9 Eylül 2024 Pazartesi

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / IMF SEÇİME Mİ GİRİYOR?

Cahit UYANIK 

Türkiye, IMF marifetiyle bir seçim kampanyası idrak ediyor ama ortalıkta garip şeyler olup bitiyor. Hemen hemen hiç bir siyasi partinin seçim bildirgesinde IMF'den tek sözcükle bile bahsedilmiyor. Hele IMF politikalarının en sadık uygulayıcısı Devlet Eski Bakanı Kemal Derviş'in siyasete girmeyi tercih ettiği CHP Seçim Bildirgesinde IMF'den hiç söz edilmemesi ilginç. 

Recep Tayyip Erdoğan'ın ise uluslararası ilişkiler denilince aklına ilk gelen şey Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi. IMF filan hak getire; nasıl olsa teslimiz... Tayyip'in amacı varsa yoksa -muhtemelen- kendi partisine bağlı hükümetten 2 milyon euro'yu cebe atmaya çalışmak. Belki böylece Tayyip, çocuklarına ABD bursu aramaktan vazgeçecek! Kendi parası pardon kendi hükümetinden kazandığı tazminat parasıyla çoluk çocuk okutacak. Zavallı çocuklar eğitimsiz kalmasınlar. 

Anlayacağınız Türkiye'de iktidara talip olan birkaç büyük siyasi partimizin seçim sonrası ekonomik ortamın en önemli aktörü durumundaki IMF ile nasıl bir politika izleyeceğini bilemiyoruz. Bu yılın Şubat ayında IMF ile imzalanan yeni stand by anlaşmasının süresinin 2004 yılının Ekim ayında dolduğunu gördüğümüzde, habere attığımız başlık 'Seçimi delen IMF Anlaşması' olmuştu. Çünkü Türkiye'de normal seçimlerin tarihi 2004 Nisan ayı idi. Türkiye daha bu garip çelişkinin nasıl aşılacağını anlayamadan, yaz aylarında erken seçim ortamına yuvarlandı. 

Böylece güzel Türkiyemiz IMF'nin son 2 yıldaki deneme tahtası olma rolüne bir katkı daha yaptı. '15 günde 15 yasa çıkartıp gelin', 'Şu bankaya el koyun, şuna koymayın', 'Şu bağımsız ve özerk kurul üyelerini değiştirin, ötekiler iyi, kalsın' şeklindeki emirlere bir yenisi daha eklendi: 'Bu yıl bitmeden seçim yapın. Başbakanı değiştirin, bizimle yeniden anlaşmak için masaya oturun'. Bu ortamda siyasi partilerin bildirgelerine IMF ile izleyecekleri politikaların ayrıntısını koyması ne mümkün. Herşey az önce yazdığım emir-komuta zinciri içinde cereyan edecek çünkü... Hazine'nin başına CHP'li Kemal Derviş veya AKP'li bir başka isim gelmiş önemli değil. 

Gelecekte IMF-Türkiye ilişkilerinin nasıl seyredeceğine ilişkin olayların mikro ölçeği Devlet Bakanı Masum Türker'in özelinde yaşanıyor. Türker, IMF taahhütlerinin erteleneceğini söylüyor, ertesi gün yalanlanıyor. Türker, yaptıkları icraatların seçim ekonomisi olmadığını söylüyor; IMF İcra Kurulunun 1,6 milyar doları vereceği toplantı tarihi seçim sonrasına bırakılıyor. Türker, amaçlarının kendilerinden sonra gelecek hükümeti rahatlatmak olduğunu söylüyor; IMF yeni hükümetle yeni pazarlık kapıları aralamaya çalışıyor.

IMF, burnundan kıl aldırmıyor. Türkiye'de garip işler oluyor garip... ATO Başkanı Sinan Aygün bir zamanlar IMF'li oy pusulası bastırmıştı. O tatlı şaka sanki gerçek oluyor. Yoksa IMF seçime mi giriyor dersiniz?

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde  30 Eylül 2002 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder