9 Mayıs 2018 Çarşamba

EKONOMİ FIKRALARI: DÜNYANIN EN AKILLI ADAMINI ARAYAN KEŞİŞ VE NASREDDİN HOCA

Keşişin biri dünyanın en akıllı adamını bulmak için, diyar diyar gezerken, Nasreddin Hoca’nın köyüne uğramış ve köylülere sormuş:
- Sizin köyün en akıllı adamı kimdir?
- Nasreddin Hoca, demiş köylüler.
Bunun üzerine keşiş köy meydanında Hoca ile hiç konuşmadan görüşmeye başlamış. Zekasını ölçmek için eline bir çomak almış, yere bir daire çizmiş.
Nasreddin Hoca da çomakla daireyi ortadan ikiye bölmüş. Keşiş bir doğru daha çizerek daireyi dörde bölmüş. Hoca da dörde bölünmüş dairenin üç dilimine çarpı işareti koymuş. Keşiş elleriyle aşağıdan yukarıya doğru hareket yapmış. Hoca da yukarıdan aşağıya yapmış ve keşiş büyük bir hayranlıkla hocayı tebrik etmiş.
Olup bitenden bir şey anlamayan halk keşişe ne olduğunu sormuş.

Keşiş de:
- Bu adam gerçekten dünyanın en akıllı adamı. Yere dünya çizdim 'o ortadan ekvator geçer' dedi. Ben dünyayı dörde böldüm o da 'dörtte üçü sudur' dedi. Ben yerden buharlaşma sonucunda ne olur dedim, o da 'yağmur yağar' dedi.
Bu sefer Hocaya neler olduğunu sorar halk... Hoca da:
- Bu adam oburun biri. Yere bir tepsi baklava çizdi, 'Ben de, yarısı benim' dedim. Daha sonra tepsiyi dörde böldü, o zaman 'dörtte üçü benim' dedim. O da; tepsi, altından, ateşi hafif hafif almalı dedi, ben de 'üstüne fındık fıstık serpersek, daha iyi olur 'dedim.
(Bu fıkra, Dünya Gazetesinde 08 Mayıs 2018 tarihinde yayınlanan "Bilgi paylaştıkça şirket büyür mü?" başlıklı yazıdan alıntılanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder