Cahit UYANIK
Geçen Cumartesi günü Ankara'da sessiz sedasız önemli bir toplantı yapıldı. Petrol Ürünleri İşverenler Sendikası (PÜİS) Olağanüstü Genel Kurulu toplanarak POAŞ ihalesini kazanan konsorsiyumdan çekilme kararı aldı. Ancak kesin olarak atılacak adım için PÜİS Yönetim Kuruluna yetki verildi.
Eğer bu hafta hükümet nezdindeki temaslardan olumlu bir sonuç alınmazsa PÜİS konsorsiyumdan çekilecek. PÜİS, Rekabet Kurulunun yerine getirilmesini istediği şartların yumuşatılmasını istiyor. Ancak burada unutulan şey Rekabet Kurulunun özerk bir kuruluş olduğu ve hükümetin Kurul üzerinde herhangi bir yaptırım gücünün bulunmaması...
Eğer büyük bir sürpriz olmazsa PÜİS kendi kurduğu ve yüzde 10'luk hisseye sahip olduğu PÜAŞ Konsorsiyumundan çekilecek. Bu çekilme POAŞ ihalesinin kaderi açısından kritik önemde. PÜİS'in kararı ihalenin iptal edilmesine giden yolu açabilir.
Bu noktada biraz durup hafızamızı tazelemekte fayda var. POAŞ ihalesini görünürde Hayyam Garipoğlu kazanmıştı. Ancak hükümete yapacağı ödemeler konusunda gerekli teminatları veremeyen Garipoğlu, Özelleştirme Yüksek Kurulunun (ÒYK) nihai kararı sırasında ihaleden elenmişti. POAŞ, ikinci en iyi teklifi veren İş Bankası-Bayındır İnşaat-Park Holding-PÜAŞ Konsorsiyumuna satılmıştı.
Ancak bu konsorsiyumun çok karmaşık ilişkiler ağı içinde bulunduğu kulislere yayılmıştı. Bu karmaşık ilişkiler ağının ortasında da İş Bankası bulunuyordu. İş Bankasının yüklü kredi ilişkileri içinde bulunduğu iki müşterisiyle konsorsiyum kurup ihaleye girmesi garip karşılanmıştı. Bu konsorsiyumdaki iç gerilimlerin ve dışarıdan gelen bazı baskıların ilk sonucu İş Bankası Genel Müdürü Ünal Korukçu'nun emekliliğini istemesi oldu.
PÜİS de Rekabet Kurulunun şartlarını yerine getiremeyeceğinı ileri sürerek konsorsiyumdan çekilmenin yollarını aramaya başladı. Anlayacağınız ÖYK'nın sağlam mali yapısı ve sermayenin tabana yayılması prensiplerini dikkate alarak ihaleyi verdiği konsorsiyumun sanıldığı kadar sağlam olmadığı anlaşıldı.
POAŞ ihalesi yılan hikayesine döndü. ÖYK'nın kararına göre 3 ay içinde söz konusu konsorsiyum gerekli peşinatı yatırmazsa ihale Doğuş Holding'e verilecek. ÖYK'nın verdiği süre 3 Kasımda doluyor. Konsorsiyumun sermaye yaygınlığı açısından çok önemli ortağının çekilmesi, POAŞ ihalesinin iptalini gerektirebilecek önemli bir gerekçedir. Konsorsiyumun diğer üç ortağı peşinat getirse bile (ödeme kabul edilirse) ÖYK'nın kararına aykırı davranılmış olacaktır.
İyice yamalı bohçaya dönen POAŞ ihalesini temize havale etmenin tek yolu iptal edilmesidir. İptalden sonra yapılacak şey ise daha önce bu sütunda dile getirdiğimiz gibi sermayenin tabana yaygınlığı ve sağlıklı mali yapının dikkate alınacağı bir şartname ilan ederek yeni tekliflerin gelmesini beklemektir. Devlet yeni ihaleden belki 1 milyar doların altında gelir elde eder ama kamu vicdanının bu satıştan duyduğu rahatsızlık ortadan kalkar.
(Bu yazı Finansal Forum gazetesindeki Başkentten Yansımalar köşesinde 05 Ekim 1998 tarihinde yayınlanmıştır.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder