13 Aralık 2024 Cuma

BU MAAŞLARLA ENFLASYON DÜŞÜRÜLEMİYORSA 'VAY GELDİ HALİMİZE'...

2025'TE, 2024'ÜN SON ÇEYREĞİNDE  YAPMADIĞIMIZ NEYİ YAPACAĞIZ Kİ ENFLASYON AYLIK %2,5'TAN %1,5'A DÜŞSÜN?

Cahit UYANIK 

Hani Ahmet Kaya'nın bir şarkısı var ya: "Nerden baksan tutarsızlık, nerden baksan ahmakça..." İşte aşağıdaki grafik bunun çok güzel ıspatı. Asgari ücretin %50 fazlası ve altında çalışanların oranı %83,1. Neredeyse maaşlı çalışanların tamamı. Burada konuştuğumuz rakam 25.500 TL ve altında maaş alabilenler. Bu neyin işareti? Elbette zayıf iç talebin... Bu tabloya rağmen enflasyon düşürülemiyorsa 'vay geldi halimize'

İnsanların bu kadar az maaşa talim ettirildiği, doların 34-35 TL'de mıhlanıp kaldığı bir ülkede enflasyon inmiyorsa, -fırsat varken- başka konulara el atma zamanı gelmiştir de geçiyordur. Ne gibi mi? Bütçe disiplini (Savurgan devlet tüketimine fren), yüksek gelir gruplarına salınacak güçlü bir vergi (Azgın ve şuursuz iç talebin esas kaynağına kazık fren) ve yapısal reformlar (Enflasyonla mücadeledeki kazanımların korunması için) gibi. Bunların hepsi antibiyotiğe başlamaktır enflasyonla mücadelede...  Üstelik bu antibiyotik, 1994 ve 2001 ekonomik istikrar programlarında başarıyla uygulanmış örneklerdendir. Yıllardır uygulanan geniş kitleleri vergilendirmek ise 'ağrı kesicilere devam'dır bence... 

Bir itiraz sesi duyuyorum: "Daha fazla maaş verse de SGK primini az ödemek için kazancı düşük gösteriyorlar ama..." Böylesi davranışlar, devede kulaktır arkadaşlar. Eskiden basın sektöründe bu yaygındı. Maaş iki kısımdan oluşurdu: Bordro maaşı+telif ödemesi... Fakat bu 'fena davranış'ın ömrü SGK'ya yapılan bir şikayet kadardır. İş müfettişlerinin tespitinin ardından düzeltme için kısa bir süre verilir, ardından ağır bir para cezası gelirdi işverene... Marjinal örnekler olsa da azıcık kurumsallaşmış bir şirkette böyle şeyler yapılamaz. E o zaman geriye, 'Ücreti olduğundan az göstermesine gerek yok, zaten ücretler ve dolayısıyla SGK primleri yeterince düşük' açıklaması kalıyor.

Bir itiraz sesi daha geliyor: "Enflasyonla mücadelede bundan sonra yapılması gereken 3 şey konusunda güçlü bir uzlaşı var ama yapması gerekenler bunu yapmıyor"... Niye yapmıyorlar, onlara sormak gerek ama bu itiraza ben de katılıyorum ve hak veriyorum. O zaman olması gereken şey; onları samimiyete davet ederek, doğru yöne gitmeleri için karar vericiler üzerindeki baskıyı artırmaktır. 

2025 yılı, -Suriyelilerin de ülkemizden yavaş yavaş gitmesiyle- emek piyasası için ilginç bir görünüm arz edecek. Asgari ücreti odağına alan 'tutarsız ve ahmakça' istihdam politikamız çok zorlanacak çok... 

Enflasyonla mücadele mi? Yükü geniş kitleler üzerine yıkılmış bu eksik ve mahçup politikayla enflasyon ancak %30-35'e yani aylık ortalama %2,5 düzeyine inebilir gibi görünüyor. Yaşadığımız, yaşayacaklarımızın göstergesidir. Birkaç aydır açıklanan %2-2,5 düzeyindeki enflasyonlarda yapmayıp da 2025 yılında neyi yapacağız ki aylık enflasyon %1-1,5'lara düşsün? Bana 'Faizler düşecek, ortam iyileşecek' sakın demeyin...

(Bu yazı 12 Aralık 2024 tarihinde LinkedIn sayfamda yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder