26 Eylül 2019 Perşembe

JAPON UZMAN NAKAHAMA, BCM SAYESİNDE ŞİRKETLERİN BÜYÜK DEPREMLER SONRASI ÜRETİMLERİNİ NASIL SÜRDÜRECEĞİNİ ANLATTI



Uluslararası Eğitim ve Güçbirliği
Derneği (AICAT)
 Başkanı Yoshikazu Nakahama
Japonya’nın Önde Gelen Depreme Hazırlık Uzmanı
Nakahama, TOBB ETÜ’de Konferans Verdi

Japonya’nın önde gelen afet önleme ve depreme hazırlık uzmanlarından Uluslararası Eğitim ve Güçbirliği Derneği (AICAT) Başkanı Yoshikazu Nakahama, TOBB ETÜ’de “İş Sürdürülebilirlik Yönetimi (BCM: Business Continuity Management)” yaklaşımının temel ilkeleri ve bu konudaki son gelişmeler hakkında bir konferans verdi.

‘İş sürdürülebilirlik yönetimi’ kavramının Japonya’da 1995 yılındaki Büyük Kobe Depreminde yaşananlar sonrası ortaya atıldığını belirten Nakahama, BCM’nin firmaların depremden sonraki süreçte yapacağı şeyleri içerdiğini söyledi. Firmaların deprem sonrası mal veya hizmet üretimini sürdürmeleri ve depremzedelere nasıl yardım edeceğinin BCM sayesinde planlandığını ve tatbikatlarla pratiğinin sağlandığını ifade eden Nakahama, “BCM sayesinde şu sorular cevaplanıyor: Büyük bir deprem bir firmaya nasıl zarar verebilir? Bu zararı nasıl tespit etmeliyiz? Ortaya çıkan sorunları belirleyip aşılması için neler yapmalıyız? Yeniden yapılanma için gerçekçi süreler nelerdir?” diye konuştu.  


Planı olan firma depremden dört
dakika sonra uygulamaya başladı

BCM planı olması sebebiyle Japon IBM firmasının 2011’deki büyük depremden 4 dakika sonra ilk adımı atabildiğini ifade eden Nakahama “Hemen Afet Yönetim Merkezi kuruldu. Çalışanlarının sağlık ve güvenlik teyitlerini yaptılar. Çünkü insan kaynakları bir firmanın en önemli gücüdür. Ertesi sabah yardım grubu afet bölgesine hareket etmişti. 1 haftada 320 müşterilerinden sunucularının yeniden düzenlenmesi isteği gelmişti ve 13 gün içinde tüm talepler yerine getirilmişti” şeklinde konuştu. Nakahama, BCM sayesinde normal zamanlarda rakip olan firmaların afet zamanlarında yardımlaştıklarını ve afet bittiğinde firmalar arasında daha insani bir ortam oluştuğunu aktardı. Nakahama, BCM’nin Japonya’da zorunlu olmadığını ancak hükümet tarafından desteklendiğini ve isteyen firmalara rehberlik hizmeti verildiğini söyledi.

Nakahama, nükleer santrallerin depremde zarar görerek çevreye zarar vermesi ve Türkiye’nin ne yapabileceği ilgili bir soru üzerine “Bu tartışma Japonya’da da sürüyor. 2011’den sonra Japonya’da bütün nükleer santraller durduruldu. İncelemeye alındı. Bunlardan sadece bir tanesine henüz üretim yapabileceği yönünde rapor verildi. Ama bu santralin çalışmaya başlayıp başlamayacağını bölge halkının yapacağı oylama belirleyecek. Japonya, bir şekilde enerji sorununu çözmeli ama güneş açısından şanslı değiliz. Türkiye ise iyi güneş alıyor. Bu nedenle yenilenebilir enerji kaynaklarını daha fazla kullanabilir ve bu alana daha çok yatırım yapabilir” diye konuştu.     

Nakahama kimdir?

Daikin Industries Co. Ltd.’de uzun yıllar çalışan Nakahama, aynı zamanda Goyukai Araştırma Merkezinde araştırmacıdır. 1995 yılındaki Büyük Kobe Depremini yaşadıktan sonra  sivil toplum kuruluşlarında afet önleme konusunda araştırma ve bilinçlendirme faaliyetlerinde bulunan Nakahama, konferans ve seminerler vermeye başlamıştır.

12 Kasım 1999’daki Düzce Depreminde İstanbul’da bir konferansta konuşmak üzere bulunan Nakahama, bu afetin ardından araştırmacı-çevirmen İnan ÖNER’le birlikte “Ruhun Gıdası” projesini geliştirdi. Bu kapsamda seminer ve konferanslar veren, sergi ve konserler düzenleyen Nakahama, 52 Japon sanatçının 73 eserini Kocaeli Üniversitesine bağışlamasına aracılık etmiştir. Bu koleksiyon halen Kocaeli Üniversitesi Prof. Dr. Baki Komşuoğlu Müzesinde korunup sergilenmektedir. Nakahama, Türkiye’de afet önleme ve depreme hazırlık konularında düzenlenen çok sayıda toplantıya katılıp deneyimlerini ve tavsiyelerini paylaşmıştır.
(Bu haber 28 Kasım 2014 tarihli konferanstan sonra kaleme alınıp webde yayınlanmıştır.)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder