22 Kasım 2024 Cuma

'EKONOMİ PENCERESİ / ACI VATAN'DA TÜRK GİRİŞİMCİLİĞİ DEVLEŞİYOR

Cahit UYANIK 

Bu köşeyi sürekli izleyenler zaman zaman, gurbetçilerimizin Avrupa genelinde ve Almanya özelinde giderek nasıl önemli bir girişimci kitleye dönüştüğünü anlattığımızı bilirler. Türkiye Araştırmalar Merkezi (TAM) ve Avrupa'daki Türk İş Adamları Derneğinin (ATİAD) raporlarındaki tespit ve rakamlara dayalı olarak yazıya döktüğümüz birçok şeyi geçtiğimiz günlerdeki bir Almanya seyahatinde gözlerimizle izleme fırsatı doğdu. Biliyorum bu derginin okurlarının çoğunun bir ayağı yurt dışında ve çoğunlukla da Almanya'da... Ama biz gazeteciler olarak bilgi ve enformasyonu daha pratik şekilde yoğurup aktarma konusunda çalıştığımız için, Almanya'daki Türk girişimcilerini bir de bu gözle okuyun derim.

Almanya'daki Türk girişimciliğinin ulaştığı nokta sahiden abartılı değil. Elimde tam 500 sayfalık bir iş rehberi bulunuyor. Bu rehber sadece Kuzey Ren Westfalya eyaletini kapsıyor. Her tarafı tıklım tıklım işyeri ilanları ile dolu olan rehbere göre, Türk işletmeleri bu eyalette 103 bin kişiye istihdam sağlıyor. Rehbere bir yazı yazan eyaletin Çalışma ve Ekonomi Bakanı Harald Schartau, Türklerin artık birçok alanda faaliyet gösterir hale geldiğini belirterek eyaletindeki Türk işletme sayısını 20 bin 500 olarak açıklıyor. 

Rehber dikkatle incelendiğinde Türklerin artık gıdanın yanı sıra otomobil bayiliği, düğün salonu işletmeciliği, yayıncılık, şarapçılık, elektrik-elektronik eşya ticareti, turizm, sigorta acenteliği,  kuaförlük, kuyumculuk, avukatlık, muhasebecilik, mobilyacılık, ehliyet kursu işletmeciliği, müzik okulu, internet kafeciliği, matbaacılık, makine ticareti ve doktorluk da yaptığını görüyoruz. 

Köln'ün merkezindeki muhteşem görünümlü, gotik tarzı 500 yıllık Köln Katedralinin 50 metre ilerisindeki caddede ise giyim eşyası satan birçok moda evi var ki bu işyerleri Türk kadınları tarafından işletiliyor. Yani artık gurbetçilerin eşleri ve kızları da girişimci olmuş. Yaklaşık 80 bin Türk'ün yaşadığı Köln'de her adım başı bir Türk işletmesine rastlamak çok normal.

Türklerin uygun zemin sağlandığında girişimcilikte gösterdiği başarı Almanları da hayli etkilemiş. Almanya'da işsizliğin giderek artmasıyla birlikte 2003 başında uygulamaya konulan 'Ich AG' adlı işsizleri işyeri açmaya yönelten teşvik, şu günlerde hayli konuşuluyor. Dile kolay, Almanya'da işsiz sayısı tam 4,5 milyon kişi... Ich AG Programı, 3 yıl sürüyor ve işsizlere yeni işyeri açması halinde ilk yıl ayda 600, ikinci yıl ayda 360 ve son yılda da aylık 240 euro parasal destek verilmesi öngörülüyor. İşsizler ve dolayısıyla gurbetçiler işsizlik sigortasından 'geçiş dönemi parası' almak yerine, yeni bir işyeri kurup asgariden daha yüksek bir geçim düzeyi yakalamaya özendiriliyor.

Türk-Alman Ticaret Odası (TATSO) Başkanı Kemal Şahin Türklerde yeni işyeri açma oranının Almanlara göre iki kat daha yüksek olduğunu belirterek Ich AG'nin Türkler için de biçilmiş kaftan olduğunu belirtiyor. Şahin bu gelişme temposu sürerse Türklerin önümüzdeki 10 yılda mevcut güçlerini ikiye katlayacağını anlatıyor. Yani 10 yıl sonra 100 bini aşkın Türk işletmesi 60 milyar euro ciro yaparak bünyesinde 700 bin kişiyi çalıştırabilecek. TATSO'nun gücü ve etkinliğinin artması sırf bu nedenle bile önemli.

Almanya'da Ich AG'nin yanı sıra iki ayrı girişimciliği teşvik programı daha var. Teşvikler Türk gurbetçiler arasında o kadar popüler ki bunlardan yararlanmak isteyenlere danışmanlık yapan Türk firmaları bile mevcut. Başvuru ve uygulama sürecinde hata yapılmaması için Türklere yardımcı oluyorlar. 

Almanya'daki Türklerin giderek canlanan iş yaşamları beraberinde yan işler de doğurmuş. Şimdiden 'Almanya'daki İhaleler' eki veren modern çizgili dergiler, Almanya'daki iş dünyasından son dedikoduları yansıtan gazeteler, iş dünyasına yönelik yayın yapan televizyonlar da kurulmuş. İşsizlikten gazete patronluğuna yükselmek zorunda kalan 34 yaşındaki Sedat Kımıl, bu konudaki dağınıklık ve başı bozukluktan şikayetçi bile olmaya  başlamış. "Tencere satıcıları, tabelacılar bile medyaya el attı" diyen Kımıl, 3 ay içinde günlük bir Türk gazetesi çıkaracağını belirtiyor. Türklere yönelik yayın yapan Avrupa TV'nin sahibi Erdal İrfan ise önemli bir ulusal gazetenin Ankara Bürosunda çalıştıktan sonra 1989'da Almanya'ya gelmiş. Değişik gazete ve televizyonların Almanya bürolarında bulunan İrfan, Ocak ayı başından beri yayın yapan Avrupa TV'nin başında... İrfan, hedefleri gurbetçiler olmasına rağmen uydu sayesinde Türkiye'den de çok sayıda izleyici edindiklerini kaydediyor.

Almanya'daki gurbetçiler artık üçüncü kuşağa geçmek üzere... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Köln'de düzenlenen kapalı salon toplantısında bu gurbetçilere siyasetten uzak ama dünyadaki gidişata yakın mesajlar vererek önemli bir açılım da yaptı. Erdoğan gurbetçilere "Üçüncü kuşağınıza iyi sahip çıkın. Paranızı eve, apartmana değil çocuklarınıza yatırın. Ebediyete giderken arkanızda sizi hayırla yadeden evlatlar bırakın" dedi. Erdoğan Almanya'da gelir düzeyi hayli yükselen gurbetçilere üstü kapalı olarak "Artık kendinizi ve ailenizi sağlama aldınız. Burada gelecekte de var olmak istiyorsanız insana yatırım yapmalısınız" mesajını verdi. Erdoğan Türklerin Alman toplumuna entegre olmaları için yaptığı tavsiyede ise "Alman komşularınızla iyi geçinin. Yemeğe çağırın, yemeğe gidin. Kendinizi onlardan ayrı tutmayın" diyerek gurbetçilerin artık 'Türk kökenli Almanyalı' kavramına geçiş yapmalarını öğütledi.

Peki ya Almanlar, Türklerin bu gözüpek girişimciliğine nasıl bakıyor? Çoğu, dev sanayi işletmelerinde çalışmaya alışkın Almanlar için Türklerin bu girişimci tavrı başta onlara biraz şaşırtıcı gelmiş. Ancak daha sonra alışıp bundan istifade etmeye bile başlamışlar. Yıllardır Almanya ile ortak oda kurmak isteyen birçok ülkeye 'hayır' denilirken, Türkiye'nin bu talebi kabul edilmiş. TATSO'nun başında 1982 yılında 5 bin mark ile iş hayatına atılan Kemal Şahin var. TATSO veya Almanca kısaltması ile TD-IHK'nın 9 kişilik yönetim kurulunda 5 Türk 4 Alman bulunuyor. TATSO aynı zamanda iki ülke arasındaki karşılıklı yatırımları teşvik etmek ve geliştirmek görevini de  yürütüyor. Yani gurbetçi iş adamlarımız Türkiye'nin hep istediği yabancı sermaye akışına katkıda bulunuyor. 

Bütün bu bilgilere bakıldığında, artık 'Almanya'daki gurbetçi-girişimcilerimiz' değil 'Türk kökenli Alman girişimci' dememiz gereken bu grupla ilgili en son gelişmeler bunlar... Benden size tavsiye: Bu grubu çok dikkatli izleyin.

(Bu yazı TSE'nin yayın organı Standard dergisinin Haziran-2004 tarihli sayısında yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder