İnsanın “Hey gidi günler” diyesi geliyor. Bir zamanlar
dünyanın patronu olan G-8 ülkelerinin toplantı yapıp yapmayacağını, en son ne
zaman bir araya geldiklerini kimse merak etmezken, dünyanın yeni patronlarını
oluşturan G-20 ülkelerinin toplantıları adım adım izleniyor. G-20’den çıkacak
veya çıkmayacak kararların dünya siyaseti, finansal piyasalar, yabancı sermaye
akımları, ekonomik korumacılık eğilimleri ile ilgisi kurulmaya çalışılıyor.
G-20 içindeki ülkelerin konumları, pozisyonları inceden inceye
değerlendiriliyor. Ve ne mutlu bize ki Türkiye de G-20 üyesi.
Peki nedir bu G-20? Nasıl kuruldular, nasıl bu kadar güçlü
ve kritik öneme sahip hale geldiler? Gelecekleri ne olabilir? Bu yazıda bu
sorulara cevap aramaya çalışacağız.
G-20’nin oluşturulması, 25 Eylül 1999 tarihinde Washington’da
gerçekleştirilen G-7 Maliye Bakanları ve Merkez Bankası Başkanları toplantısında
kararlaştırılmıştı. G-20 kurularak, 1994’te yaşanan Meksika Peso krizi,
1997’deki Asya krizi ve 1998’deki Rusya krizinin ardından, uluslararası
sistemde önemi ve ağırlığı gitgide artan yükselmekte olan piyasa ekonomilerinin
küresel ekonomik yönetişimde daha fazla temsil edilmesi; küresel ekonomik ve
mali istikrarın sağlanması ve teşvik edilmesi için gayri resmi bir tartışma ve
görüş alışverişi ortamı sağlanması hedeflenmişti.
G-20 üyesi ülkeler; 1) Türkiye, 2) Arjantin, 3) Avustralya,
4) Brezilya, 5) Kanada, 6) Çin, 7) Fransa, 8) Almanya, 9) Hindistan, 10)
Endonezya, 11) İtalya, 12) Japonya, 13) Meksika, 14) Rusya, 15) Suudi
Arabistan, 16) Güney Afrika, 17) Güney Kore, 18) İngiltere, 19) ABD ve 20)
Avrupa Birliği’nden (AB dönem başkanlığını yürütmekte olan ülke ve Avrupa
Merkez Bankası tarafından temsil edilmektedir) oluşuyor. Ayrıca, IMF ve Dünya
Bankası, düzenlenen toplantılara üst düzeyde katılımda bulunuyor.
G-20’nin daimi bir sekreteryası yok. Her yıl bir üye ülke ev
sahipliğini üstleniyor. Sekreterya faaliyetleri, G-20 yönetiminin devamlılığı
için geçmiş, mevcut ve gelecekteki ev sahibi ülkelerin (troyka) işbirliğine
dayanıyor. G-20 toplantılarının ev sahipliğini 1999-2001 yıllarında Kanada,
2002’de Hindistan, 2003’te Meksika, 2004’te Almanya, 2005’te Çin, 2006’da
Avustralya, 2007’de Güney Afrika, 2008’de Brezilya, 2009’da İngiltere ve
2010’da G. Kore üstlendi. 2011 yılında sekreterya görevini Fransa, 2012 yılında
ise Meksika üstlenecek. Türkiye, 2013’teki sekreterya faaliyetlerine aday
olmuştu. Belki de siz bu dergiyi elinizde tutarken 2013’teki sekreterya görevi
Türkiye’ye verilmiş olabilir.
Küresel ekonomik ve finansal sistem açısından büyük önem
taşıyan G-20 ülkeleri, dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 90’ını, dünya
ticaretinin yüzde 80’ini ve dünya nüfusunun üçte ikisini temsil ediyorlar.
Küresel kriz öncesi dönemde G-20, küresel dengesizliklerin giderilmesi ve
uluslararası finansal kuruluşların reformu başta olmak üzere dünya gündeminde
önemli yer işgal eden konuları ele almış ve çözüm için öneriler geliştirmişti.
Bu dönemde IMF ve Dünya Bankası’nda gelişmekte olan ülkelere
daha fazla temsil hakkı verilmesi yönündeki reformlara önemli ölçüde G-20 yön
vermişti. Kriz yaşanmaya başladıktan sonra ise krize karşı ülkelerin aldığı
tedbirlerin koordine edilmesi, ülkelerin söz konusu tedbirlerden çıkış
stratejilerinin belirlenmesi, krizin etkilerinin hafifletilmesi amacıyla
uluslararası kuruluşlara ek kaynak sağlanması ve bankacılık düzenlemelerinin
iyileştirilmesi gibi önemli kararlar G-20 bünyesinde alınmış ve G-20
uluslararası ekonomik işbirliğinde temel forum olarak ilan edildi.
G-20 gündeminde yer alacak konular her yıl üyelerin
görüşleri alınarak belirlenmektedir. G-20 gündemindeki konular yıllar
itibariyle aşağıda sıralanmaktadır:
2010 yılında; güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme
çerçevesi, finansal sektör reformu, uluslararası finansal kuruluşların reformu,
küresel finansal güvenlik ağları, kalkınma, ticaret ve yatırımların
desteklenmesi ve ticarette korumacılıkla mücadele, iklim değişikliği, enerji
teşviklerinin kaldırılması ve yolsuzlukla mücadele konuları ele alınmaktadır.
2009 Pittsburgh Liderler Zirvesinde G-20 üyesi ülkelerin
ekonomi politikalarında koordinasyon sağlamasını teminen G-20 Karşılıklı
Değerlendirme Süreci başlatılmıştır. Bu çalışmanın merkezinde, G-20 Güçlü,
Sürdürülebilir ve Dengeli Büyüme Çerçevesi yer almaktadır. Büyüme çerçevesinin
yanı sıra 2009 yılında gündemde; küresel finansal sistemin regülasyonunun
güçlendirilmesi, uluslararası finansal kuruluşların reformu, enerji güvenliği
ve iklim değişikliği, kalkınma hususu ve ticarette korumacılığın önlenmesi
konuları yer almıştır.
Kasım 2008 öncesi dönemde; finansal sektörde rekabet ve
rekabeti sağlamaya yönelik politikalar, temiz enerji, emtia piyasaları ve küresel
enflasyon, büyüme ve sosyal politika uygulamaları için mali alan yaratılması,
Bretton Woods Kuruluşları Reformu ve küresel ekonomik gelişmeler konuları G-20
gündeminde yer almıştır.
Küresel krizin 2008’in son çeyreğinde etkisini hissettirmeye
başlamasıyla birlikte ilk Liderler Zirvesi Kasım 2008’de Washington’da
düzenlenmiştir. Söz konusu zirvede uluslararası finansal sisteme ilişkin
düzenlemelerin geliştirilmesi ve bu çerçevede uluslararası işbirliğinin
artırılması ve uluslararası kuruluşların reformu konularını kapsayan eylem
planı üzerinde mutabakata varılmıştır.
2007 yılında, küresel ve yerel ekonomik gelişmeler, Bretton
Woods Kuruluşları Reformu, büyüme ve kalkınmanın mali unsurları, emtia
fiyatları ve finansal istikrar konuları ele alınmıştır.
2006 yılında, küresel enerji ve maden piyasaları, demografik
değişimin finansal piyasalara etkisi, Bretton Woods Kuruluşları Reformu ve
ekonomik reform politikası işlenmiştir.
2005 yılında Bretton Woods Kuruluşlarının 60 Yılı: stratejik
gözden geçirme ve reform gündemi, bin yıl kalkınma hedeflerine ulaşmak için
kalkınma yardımları ve yenilikçi finansman mekanizmaları, demografik sorunlar
ve göç ile sürdürülebilir büyüme için kalkınma yaklaşımlarının geliştirilmesi
konuları ele alınmıştır.
2004 yılında, finansal sistemin suiistimalinin önlenmesi,
demografik sorunlar, küreselleşme kapsamında istikrar ve büyümenin
desteklenmesi, küresel çerçevede bölgesel entegrasyon, finansal sektörde
kurumsallaşma, istikrarlı sermaye akışları prensipleri ve gelişmekte olan piyasalarda
adil borç yapılandırması ve Bretton Woods Kuruluşlarının 60 Yılı konuları
tartışılmıştır.
2003 yılında, küresel ekonomik büyüme kaynaklarının neden
olduğu sorunlar, kriz önleme ve çözme, terörizmin finansmanıyla mücadele,
finansal sistemin suiistimalinin önlenmesi, G-20’nin gelecekteki stratejik
öncelikleri ve kalkınmanın finansmanı hususları irdelenmiştir.
2002’de kriz önleme ve çözme, küreselleşme, terörizmin
finansmanıyla mücadele ile kalkınma ve yardım konularına değerlendirilmiştir.
2001’de mevcut ekonomik çevrenin politika ihtiyaçları ve
küreselleşmenin yarattığı sorunlarla mücadele başlıklarında tartışmalar
gerçekleştirilmiştir.
2000’de küreselleşmenin yarattığı sorunlarla mücadele ve
finansal krizlere karşı kırılganlığın azaltılması konuları gündemde yer
almıştır.
1999’da G-20’nin rol ve hedefleri ile finansal
kırılganlıkların azaltılması: küresel entegrasyonun yarattığı sorunlara yerel
yanıtlar, uluslararası toplumun rolü hususları tartışılmıştır.
(Bu yazı Türk Standardları Enstitüsü-TSE'nin yayın organı Standard Dergisinin Kasım-2010 tarihli sayısında yayınlanmıştır.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder