Ekonomi politikası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Ekonomi politikası etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Şubat 2023 Perşembe

17 AĞUSTOS 1999 DEPREMİNDEN 1 HAFTA SONRA YAYIMLANAN KÖŞE YAZIM

Başkentten Yansımalar/

DEPREM SONRASI

Cahit UYANIK

Türkiye, 1 haftadır resmen şokta... Bu şok, deprem öncesinde bazı gazetelerin ve alacalı-bulacalı televiyon haberlerinin yarattığı suni şoklara hiç benzemiyor değil mi? Falancanın sevgilisi filancanın kocasıyla kaçmış. Şok haber! Feşmekanca televole yıldızının silikonu patlamış. Şok haber! Aklıevvelzedelerden Zübük Bey'in, Eliuzungillerden Abuzittin Bey hakkındaki açıklamaları. Şok haber! 

Depremde 12 bin kişi öldü. Ölü sayısının 30 bini bulması bekleniyor. Alın size işte gerçek şok haber! Bir adam çıkmış, 21 sene matbaacılıktan sonra, aklı esmiş müteahhitlik yapmaya başlamış. Kimse ona sen kimsin, necisin dememiş. Peynir ekmek gibi satılan müteahhitlik karneleri ne güne duruyor. Bastırmış parasını satın almış. Adam, emekli cenneti Yalova'yı parsel parsel satıyor. Binalara 'kalitesiz' demek bile hakaret. Deniz kumu yığını.

Medya ise uyuyor. En az 20 milyara mal olacak apartman daireleri nasıl oluyor da 8-9 bin liraya satılıyor diye sormuyor. Sadece matbaacı bozuntusu müteahhit müsveddesinin ilanlarını okuyup geçiyor. Bu ilanlar büyük televizyon kanalları ve yüksek tirajlı gazetelerde boy boy yayımlanıyor. Habercilik orada bağıra bağıra medyayı çağırıyor; ama televole muhabirleri daha muteber. İğneyi kendimize çuvaldızı başkalarına batıralım. Medyanın aklı başına deprem sonrası geldi. Deprem sonrası performansımız mükemmele yakın. Ama yazılı ve görsel medyanın da bu felaketten çıkaracağı dersler olmalı. 'After day' değil 'Before day' refleksimizi biraz gözden geçirmemiz kaçınılmaz.

27 Ocak 2023 Cuma

YABANCI SERMAYE KANUNU DÜNYA BANKASININ YARDIMIYLA YENİLENDİ

YABANCI SERMAYENİN ÖNÜ AÇILDI

Cahit UYANIK

Yabancı Yatırımlar Danışmanlık Servisi (FIAS) ile ortaklaşa yürütülen araştırmalardan çıkan sonuçlar dikkate alınarak 'Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanun Tasarısı' taslağına son hali verildi.

Ankara - Yabancı Sermaye Kanunu, 48 yıl aradan sonra köklü şekilde değiştiriliyor. Dünya Bankası bünyesindeki Yabancı Yatırımlar Danışmanlık Servisi (FIAS) ile ortaklaşa yürütülen araştırmalardan çıkan sonuç dikkate alınarak hazırlanan 'Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanun Tasarısı' taslağına son hali verildi. Tasarı taslağı, uluslararası anlaşmalar ve özel kanun hükümleri tarafından aksi öngörülmediği taktirde, Türkiye'de doğrudan yabancı yatırım yapılmasına 'tam serbesti' tanırken, yabancı yatırımcılarla yerli yatırımcıların eşit muameleye tabi olduklarını hükme bağlıyor. Tasarı taslağında, doğrudan yabancı yatırımların kamu yararı amacı gözetilmesi ve gerçek karşılıklarının peşin ödenmesi koşulları sağlanmadıkça kamulaştırılamayacağı veya devletleştirilemeyeceği de belirtiliyor.

Toplam 19 maddeden oluşan tasarı taslağında yasanın amacı "Doğrudan yabancı yatırımların özendirilmesi, yabancı yatırımcıların haklarının uluslararası standartlarda korunması ve tespit edilen politikalar yoluyla doğrudan yabancı yatırımların artırılması" olarak belirlendi. Tasarıda yabancı yatırımcı, yabancı ülkelerin vatandaşlığına sahip gerçek kişilerle yurt dışında yerleşik Türk vatandaşları ve yabancı ülkelerin kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişiler ile uluslararası kuruluşlar olarak tanımlandı.

8 Ocak 2023 Pazar

ORTA GELİRLİLERE KONUT KAMPANYASI KİMİ HEDEFLİYOR?

110 BİN TL GELİRİNİZ YOKSA, ALT GELİR GRUBUNDASINIZ DEMEKTİR.

Cahit UYANIK

Hükümetin 'orta gelirliler için konut projesi' açıklandı ve...

Gerçekler iyot gibi açığa çıktı.

Bu veri çılgın enflasyon sebebiyle Türkiye'deki hanelerin oldukça büyük bir bölümünün orta gelirden alt gelir düzeyine düştüğünün göstergesi.

Nasıl mı?

Doğrudur; oturulabilir, yeni ve orta kalite yeni yapılmış bir evin satış fiyatı 2,5-3 milyon TL.

3 milyon TL'lik konut kredisi çeken bir vatandaş 10 yıl vadede ayda 36.845 TL taksit ödeyerek ev sahibi olabilecek.

Mortgage kredilerinde evrensel kuraldır: Ev taksiti, toplam gelirin 1/3'ü kadar olmalıdır.

36.845×3= (yaklaşık) 110.000

Bu durumda sizin geliriniz 110 bin TL olmalı ki,

Mortgage taksidini rahat ödeyin.

8 Aralık 2022 Perşembe

2023'TE İŞSİZLİK İÇİN 4 PUAN ARTIŞ UYARISI YAPILIRKEN, CHP 'MALİ KURAL' İLE EKONOMİYE PUSULA ÖNERDİ

Cahit UYANIK

CHP'nin 03 Aralık 2022'de açıkladığı İkinci Yüzyıla Çağrı Vizyon Belgesi bence yoğun, çok boyutlu ve çok sesli. Neden böyle? 28 Ekim '22 tarihinde Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye Yüzyılı adlı vizyon konuşmasını yapmıştı. Bu 2 belge kıyaslandığında CHP'nin belgesinin daha vizyoner olduğunu söyleyebilirim. Erdoğan'ın açıkladığı belgede de geleceğe ait bir çok yönlendirme var ancak o belgenin ucu açık bırakılmış; olgunlaşma süreci ileriye atılarak 1 yıl boyunca tartışılması ve geliştirilmesi istenmiş.

CHP'nin vizyon belgesi nasıl bir ortamda açıklandı, ona da bakmak lazım. TÜSİAD ve TÜRKONFED'in ortak toplantısında açıklanan  çalışmaya göre; 3 işverenden 2'si 2023 senesinde işçi çıkarmayı düşünüyor. Bu bize enflasyondaki başarısızlığın, istihdam alanına da yayılabileceğini gösteriyor. İşsizlik, halen %10-11 arasında dalgalanırken, öngörü gerçek olursa işsizliğin %13-14 civarlarına yükseleceğini söyleyebiliriz. Yani insanlar, yüksek enflasyon ortamında yoğun şekilde iş arar hale gelebilirler. TOBB'un 1,5 milyon üyesi var. Bunlardan 1 milyonu işçi çıkarmayı düşünüyorsa; 1 işçi çıkarılması 1 milyon, 2 işçi çıkarılması 2 milyon daha işsiz olacağı ve işsiz sayısının 4-5 milyona yükselebileceği anlamına gelir. 

CHP'nin vizyon belgesi kapsamında Kılıçdaroğlu'nun danışmanı Jeremy Rifkin'in iklim bazlı ekonomik düşünceleri eleştirildi. Rifkin, Endüstri 4.0 denilen dönüşümde, iklim değişikliklerini dikkate alan ve önceliklendiren politikalar izlenmesi gerektiğini  yıllardır savunuyor. Bu düşünceleri kapsamında Almanya ve Çin'e danışmanlık yaptı. Dünya, Endüstri 4.0'a geçtiğinde bundan olumsuz etkilenecek bir ülkeyiz. Robotların yönettiği ve üretimi robotların gerçekleştirdiği Endüstri 4.0; maliyetleri hayli aşağı çekeceği için, bizim gibi emek-yoğun üretim yapısına sahip ülkeleri dış rekabette kötü yönde etkileyecek. Bu etkilenme, iklim bazlı olumsuz etkilerle iç içe yaşanacak.

İşte Rifkin'in bu değişim ve dönüşümün yanı sıra olumsuz etkilerle baş etme konusunda TR'ye danışmanlık yapması öngörülüyor. Vizyon belgesinde TR endüstrisinin, Endüstri 4.0 kapsamında iklim değişimine ayak uydurabilmesi için yeşil ekonomiye uygun üretim yapan bir yapıya dönüştürülmesi amaçlanıyor. Rifkin'in vizyon belgesi kapsamındaki rolünü, bunun nasıl olacağını, uygulamanın içinden gelen ve en iyi bilen isimlerden biri olması açısından değerlendirmek gerekiyor.

Kılıçdaroğlu konuşmasında "Mali Kural (MK) uygulamasını başlatacağız" dedi. MK, gelişmiş ve gelişmiş ülkelere sürekli yakınsayan bazı ülkelerin kullandıkları bir ekonomi politikası aracı. MK devlete; ekonomi daraldığında genişletici politikalar; sağlıksız bir şekilde genişlediğinde ise daraltıcı-sıkılaştırıcı politikalar izlemesi görevi veriyor; bunun hangi şartlarda olacağını kağıt üzerine yazarak formüle ediyor. 

26 Ekim 2022 Çarşamba

NET HATA VE NOKSAN (NHN) İÇİN İLGİNÇ SORU: 11 MİLYAR DOLARLIK ARTIŞIN NEDENİ RUSYA'DAN BORCA ALINAN DOĞAL GAZ MI?

Cahit UYANIK

Ödemeler bilançosunun 2022 ilk 8 aylık sonuçlarına göre, kaynağı belirsiz döviz girişlerini simgeleyen net hata ve noksan (NHN) kaleminde 28,3 milyar dolarlık rakamla yeni bir rekor kırıldı. 40 milyar dolar düzeyindeki cari açığın büyük bölümünü tek başına finanse eden NHN'nin neden bu kadar şiştiği ise merak konusu oldu. TCMB kendi basın açıklamasında, geçmişten beri bu önemli kalem konusunda açıklayıcı bir bilgi vermiyor. TCMB sadece 4-5 yılda bir kendi uzmanlarına yaptırdığı teknik çalışmayı kamuoyuyla paylaşıyor; bazen de NHN konusundaki rakamsal revizyonları... (Çünkü aylar ilerledikçe yeni gelen kayıtlar dikkate alınarak NHN rakamlarında artış veya azalışlar olabiliyor.)

Bu yılın ilk 6 ayında NHN kalemi 17,5 milyar dolardı. Bu durumda NHN'de 2 ayda yaklaşık 11 milyar dolarlık artışla karşı karşıyayız. Bazı kişilerin belirttiği gibi bu paranın bavullara doldurularak Türkiye'ye getirilmesi mümkün değil. Bu kadar büyük bir efektif akışı ancak tır'lara yüklenerek olabilir. Üstelik bu kadar büyük bir efektif hareketi doların sahibi ABD'lilerin gözünden kaçmaz. 11 milyar dolarlık artış, bence muhasebe kayıtları üzerinde yaşanan bir hareketin belirtisiydi. Muhasebe tekniği gereği bir 'kayıt sıkıntısı' olduğu için bu rakamın oluştuğunu düşünüyordum.

NHN'deki artışla ilgili; bu sabah CHP Parti Sözcüsü ve Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak'ın Meclis Başkanlığına Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesi elimize ulaştı. Bu önergeyi oldukça teknik bilgiler verip, NHN'deki artışa açıklama getirmek üzere hayli teknik sorular sorduğu için önemsedim. Bu sorulardan 6'ıncısı, son 2 ayda NHN'deki 11 milyar dolarlık artışa bir açıklama sağlayabilir. "Rusya'dan ithal edilen doğal gaz için alternatif bir ödeme mekanizması oluşturulmuş mudur? Oluşturulduysa bunun NHN üzerinde etkisi nedir?" şeklindeki soruyu, az önce bahsettiğim büyük muhasebe kaydı olayının sebebi olarak açıklayabiliriz.

30 Eylül 2022 Cuma

BİR ENFLASYON SORUNU YOKMUŞ GİBİ KONUŞULUYOR AMA... EYLÜLDE ENFLASYON YÜZDE 4, YIL SONUNDA YÜZDE 72-73 OLABİLİR

Cahit UYANIK

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bugün düzenlenen "Ekonomik Dönüşüm ve Yeni Paradigmalar Zirvesi" adlı toplantının açılışında yaptığı konuşmada "Yeni ekonomi politikamızın Türkiye ekonomisinin tüm yapısal sorunlarını çözmeyi amaçladığı aşikar. Eğer yeni ekonomi modelini uygulamaya almasaydık, durgunluk ve buna bağlı birçok sorunla karşı karşıya kalacaktık, enflasyon sorun olmaya devam edecekti" dedi.

Böylece Nebati cümlesinin son kısmıyla, Türkiye'de enflasyon sorunu bitirilmiş gibi konuştu. Oysa yeni model uygulanmaya başladıktan sonra, enflasyon yüzde 16'dan resmi rakamlara göre yüzde 80'e kadar yükseldi. Bazı bağımsız ölçümlere göre ise yüzde 180 oldu. Bu iki rakamın aritmetik ortalaması bile yüzde 120'yi geçiyor. Öyleyse ülkemizde fiilen yüzde 100'ün üzerinde bir enflasyon mevcut. Bu ortamda böyle bir cümle kurulabilmesine doğrusu hayret ettim.

Ünlü sosyalistlerimizden, 60'lı yıllarda Meclis'e ilk giren sosyalist parti özelliğine sahip Türkiye İşçi Partisinin (TİP) kurucularından Prof. Dr. Sadun Aren, Türkiye'de piyasa ekonomisini en iyi anlayan, en basit ve anlaşılır biçimde anlatabilen bir isimdi. 70'li yıllarda yazdığı "100 Soruda Ekonomi El Kitabı" adlı eseri okuyuculardan büyük ilgi görmüş, kolay okunabilen ve basit anlatımıyla baskı üzerine baskı yapmıştı. Aren sanki, 70'li yılların Mahfi Eğilmez'iydi.

26 Eylül 2022 Pazartesi

TOKİ KURASINDA ÇIKMA ŞANSINIZ NASIL ARTAR? 'BAŞVURUDAN TAPUYA' TÜM İŞLEMLER NASIL YÜRÜTÜLECEK?

Cahit UYANIK

TOKİ'nin sosyal konut projesine 31 Ekim 2022 tarihine kadar başvurular sürerken Cumhurbaşkanı Erdoğan başvuru sayısının 5 milyona yaklaştığını bildirdi. Başvuru sayısının 5-6 milyon arasında nihayetleneceğini tahmin ediyorum.

Buna göre TOKİ'nin kasasına başvuru bedeli olarak şu ana kadar yaklaşık 2,5 milyar TL'ye yakın bir para girdi. Ancak yetkililer kurada kazanamayan başvuru sahiplerine, 5 iş günü sonra 500 TL'nin iade edileceğini açıkladı. TOKİ bu durumda yaklaşık 2,5-3 milyar TL'yi 3 ay kadar kullanmanın nemasından karşılıksız olarak yararlanmış olacak. (Kurada kazananlara ise bir iade yapılmayacak ve TOKİ'ye gelir yazılacak)

Kurada kazanıp sözleşme imzalamayanlara ise yani hakkından vazgeçenlere de 500 TL'leri iade edilecek. Şu ana kadarki açıklamalara göre 2023-Ocak ayı içinde sözleşme imzalanabilmesi için, TOKİ kuraları Aralık-2022 içinde çekilmeli. Büyük ihtimalle sözleşme aşamasında peşinat, ilk taksitin de izleyen ayda ödenmesi gerekiyor.


TOKİ, kuraya karı ve kocanın ayrı ayrı başvurması durumunda ikisinin de kura hakkının iptal edileceğini, hanenin küçük çocukları için başvuru yapılamayacağını açıkladı. Ancak TOKİ aynı haneden dedenin veya 18 yaşı geçmiş çocuğun başvurusunun kabul edileceğini bildirdi. Bu durum, yetişkin çocuğa sahip veya aile büyüğü ile beraber oturan hanelerin kurada çıkma şansının daha yüksek olduğunun göstergesi.

16 Eylül 2022 Cuma

TOKİ'NİN SOSYAL KONUT PROJESİNDE İKİNCİ PEŞİNAT NİTELİĞİNDEKİ YÜZDE 8 KDV DETAYINA DİKKAT

Cahit UYANIK

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından ayrıntıları açıklanan TOKİ'nin sosyal konut projesinde başvurular devam ediyor. Şu an itibarıyla başvuruların sayısı 1,5 milyonu geçti. Bu rakam, TOKİ'nin sadece başvuru formu satışından 2 günde 750 milyon TL topladığı anlamına geliyor. Çünkü vatandaşlardan 500 TL başvuru bedeli alınıyor. Başvurular Ekim ayı sonuna kadar devam edecek.

Bu yazıyı podcast olarak dinleyebilirsiniz

Eğer başvuruların sayısı 4 milyona ulaşırsa TOKİ başvuru formu satışından 2 milyar TL karşılıksız kaynak toplamış olacak ki, bu 422 milyar TL olarak açıklanan toplam proje büyüklüğünün yüzde 0,50'sine karşılık geliyor. Projede 250 bin daire üretileceği dikkate alınırsa, 4 milyon adet başvuru formu satışından sadece yüzde 5-6'sı amacına ulaşmış olacak. Geriye kalan yaklaşık 1,85 milyar TL, sıfır maliyetli ve karşılıksız bir kaynak olarak TOKİ'nin kasasına girmiş olacak.

(Not: Konunun yoğun şekilde tartışılması üzerine TOKİ yetkililerince, 500 TL'lik başvuru bedellerinin kura çekimlerinin ardından, hak sahibi olamayanlara iade edileceği açıklandı.)

Bu noktada uzun vadede TOKİ'nin sosyal konut projesiyle ilgili dikkat edilmesi gereken detayları anlatmak istiyorum.

1) HAK SAHİBİ OLDUĞUNUZ PROJENİN AYRINTILI LOKASYONU HAKKINDA BİLGİ EDİNİN, ÇOK UZAK BİR BÖLGEDEYSE YÜKÜMLÜLÜK ALTINA GİRMEYİN: TOKİ, projede sadece evlerin inşa edileceği bölgeleri açıkladı. Ayrıntılı lokasyonlar verilmedi. TOKİ, konutlarını ucuza getirebilmek için genellikle büyük kentlere 30-40 km. uzaklıktaki bölgelerde Hazine arazilerini kullanıyor. Böylece inşaatın arsa maliyetini sıfırlıyor. Ancak bu evler şehre çok uzak olduğu için ciddi ulaşım sorunlarının yanı sıra; okul, hastane, AVM gibi temel hizmetlere uzun yıllar kavuşamayabiliyor.

14 Eylül 2022 Çarşamba

DAR GELİRLİYE EV: 2 ASGARİ ÜCRET + YÜZDE 80 ENFLASYONDA TASARRUF BECERİSİNE BAĞLI. TAKSİT ARTIŞINA DİKKAT

Cahit UYANIK

Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün (13.09.2022-salı); iki yılda 250 bin adet inşa edilerek, 2025 yılı başında başvuru sahiplerine devredilecek sosyal konut projesinin ayrıntılarını açıkladı. Bu projeye başvurabilmek için en önemli şart, başvuru sahibinin aylık net hane gelirinin İstanbul'da 18 bin, diğer kentlerde 16 bin TL'nin altında olması...

Asgari ücrete yılbaşında yüzde 40 zam yapılarak 7 bin 500 TL'ye yükseltileceği varsayımıyla çizilen bu gelir sınırına göre; sosyal konut projesine karı-koca asgari ücretle çalışanlar (veya bir baba-evlat, anne-evlat asgari ücretli çalışanlar) başvurabilecek. Başvuru için 500 TL başvuru bedeli de yatırılması gerekiyor.

Erdoğan'ın açıklamasına göre 2+1 dairenin taksitleri ilk yıl 2 bin 280 TL; 3+1 dairenin taksitleri ilk yıl 3 bin 187 TL olacak. Dairelerin sözleşmeye yazılacak satış bedelleri 2+1 için 608 bin, 3+1 için 850 bin TL olarak tespit edildi. Hak sahiplerinden daire bedelinin yüzde 10'u peşin (2+1'de 60 bin 800 TL, 3+1'de 85 bin TL) alınacak. Ödemeler 240 ay vade ile (20 yıl) yapılacak. Taksitler, her yıl memur maaş artış oranları kadar artırılacak.

5 Eylül 2022 Pazartesi

EKONOMİDE 3 YILLIK YOL HARİTASI AÇIKLANDI AMA ORTA GELİR TUZAĞINDAN ÇIKIŞA DÖNÜK BİR ADIM YİNE YOK

Cahit UYANIK

Bugün pazar olmasına karşın oldukça yoğun bir ekonomi gündemi yaşanıyor. Bunun iki sebebi var:

1) Ağustos-2022 enflasyonu yarın sabah ilan edilecek. 3 ayrı kurumun anketinde aylık enflasyonun yüzde 2,04-2,27 arasında gerçekleşeceği tahmin edildi. Yıllık enflasyonun ise yüzde 81'in üzerine çıkacağı öngörüldü. Benim tahminim ise aylık enflasyonun daha düşük çıkacağı yönünde... Çarşı-pazar, market fiyatlarını yakından izlediğim için ben bu rakamın yüzde 1,5-2 arasında gerçekleşeceğini, ancak yıllık enflasyonun yüzde 80'nin üstünde açıklanacağını tahmin ediyorum. Çünkü çarşı pazarda hasat dönemi olması sebebiyle ürün bolluğu var, haliyle fiyatlar ise daha ılıman bir tablo çiziyor. Market fiyatlarında ise Haziran ayında yapılan zamların üstüne pek fazla yeni bir zam yapılmadığını, 2 ay önceki fiyatların korunmaya çalışıldığını gözlemliyorum. Bu sebeple ağustos ayı için, piyasa uzmanlarına göre daha düşük bir rakam beklentisi içindeyim.

2) 2023-2025 dönemine ilişkin Orta Vadeli Program (OVP) bugün 'beklenmedik bir şekilde' zamanında açıklandı. Çünkü son yıllarda OVP'ler öngörülen zamanından oldukça geç ilan ediliyordu. OVP'de aynı zamanda, sonlanmasına 4 ay kala 2022 yılına ilişkin bazı ekonomik verilerde önemli revizyonlar gidildiği gözlendi.

30 Temmuz 2022 Cumartesi

6'LI MASA İKTİDARA GELİRSE DPT'Yİ, YENİ İSMİYLE STRATEJİ VE PLANLAMA TEŞKİLATINI (SPT) KURABİLECEK Mİ?

DPT'nin 2009 tarihli
tanıtım kitapçığının kapağı 

Cahit UYANIK

Türkiye'nin 1940'ların ortasında tartışmaları başlayan, 1960 yılından itibaren de yasal uygulama zemini bulan bir ekonomik planlama geçmişi bulunuyor. Bence Türkiye'de 2011-2022 itibarıyla 1946-60 dönemine benzer bir süreçten geçiliyor. Şöyle ki:
2011 yılında Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) kapatılarak fiilen Kalkınma Bakanlığına dönüştürülmüştü. 2018 yılında ise Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemine geçişle birlikte planlama, bu sefer de Strateji ve Bütçe Başkanlığı (SBB) olarak devam etti. SBB'nin ve şu anki planlama çalışmalarının melez bir yapısı var. Çünkü hem planlama hem bütçe yapmaya çalışıyor.

DPT'nin 2011'deki kapatılmasının öncesi ve sonrasında bunun büyük bir hata olduğu ileri sürülmüştü. Bu kapatma olayının ardından, Türkiye'de 1946-1960 arasındaki döneme benzer bir süreç yaşandı ve halen yaşanıyor. Bu süreç nihayetinde bizi 2022 yılında, 6 muhalefet partisinin oluşturduğu 6'lı Masa'nın 'Kurumsal Reformlar Komisyonu' Raporuna kadar getirdi. Bu raporda iktidara geldiklerinde; DPT'nin Strateji ve Planlama Teşkilatı (SPT) adı altında yeniden kurulacağı vaat ediliyor. Komisyon, bu konuyu öncelikle yapılacak reformlar listesine koydu.

21 Temmuz 2022 Perşembe

ABD ENFLASYONU BEKLENTİYİ AŞTI. DOLAR KURU İÇİN KÖTÜ HABER. CARİ AÇIKTA YÜZDE 5'E DİKKAT.

Cahit UYANIK

27 Temmuz 2022 tarihindeki FED toplantısında faizlerin 0,75 puan artırılması beklenirken, ABD TÜFE'nin Haziran'da beklenenin üzerinde gelmesi; sürpriz bir şekilde faiz artışında 100 baz puan beklentisini potaya dahil etti. Ancak bu, kısa vadeli politika faizini yüzde 14'te tutmakta ısrar eden Türkiye için iyi bir haber değil.

20 Haziran 2022 Pazartesi

HİSSE SENEDİ, TAHVİL VEYA KAR GARANTİLİ KAĞITLARA YATIRIM YAPMAK DİNEN CAİZ Mİ? (UYGUN MU?)

Diyanet İşleri Başkanlığı fetvayı verdi:

"HİSSE SENEDİ CAİZ, TAHVİL DEĞİL"

Diyanet İşleri Başkanlığı beklenen açıklamayı yaptı. "Dinen yasaklanmayan meşguliyet alanındaki şirketin hissesinin alınmasında sakınca yoktur."

Cahit UYANIK 

"Bir yanda faize haram damgası vurup, yatırım kapısı arayan yaklaşık iki trilyon liralık birikim... Diğer yanda durgunluğun sancılarını çekip taze kan arayan borsa. İslami trilyonlar borsaya akarsa çok şey değişecek. Ama önce borsa kapısının fetva anahtarıyla açılması gerekecek"...

Geçen haftaki sayımızda ele aldığımız İslami çevrelerin borsaya bakışına ilişkin haberimiz böyle başlıyordu. İslami kesim borsaya ilgi duyuyordu ama oldukça belirgin kaygıları da taşıyordu. Bu kaygılar, hisse senedine yatırım yapmanın caiz olup olmadığından, borsada işlem gören firmaların İslami esaslara göre çalışıp çalışmadığına kadar uzanıyordu. 

İşte tam bu belirsizliklere ve tartışmalara Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mustafa Said Yazıcıoğlu açıklık getirdi. Yazıcıoğlu, Panorama'ya yaptığı açıklamada sermaye piyasalarında ve borsada işlem gören şirketlerin kağıtlarının satın alınmasının o şirkete ortaklık olarak ele alınması gerektiğine dikkat çekti. Yazıcıoğlu'na göre ancak bu ortaklığın ne durumda olursa olsun, sabit veya belli bir oranda kar alınması esasına dayanmaması gerekiyor. Çünkü böyle bir ortaklık ilişkisi İslami hükümler uyarınca "caiz değil".

5 Haziran 2022 Pazar

KAPAK HABERİ / TÜRKİYE'DE 'STRATEJİK PLANLAMA' BEKLENTİSİ YENİDEN CANLANIYOR: 22 YIL ÖNCESİNDEN BİR EKONOM DERGİSİ KAPAĞI...

8. PLAN: KRİTİK KAVŞAKTA BEKLİYOR

Cahit UYANIK - Orsoy GİRGİÇ

Plan, herkesin bildiği ve kullandığı bir sözcük. Planlama ise yine herkesin yaptığı veya yapmaya çalıştığı bir uğraş. Küçük bir çocuğa "Büyüyünce ne olacaksın?" diye sormak bile, onu planlı düşünmeye sevk edebilir. Ama planlama kavramını milyonlarca insanın yaşadığı, milyonlarca karar unsurunun bulunduğu, yüz binlerce üretim odağının çalıştığı bir ekonomiye uygulamaya çalıştığınızda işin rengi değişiveriyor. Ekonomik dengeleri etkileyen değişkenlerle, toplumun beklentilerini ortak noktada buluşturma çabası; ekonomik planlamanın ne kadar zor ancak aynı zamanda ne kadar vazgeçilmez olduğuna işaret ediyor. Türkiye, 1963 yılından bu yana planlı bir ekonomi. Bu süreçte planlamanın önemi zaman zaman arttı, zaman zaman azaldı. Ancak hiç bir zaman vazgeçilemedi. Çünkü dünyadaki ciddi devletlerin hepsi bu tür teşkilat veya oluşumlara sahip. Aksi taktirde geleceğe ilişkin tahminler, bir takım ön yargılar ve subjektif değerlendirmelere teslim edilebilir. 

(Tıklayınız) BİR 'PLAN' KAPAĞININ YAZILIŞ HİKAYESİ VEYA İKTİDAR DEĞİŞİRSE "4. PERSPEKTİF PLAN" İLAN EDİLİR Mİ?

Türkiye'de plancılığın tarihi Atatürk Dönemine kadar uzatılabiliyor. Ancak o dönemde hazırlanan planlar, daha çok devletin sanayi alanındaki yatırımlarının bir listesi ve programı niteliğindeymiş. Modern plancılığa geçiş ise "Her mahallede bir milyoner yaratma" sevdasına yönelik olarak dağıtılan bol keseden teşvikler ve krediler, plansız-programsız yatırımlar döneminin hemen ardından geliyor. Türkiye, hep söylenegelen ancak bir türlü rakamlara dökülemeyen ekonomik potansiyelini planlar sayesinde tanımaya başlıyor. Aradan geçen 39 yılda tüm çalışmalara rağmen Türkiye'nin kendi gücü ve ekonomik potansiyelini tanıyıp değerlendirebildiğini söylemek mümkün değil. İşte hazırlıklarına başlanan 8. Plan, Türkiye'ye bu fırsatı sunuyor. 

26 Mayıs 2022 Perşembe

İKTİDAR DEĞİŞİRSE EKONOMİDE REEL BİR PLAN DİSİPLİNİNE YENİDEN DÖNÜLÜR MÜ?

Cahit UYANIK

Bundan 22 yıl önce...

Ekonomi Muhabirleri Derneğimizin (EMD)

Yayın organı Ekonom'a...

Sevgili dostum Orsoy Girgiç'le (Kendisi ülkemizin en iyi planlama veya DPT muhabiridir bence...) beraber, meşakkatli bir çalışmayla bir kapak hazırlamıştık: 

"8. Plan: Kritik Kavşakta Bekliyor"


Kapağı 2001-2005 yıllarını kapsayacak 8. Plan hazırlıklarını kamuoyunun dikkatine getirmek için yazmıştık.

Biz ekonomi muhabirleri de ciddi ekonomik planlamacılar da...

8. Plan'ı...

bekleyen dağ gibi ekonomik meseleleri çözebilmek için bir yol haritası olarak görüyorduk.

16 Mayıs 2022 Pazartesi

MALİ KURAL NEDİR? BABACAN MALİ KURALI 12 YIL ÖNCE NASIL ANLATMIŞTI?

EKONOMİ YÖNETİMİ ARTIK YÜZDE 1 BÜTÇE AÇIĞI,

YÜZDE 5 EKONOMİK BÜYÜMEYE KİLİTLENECEK

 Cahit UYANIK

Türkiye, 2000'li yıllara girerken Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) yönlendirmesiyle ekonomi yönetiminde kullanılacak yeni bir kavram ve araç ile tanışmıştı: Faiz dışı fazla (FDF). Bu yeni araç, faiz harcamaları çıkarıldıktan sonra, devlet bütçesinin gelirlerinin, giderlerden belli bir oranda fazla olması esasına dayanıyordu. "FDF, yüzde 6.5 olarak belirlendi" şeklindeki ekonomi haberleri hala hafızalarda taze. Yani bütçede faiz harcamaları hariç tutulduktan sonra; gelirler, giderlerden milli gelirin yüzde 6.5'u kadarı fazla olacaktı. Böylece bütçede disiplin sağlanırken, milli gelirin büyüklüğüne yaklaşmış olan iç ve dış borç stoku ve hayli büyük bir miktara ulaşan borç geri ödemeleri garantiye alınmış olunuyordu. 

FDF aracı, aynı zamanda enflasyonun en önemli kaynaklarından birisi olarak gösterilen kamu harcamalarını da disipline etmeye yarıyordu. Türkiye, özellikle 2001 krizinden sonraki dönemde bu yüzde 6.5'luk oranını tutturmak için, her yıl IMF ile büyük pazarlıklar yaptı. Yeni vergiler koydu, var olan vergi oranlarını artırdı, büyük tasarruf paketleri açtı veya bütçedeki yatırım harcamalarına büyük tırpanlar attı. Sonuçta Türkiye'de borç stokunun milli gelire oranında önemli düşüşler yaşandı. Borç geri ödemeleri kolaylaştı. IMF'den kullanılan 45 milyar dolara yaklaşan borç, 8 milyar dolara kadar düşürülebildi.        

Türkiye, 2008 mayıs ayında IMF ile son stand by anlaşmasını bitirdi. 2010 yılının mart ayında ise IMF ile yeni bir stand by anlaşması imzalamayacağını duyurdu. Ancak Türkiye; IMF'nin 2007 yılında gelecekteki kamu mali disiplinini sağlamak için önerdiği 'mali kural' uygulamasına gideceğini ve bu konuda çok kararlı olduğunu da açıkladı. Hatta 2011 bütçesinin mali kural formülüne göre hazırlanacağını duyurdu. Peki neydi bu mali kural? Kamunun harcamalarının orta ve uzun vadede belli bir disiplin içinde tutulması ve ekonomik konjonktüre göre ayarlanmasını içeren uygulamaya 'mali kural' deniliyor. Hazine Müsteşarlığı, Türkiye için belirlenen mali kural ile 6 amaca ulaşılmaya çalışıldığını belirtiyor. Bunları şöyle sıralamak mümkün:

18 Şubat 2022 Cuma

NEBATİ'NİN LONDRA'YA SELAMI BELLİ OLDU

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati geçen hafta cuma günü Habertürk'e çıktı, soruları cevapladı.

Sözlerinin bir yerinde "Londra'ya bir selamımız olacak" dedi. Garip geldi bana doğrusu...

Ertesi gün basın açıklaması yaptı; yastık altı altınları ekonomiye kazandırma planını açıkladı.

Çok dikkatli izledim ama Londra'ya selam göremedim ben...

Bu selam ne ola ki? diye düşünüp dururken...

15 Şubat 2022 Salı

ÜLKEMİZDE DOLARI BİR YATIRIM ARACI OLMAKTAN ÇIKARMALIYIZ

Enflasyonun yüzde 30 olduğu ülkede

Dolar paraşütsüz düşerse

İthalat ucuzlar.

İki kere iki dört...

Çok gecmez 6 aya kadar

-1 milyoncu mağazaları vardı 2000'li yılların başında-

5 TL'ci mağazaları 

Pıtırak gibi memlekete yayılır.

Sonuç: Üretimsizlik ve işsizlik...

30 Ocak 2022 Pazar

'SİYAH KUĞU' NEDİR? KİTAPLARA GEÇECEK BİR 'SİYAH KUĞU' ÖRNEĞİ: 2019-nCoV VEYA COVID-19 PANDEMİSİ

İktisadi analizciler hemen her yıl "Kara Kuğu" tahmini yaparlar. Hiç biri de tutmaz. Çünkü tahmini yapılabilen şey, bence kara kuğu değil; "Gri Kuğu"dur. Peki öyleyse tüm yönleriyle kara kuğu olan bir şey nedir derseniz, işte size cevabım: 2019-nCoV. Yani 2019-yeniKoronaVirüsü.

Öyleyse nedir bu Kara veya Siyah Kuğu?

Siyah kuğu teorisi günümüzde finansal piyasalarda sürpriz, önemli etki yaratan ve rasyonel analizle açıklanamayan olayları tanımlamak için kullanılıyor. Finans dünyasında yaşanan bu tahmin edilemeyen olayların geri dönülüp bakıldığında yatırım performanslarında çok etkili olduğu anlaşılmakta.

7 Ocak 2022 Cuma

ARAMIZDAN AYRILAN PROF. DR. SENCER İMER'LE BİR ANI

Cahit UYANIK

1990'ların başında...

KİT'ler ekonomide henüz önemli bir güç iken...

Türkiye Demir Çelik İşletmeleri (TDÇİ) Genel Müdürlüğü görevini yürütüyordu

TDÇİ bünyesinde Kardemir, Erdemir, Asil Çelik  bulunuyordu mesela...

Ekonomik Panorama dergisinde çalışıyordum ben de...

Bu kritik sektörle ilgili plan ve projelerini haberleştirmek için...

Röportajını yayınlamak için...

Randevu isteyip duruyordum; bir türlü kabul etmiyordu.

Telefonuma dahi çıkmıyordu.

Ben de ona kızıp vazgeçtim.