2 Ağustos 2024 Cuma

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / İYİMSER GELİŞMELER ÇOĞALIYOR

Cahit UYANIK 

Kamu bankaları nihayet asli görevlerine dönme sinyalleri vermeye başladılar. Önce Halk Bankası 1,5 katrilyon liralık kredi paketini açtığını duyurdu. Bu hafta da büyük ihtimalle Ziraat Bankası benzeri bir paketi kamuoyuna açıklayacak. Devlet bir kez daha, batağa saplanmış Türk ekonomisini çekip çıkarmak için ilk hamleyi yapmış görünüyor.

Bu çerçevede kamu bankalarının nasıl, ne kadar ve hangi yöntemle özelleştirileceğini tartışmakta fayda var. Çünkü Türkiye ekonomisinde tüm dengeleri oturtmadan kamu bankalarının elden çıkarılması yanlış hesap olabilir. Bu konuda belki de bir 'Kamu Bankalarını Özelleştirme Şurası' düzenlenmesi, orada burada dağınık şekilde dile getirilen fikirlerin tek platformda tartışılmasını sağlayabilir.

Bütün bu gelişmeler, özel bankaların yeniden yapılandırılması çabalarının gölgesinde gelişiyor. Bu haftadan sonra özel bankaların ertelenen genel kurullarının yapılmasına izin verilmesi de gerekiyor. Aksi taktirde özel bankaları yeniden yapılandırma planını Haziran sonuna yetiştirmek zorlaşacaktır. 

BDDK'nın acilen bu yeniden yapılandırma işini bitirip  sermaye desteği kullanmak isteyen bankaları kamuoyuna açıklaması gerekiyor. Bu, reel sektörle ilişkilerini ısıtma yoluna giren kamu bankalarının başlattığı harekatı da destekleyecektir. Özel bankalara verilecek kredi desteğinin yüzde 60'ının reel sektöre kullandırıĺması yasal bir hüküm. Kamu bankalarının hemen ardından sonbahar aylarında reel sektöre bu taze kaynak girişi sağlanırsa  ekonomik büyümeye geçmek zorlaşmayacaktır.

BDDK'nın üzerinde hassasiyetle durması gereken bir başka nokta ise İstanbul Yaklaşımı... Bu konuda çıkarılan yönetmelikte çerçeve anlaşmalar hazırlanması görevi Bankalar Birliğine verilmişti. Birliğin acilen bu çerçeve anlaşmalar konusunda kamuoyunu bilgilendirmesinde yarar var. Çünkü BDDK, bu çerçeve anlaşmaya bakarak Karşılıklar Kararnamesini yumuşatabileceği mesajını vermişti. 

Uygulanabilir ve tüm tarafların kabul edeceği çerçeve anlaşmaları, bankaların yeni dönemdeki çalışma usullerine gösterecekleri uyumun ilk işareti olacak. Dünyada bu tip çerçeve anlaşmaların birçok örneği var. Yapılması gereken, bu anlaşmaları Türkiye koşullarına ve mevzuatına uydurmak. Kurulacak reel sektör-bankacılık sektörü uyumu, patlama yapması beklenen tarımsal rekolte ve parlak geçeceği tahmin edilen turizm sezonu ile desteklendiğinde Türkiye sonbahara yeşermiş umutlarla girebilir.

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde  06 Mayıs 2002 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder