20 Nisan 2024 Cumartesi

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / 2000 BÜTÇESİ VE IMF'NİN ZİYARETİ

Cahit UYANIK 

Bu hafta Ankara'da ekonomiyle ilgili iki önemli gelişme yaşanacak. 2 Kasım'da IMF Masası Şefi Carlo Cottarelli başkanlığındaki heyet Ankara'ya gelecek. Hemen ertesi gün ise 2000 Yılı Bütçe Tasarısı Maliye Bakanı Sümer Oral'ın açış konuşmasıyla TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülmeye başlanacak. Acaba bu iki tarihin kesişmesi bir tesadüf mü? Bence tesadüf değil. 

IMF, bütçenin görüşüldüğü süreçte Ankara'da olmak istiyor. Çünkü Plan ve Bütçe Komisyonu, Maliye'nin verdiği ödeneklerin artırılabildiği son platform. Bütçe, Genel Kurula indiğinde anayasa gereği ödenek artırıcı teklifler gündeme alınmıyor. Yani bütçenin Meclis iradesi ile en yoğun teması komisyon aşamasında oluyor. Onun için Plan ve Bütçe Komisyonuna Meclis jargonunda 'Küçük Genel Kurul' deniliyor.

Peki bütçe zorlukla oturtulduğu 46,9 katrilyonluk büyüklüğünün dışına taşabilir mi? Bütçenin Meclis'e sunulduğu haliyle çıkacağına herkes kesin gözüyle bakıyor ama bu kadar dar bir bütçenin komisyonda çok sert tartışmaları beraberinde getirmesi kimse için sürpriz olmayacak. Hele hele IMF Heyeti, Meclis'e uzaklığı birkaç yüz metreyle ölçülen Hazine, Merkez Bankası, Özelleştirme İdaresi, Devlet Planlama Teşkilatı binalarında boy gösterirken...

Yıllardır IMF ile temasları izliyorum. IMF Heyetleri genelde Ekim'in ilk iki haftasında Ankara'da bulunurlardı. Oysa ilk kez bütçe Meclis'te görüşülürken buradalar. Şüphesiz IMF Heyetinin ulusal irade üzerinde bir baskı unsuru olması ihtimali yoktur. Ancak aynı şeyi hükümet iradesi için söylemek pek mümkün görünmüyor. "IMF Heyeti stand by müzakereleri için Ankara'ya gelecek " şeklindeki açıklamalar da çok tatmin edici değil. Bu stand by alelade bir anlaşma olmayacak. Stand by, yaklaşık 18 aylık Yakın İzleme Anlaşmasının üzerine oturtulacak. Yani 18 aydır IMF zaten ince eleyip sık dokuyor. IMF'de hala stand by için net bir irade oluşmamışsa, bunu ciddi şekilde düşünmek gerekir.

Bütün bu verileri alt alta koyup dikkatle incelediğimizde şöyle bir sonuç ortaya çıkıyor: IMF Türkiye ile bir stand by imzalamak istiyor. Ama 18 aydır yakından izlenen ekonomik politikalardan hala emin değil ve son dakikaya kadar bazı teminatlar almak istiyor. Bu teminatların yansıyacağı ilk yasal metin olan 2000 Bütçesinin aynen geçtiğini gözleriyle görmek istiyor. Yani hükümetin stand by için vereceği niyet mektubunun siyasi ciddiyetine şahit olmak istiyor. 

Öte yandan IMF son yıllarda dünya kamuoyu önünde büyük imaj kayıplarına uğradı. 'Ak' dediği birçok konunun 'kara' çıktığı pratikte yaşanarak öğrenildi. IMF, enflasyonun son kalelerinden birisi olan Türk ekonomisini düze çıkararak maharetli bir kurum olduğunu gözler önüne sermek istiyor. 2000 yılı Türkiye için de IMF için de bir dönüm noktası haline dönüşebilir. 

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde 01 Kasım 1999 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder