27 Eylül 2024 Cuma

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / BASINDAN İHALE KAÇIRMA...

Cahit UYANIK 

Kimse kimseyi kandırmasın; Türkiye'de özelleştirme siyasilerin keyfine göre yapılıyor. Bugün televizyonun başına oturduğunuzda Etibank özelleştirmesinin şeffaf bir biçimde, kameralar önünde yapıldığına şahit olacaksınız. Ama olaya biraz şüpheci yaklaşırsan, şeffaflığın geri planında 'siyasi şov' kaygısı yaşandığını hemen göreceksiniz. Büyük ihtimalle bu canlı yayına kelli felli bakanlar, üst düzey bürokratlar ve iş dünyasının bazı temsilcileri de katılacak. Dünyanın en komik ama en şeffaf ihalesi, ağdalı nutuklarla başlayıp alkışlarla sona erecek. 

Haydi bunu anladık da acaba Etibank özelleştirmesinde görüşmelerin tarihi, basın korkusuyla mı değiştirildi acaba? Etibank, Denizbank ve Anadolu Bankasının ilk tur görüşme tarihi 15 ve 16 Ocak iken neden apar topar 13 Ocak'a alındı dersiniz? Oysa soru yönetildiğinde basına yapılan resmi açıklama 15 ve 16 Ocak'tı. Yoksa Türkiye'de özelleştirme şeffaflık ve kandırmayla at başı mı gidiyor dersiniz? Bu olay ayniyle vaktidir. İsteyenlere, gazetecileri aldatanların isimlerini vermeye hazırım. 

Türkiye'de blok satış yöntemiyle ilk özelleştirme Ansan/Meda Coca Cola Şişeleme Fabrikası olmuştu. O özelleştirme, dönemin TKKOİ Başkanı Bülent Gültekin tarafından en ince ayrıntısına varıncaya kadar gazetecilere sabırla anlatılmıştı. O zaman ortada ne şeffaflık kavramı vardı ne de şimdi siyasi koltuklarda oturan bazı isimler... Öz olarak 1988 yılından bu yana özelleştirmeyi izliyorum. Hiç bir zaman bu kadar kapalı ihaleler yapılırken, kamuoyunun da şeffaflığa bu kadar inandırılmaya çalışıldığı başka bir dönem daha görmedim.

ESKİ SPK'CILAR KARACAN'A KIZDI 

Geçen hafta Sermaye Piyasası Kurulunun (SPK) 15. Kuruluş Yıldönümü kutlaması yapıldı. Yalnız bu kutlama bir dizi kavga, küskünlük ve siyasi çekişmenin gölgesinde kaldı denilse yeridir. SPK'nın Ankara-Emek'teki binasında yapılan açılış toplantısına SPK'ya çok uzun yıllar emek veren kişilerden hiç kimse çağrılmamıştı. Bu uygulamada kaideyi sadece eski başkanlar bozabilmişti. 

Davet krizinin yarattığı olumsuz hava akşamki kokteyle de yansıdı. Birçok eski SPK çalışanı, davetli olmadığı halde kokteyle gelerek Başkan Ali İhsan Karacan'a dostlukla karışık sitemlerini ilettiler. Karacan kendisini nasıl savundu bilinmez ama kokteylde içki servisi yapılmamasının gerekçesi 'Aylardan Ramazan' diye açıklandı. Ancak isteyenler yine de açık büfeden içki talep edebildi.

Öte yandan SPK'nın kuruluş yıldönümü kokteyli Başbakanlık'ın bu konudaki yasaklama genelgesine de takılınca, pratik çözüm kolayca bulunuverdi. Yıldönümü kokteyli ödül töreni kokteyline çevriliverdi. Çünkü ilgili genelgede ödül törenine herhangi bir yasak öngörülmüyordu. Üstüne üstlük SPK Başkanı Karacan ile İMKB Başkanı Tuncay Artun arasında patlak veren kavga, kokteylin havasını iyice elektriklendirdi denilebilir. Anlayacağınız SPK'nın kuruluş yıldönümü parçalı bulutlu, gök gürültülü ve sağanak yağışlı bir havada kutlandı. 

KKTC'Yİ İSTİKRAR PAKETİNDEN FÜZE KRİZİ KURTARDI

Kıbrıs'taki füze krizi şimdilik buzdolabında... Rumlar, ilk füzenin 16 ay sonra adaya geleceğini söyleyip tepkileri hafifletmeye çalışıyorlar. Türkiye ise füzeleri vurmaktan bahsediyor. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bu hafta Ankara'da ciddi temaslar yapacak. Füze krizindeki son tutum hafta ortasında iyice belirginleşecek. 

Füze krizi KKTC'yi korkuttu ama hayli zorlu bir dönemeçten de kıl payı kurtulmasını sağladı. Çünkü Türkiye, 1997 yılından itibaren KKTC'nin kendi yağında kavrulmasını sağlamak için bir istikrar paketi uygulanmasını istemeye hazırlanıyordu. Bu paket adadaki cari harcamaların kısılıp,  yapılan tasarrufun bazı hayati yatırımlara yönlendirilmesi esasına oturtulacaktı. 'Küçük 5 Nisan Kararları' olarak tanımlanan ve Devlet Bakanı Ayfer Yılmaz'ın çalışmalarını yürüttüğü bu paket füze krizi çıkınca rafa kalktı. Bakalım 'Kıbrıs İstikrar Paketi' ne zaman yeniden gündeme gelecek?

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde  20 Ocak 1997 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder