21 Eylül 2024 Cumartesi

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / 116 VEYA 226, 19 EDER Mİ?

Cahit UYANIK 

Biz ekonomi gazetecileri rakamları çok severiz. Rakamlar, yerinde kullanılırsa afilli analizlerin, ağız dolusu sarf edilen tumturaklı cümlelerin saltanatını bir anda yıkar. İnsan beyni ile onun dışında gelişen olaylar arasındaki akılcı ilişkiyi çoğu zaman rakamlar kurar. Ama rakamlara tapınmamak gerekir. Rakamları birer fetiş haline getirmemek, insanı insan yapan en önemli yönlerden birisidir.

Geçen Cumartesi de rakamların günüydü. Meclis'i 116 milletvekili toplantıya çağırdı, 226 milletvekili toplantıyı açtırdı. Apo bahanesine sığınılarak yapılan vatan millet sakarya edebiyatı, birkaç saat içinde sönüp tükendi. Takke düştü kel göründü. Meclis'in Erbakan Hoca'yı kurtarma operasyonuna alet edildiği apaçık ortaya çıktı. 

1998 Ekim ayından bu yana gerdan kıra kıra Meclis koridorlarında gezinen demokrasi kahramanları birden bire TCK'nın 312'inci maddesini hatırlayıverdi. 'Eşber Yasası' olarak bilinen 312'inci madde değişikliğinin gündeme gelmemesi için elinden geleni yapan eski RP'li yeni FP'li vekiller, işin ucu yasaklı liderlerine dokununca demokrasi mücahidi kesildiler. İşin acı yönü demokrasi denince mangalda kül bırakmayan liste küskünü bazı anlı şanlı isimlerin de bu büyük aldatmacaya dahil olmalarıydı.

İstanbul'un göbeğinde 14 kişinin yana yana can vermesi elbetteki rakam fetişizmine teslim olarak aldatılan Meclis'in, millet önünde düştüğü acı durumu maskeleyemedi. Meclisimiz kendi vatandaşları cayır cayır yanarken liste derdine düşmüş bazı isimlerin, aklı başına sonradan gelen demokrasi havarilerinin kurtarılması operasyonuna yama edildiği günleri de gördü. 

Son bir haftada 19 suçsuz günahsız vatandaş terörden etkilenerek can verdi. İnşallah bu rakam 19'da kalır. Acaba Meclis'teki boşluklar ve siyasi atraksiyonlarla terör olaylarının en yeni 19 kurbanının acı kaderi arasında bir bağ var mı? Görünürde yok. O mağazayı yakıp yıkan, 14 kişiyi öldürenler, önümüzdeki günlerde yakalanıp kamuoyu önüne çıkarılacak. Bu konuda bir şüphemiz yok. Ama Meclis, üstüne vazife olan işleri yapmadığı için 6 katlı bir mağazada yangın merdiveni olmayabiliyor. 

Ne ilgisi var diyebilirsiniz. Meclis, Yerel Yönetim Reformu yapamadığı için beldeler esas sahiplerince yönetilemiyor. Acaba kim yaşadığı yerin herhangi bir belediye meclisi üyesini tanır? Acaba kim belediyenin yangınla mücadele faaliyetleri hakkında bilgilendirilir? Acaba hangi belediye başkan veya belediye meclis adayı yangın merdiveni problemine çözüm vaat ederek oy ister? Acaba TBMM, devleti kemirip bitiren iç borç faizlerine bir çözüm bulsa itfaiye teşkilatının yeniden yapılandırılması için gerekli kaynaklar daha kolay yaratılamaz mı? Koskoca Kadıköy'deki binalar sadece 2 itfaiye denetçisi ile değil 200 itfaiye denetçisi ile bir düzene sokulabilir mi? Ne dersiniz 116 veya 226, 19 eder mi?

(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde  15 Mart 1999 tarihinde yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder