Cahit UYANIK
Geçen haftanın ekonomi gündemi üst kurullardı. Öylesine bir tablo ortaya konuldu ki, Türkiye'deki üst kurullar tıkır tıkır işliyor, ülkenin ve milletin ali çıkarlarını kanının son damlasına kadar savunuyor... Buna karşılık AKP Hükümeti ise ayağına bağ olan bu kurulları etkisiz hale getirmek için binbir türlü komplo içinde...
Oysa bu yargıların ikisi de yanlıştı. Herşeyden önce Ankara'ya yolu ve işi düşenlerin hepsinin bildiği gibi, üst kurullar yeni arpalıklara dönüşmüştü. Hiç de ülkenin ve milletin ali çıkarları ile ilgili değillerdi. AKP Hükümeti ise doğru bir işi yanlış yol ve yöntemlerle yapmaya çalıştığı için yine kamuoyu önünde zor durumlara düşmüştü.
Burada tek kurul ismi telaffuz etmeye gerek yok. Bilen biliyor ki özellikle yeni oluşturulan kurullar birer kurtarılmış bölgeyi andırıyor. Çoğunda en eskisinden en yenisine siyasetçilerin etkisi net şekilde hissediliyor. Her dönem, siyasetçilerle pozisyonlarının ötesine geçerek ilişki kuran bürokratlar bulunduğu için çeşitli bakanlıklardan bu kurumlara geçen isimler de siyasi tandanslı... Üstelik kurullarda siyasetçi etkisi yetmezmiş gibi üst kurul üyeleri de kendilerine çeşitli personel kontenjanları açmış durumdalar.