kadroları da parti teşkilatına iyi dağıtarak siyaset esnafları nezdinde olumlu puanlar topladı. Öksüz şimdi Telekom direnişinin ikinci ayağına başladı. Ancak birbirine zıt düşüncelere sahip bir Telekom yönetiminin, anlık gelişmelerin yaşandığı haberleşme sektöründe güçlü bir tablo çizmesi pek beklenemez. Yani Öksüz'ün Telekom odaklı puan toplama çabaları devam edip gidecek. Bunun MHP içindeki huzursuzluğu artıracağını söylemeye gerek bile yok. 

Anlaşılan yaz sıcağındaki bazı siyasi gelişmelerin ciddi sonuçlarını sonbaharda görmeye başlayabileceğiz.

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde  25 Haziran 2001 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder