Dış politika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dış politika etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Haziran 2016 Çarşamba

TÜRKİYE, BM 1. DÜNYA İNSANİ ZİRVESİ’NE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK

 Cahit UYANIK


Dünyaca ünlü borsa spekülatörü George Soros, 2003 yılında kendisinden Türkiye ile Arjantin’i karşılaştırmasını isteyenlere “Türkiye’nin Arjantin’den tek farkı stratejik pozisyonudur. Bu stratejik pozisyonuna bağlı olarak, Türkiye’nin en iyi ihraç ürünü de ordusudur” değerlendirmesini yapmıştı. Soros bu tarihi cevabı, 2000’li yılların hemen başında eşzamanlı olarak ekonomik krize giren iki ülkenin geleceğine yönelik düşüncelerini açıklamak için vermişti. Soros’a aynı soru bugün sorulsa, Türkiye’nin en iyi ihraç ürünleri listesine belki, “Büyük kitleler halindeki düzensiz göçmenlere nasıl insani hizmet verileceğini bilmesini” de ekleyebilir.

Gerçekten Türkiye, son 5 yılda yüzde 90’ını Suriyelilerin oluşturduğu 3 milyonu aşkın düzensiz göçmeni misafir etme becerisini ortaya koydu. Kurduğu kamplarda verdiği hizmetlerle, buraları ziyaret eden yabancı politikacı ve sanatçıların takdirini topladı. Böylece Türkiye, yeteri kadar harcama yapılıp iyi bir organizasyon kurularak; evlerinden, ülkelerinden ayrılmak zorunda kalmış olanların insanca yaşatılabileceğini gösterdi.

9 Mayıs 2016 Pazartesi

BM DÜNYA İNSANİ ZİRVESİ, SIĞINMACI SORUNUNDAKİ SAMİMİYETİ SINAYACAK


Cahit UYANIK


Yıl 1402… Moğol Hükümdarı Timurun önünden kaçan Azerbaycan hükümdarı Karakoyunlu Kara Yusuf ve Irak hükümdarı Ahmed Celayir, Osmanlı padişahı Yıldırım Sultan Bayezid’e sığındı. Timur, mektup yazarak Bayezid’den bu iki hükümdarı  iade etmesini istedi. Osmanlı’nın kökünü oluşturan Oğuz Töresi, kendisine sığınanların kesinlikle iade edilmemesini hüküm altına almıştır. Bayezid de bu töreye uydu ve kendisine sığınanları Timur’a vermedi. Bayezid, bu kararı ile 15’inci Yüzyıl’ın dünyadaki en büyük ordusuyla savaşmayı göze aldı. Bayezid, Ankara yakınlarındaki savaşı kaybetti ve Osmanlı devleti yıkılmanın eşiğine geldi. Yaklaşık 12 yıl süren “Fetret Devri” yaşandı ve Osmanlı Devleti yok olmanın eşiğinden döndü.

Yıl 2011-2016… Türkiye Cumhuriyeti, Suriye’deki iç savaştan kaçarak kendisine sığınan yaklaşık 3 milyon kişiye kucak açtı. Halen 3,1 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı iş aramasına rağmen, Suriyeli sığınmacılar için yaklaşık 10 milyar dolar harcadı. Harcanan para, kamplarda kalan yaklaşık 300 bin Suriyeli içindi. Kampta kalmayan Suriyeliler ise başta Gaziantep, Kilis, Adana, Mersin, İzmir, İstanbul, Ankara olmak üzere ülkenin neredeyse tüm şehirlerine yayılarak yaşamaya başladı. Türkiye, Suriyelilere yaşamlarını sürdürmeleri için barınma, iş, sağlık ve sosyal yardım imkanı sağladı.

31 Ocak 2016 Pazar

ORTA DOĞU’DA MİKRO DÜNYA SAVAŞI VAR

Cahit UYANIK

Daha yazının başında yaşananların ismini koyalım: Orta Doğu’da petrol ve doğal gaz temelli bir ‘Mikro Dünya Savaşı’ var. ‘Mikro dünya savaşı’ ile bu bölgedeki etnik yapılar, mezhepler ve çeşitli örgütlenmeler üzerinden sürüp giden global ölçekte bir silahlı mücadeleden bahsediyoruz. Peki bu ‘mikro dünya savaşı’ neden yapılıyor? En akla yatkın sebep bu bölgenin, dünyanın en önemli  petrol  ve doğal gaz rezervlerine sahip olması…

Orta Doğu dünya petrol üretiminin ortalama yüzde 40’nı karşılıyor ve dünya petrol rezervlerinin yüzde 48,5’ine sahip.  Sadece Suudi Arabistan, dünya petrol rezervlerinin 1/4’üne sahip ve bu rakam ABD’nin petrol rezervlerinin 10 katı büyüklüğünde.  Orta Doğu’daki kanıtlanmış doğal gaz rezervleri ise dünyanın yüzde 43’üne karşılık geliyor. Buna karşılık dünya ekonomisine yön veren büyük devletler  ‘enerji fakiri’ sayılabilecek durumdalar. ABD, Japonya, Çin, Almanya, Fransa, Türkiye ve diğerleri… Enerjilerinin çoğunu bu bölgeden temin ediyorlar. 

29 Ağustos 2015 Cumartesi

YÖNETENLERİ YÖNETİYORLAR: ULUSLARARASI DANIŞMANLIK FİRMALARI





Cahit UYANIK

Uluslararası danışmanlık firmaları ve yatırım bankalarının Türkiye'deki etkileri üzerine bir yazı yazmak üzere kolları sıvadığımda, doğrusu konunun bu kadar geniş ve karmaşık boyutları olacağını hiç aklıma getirmemiştim. Beni böyle bir yazı hazırlamaya iten en önemli etken, danışman firma ve bankalar hakkında kapalı kapılar ardında anlatılan, ancak bir türlü kamuoyunda dillendirilmeyen ve kaleme alınmayan şeyleri gün ışığına çıkarmaktı. Anlatılan olumsuzlukların genel çerçevesi, danışman firma ve bankaların yerel koşullar hakkındaki derin bilgisizliklerine rağmen, Türkiye'nin kaderinde söz sahibi oldukları yönündeydi.

4 Haziran 2015 Perşembe

G-20, “GAZİANTEP-20” OLAMAZ MIYDI?

Gaziantep, üretim ile pazarlama süreçlerindeki bu başarısını ve becerisini, artık “Gaziantep-20” ruhundaki uluslararası çaptaki önemli toplantılara ev sahipliği yaparak gösterebilmeli... 

Cahit UYANIK

Türkiye, 2015 yılının G-20 dönem başkanı. Yıl boyunca Türkiye’nin değişik kentlerinde G-20 ile ilgili değişik konuları içeren toplantılar yapılacak. Bunların bazıları düzenlenmeye başlandı bile… Toplantılar İstanbul, İzmir ve Ankara’da yoğunlaşıyor. G-20’nin zirve toplantısı ise Kasım ayı içinde Antalya’da gerçekleştirilecek.

“Bunun Gaziantep olarak bizimle ne ilgisi var?” diyebilirsiniz. G-20’nin resmi açık adı Group of 20… Bir an durup düşünelim: Gaziantep, baş harfin aynı olmasının da desteğini yanına alarak, G-20’nin toplantılar dizisinin birine “Gaziantep-20” adıyla ev sahipliği yapamaz mıydı? 

3 Mayıs 2015 Pazar

KIBRIS'A "BİLİNÇSİZ GÖÇ" ÖNLENMELİ - ANNAN PLANI REFERANDUMUNUN ARDINDAN...

Cahit UYANIK

Girne'de 20 Temmuz 1974'te Kıbrıs'a çıkarma yapılan sahile kumarhaneler arasından kıvrıla kıvrıla gidiliyor. Kuzey Kıbrıs'a uygulanan tecritin en açık delili olan kumarhaneler, parıltılı dünyaları altında sönmeye yüz tutmuş hayatlarla beslenerek bir ülkenin ayakta durmasına yardımcı oluyor. Çıkarma Plajına vardığınızda sizi çarşaf gibi bir deniz karşılıyor. Şimdilerde Çıkarma Müzesine dönüştürülen ve eskiden Makarios'un doktoruna ait olduğu söylenen yazlığın bahçesinden Akdeniz'in serin suları öyle mavi görünüyor ki... Sanki 30 yıl önce oralarda yüzlerce şehit bırakılmamış gibi.

(Tıklayınız) KIBRIS'TA EKONOMİK MÜZAKERELERE DİKKAT

11 Ocak 2015 Pazar

GÜL'DEN SADDAM'A MESAJ: ÜLKENİ JAPONYA YAPMAK ELİNDE






Cahit UYANIK 

Başbakan Abdullah Gül'ün Irak Lideri Saddam Hüseyin'e değişik zamanlarda ve şekillerde gönderdiği mesajların ayrıntıları kamuoyuna sızmaya devam ediyor.  Gül'ün Saddam'a gönderdiği mesajlardan en önemlisi, Irak Birinci Başkan Yardımcısı Taha Yasin Ramazan'la Ankara'daki görüşmesinde dile getirildi. Gül'ün Saddam'a "Ülken ve halkın yıllardır savaşıyor. İnsanlar çok yorgun ve yıpranmış. Birleşmiş Milletler kararına uyun. Silah denetçileriyle işbirliği yapın. Irak'ı bir Japonya, bir Almanya gibi refah ülkesine dönüştürmek veya savaşmak senin elinde" mesajını gönderdi. 

10 Ocak 2015 Cumartesi

KIBRIS'TA EKONOMİK MÜZAKERELERE DİKKAT

Cahit UYANIK

Kıbrıs'ta ilk aşama bitti. Bu hafta sonuna doğru iki kesim arasındaki pazarlıklar başlayacak ve yaklaşık 1 ay sürecek. Bu süreçte iki toplumun Annan Planı çerçevesinde bir arada nasıl yaşayacağının ayrıntıları ortaya konulacak. Bu amaçla oluşturulacak komitelerden birisinin de ekonomiyle ilgili görev yapacağı belirtiliyor. Kıbrıs'ta ortaya konulan çözümün zamana karşı dayanıklılığını belirleyecek en önemli unsurlardan birisi ekonomi. Çünkü ekonomik ilişkiler iki toplum arasındaki çatışmaları törpüleyip, gelecek nesillerin birbirine daha güvenle bakmasını sağlayabilir.

(Tıklayınız) KIBRIS'A "BİLİNÇSİZ GÖÇ" ÖNLENMELİ - ANNAN PLANI REFERANDUMUNUN ARDINDAN...

8 Ocak 2015 Perşembe

DÜNYANIN YENİ GÜÇ ODAĞI G-20’LER; G-8’LERİN ESAMESİ OKUNMUYOR

Cahit UYANIK
 
İnsanın “Hey gidi günler” diyesi geliyor. Bir zamanlar dünyanın patronu olan G-8 ülkelerinin toplantı yapıp yapmayacağını, en son ne zaman bir araya geldiklerini kimse merak etmezken, dünyanın yeni patronlarını oluşturan G-20 ülkelerinin toplantıları adım adım izleniyor. G-20’den çıkacak veya çıkmayacak kararların dünya siyaseti, finansal piyasalar, yabancı sermaye akımları, ekonomik korumacılık eğilimleri ile ilgisi kurulmaya çalışılıyor. G-20 içindeki ülkelerin konumları, pozisyonları inceden inceye değerlendiriliyor. Ve ne mutlu bize ki Türkiye de G-20 üyesi.

27 Aralık 2014 Cumartesi

BAKIN ŞİMDİ NE OLDU?

Cahit UYANIK


Sanki ağızlarından köpük saça saça "Biz de oraya gidelim" diyenler onlar değildi. Meclis'te milletvekillerini kulislerde sıkıştırıp işgalin ne kadar güzel bir şey olduğu konusunda ikna etmeye çabalayanlar sanırsınız ki uzaydan gelmişti. Irak haritasını önlerine çekip Türk askerine gidecek yer araya araya ölenler onlar değil, başkasıydı. Askerden daha asker analizler yapanları mı ararsın, işgal acısı yaşamış bir milletin çocukları olmamıza rağmen bu haksız ve insafsız istilayı tarihi, toplumsal ve uluslararası politikanın realiteleri ile açıklamaya soyunanlara mı bakarsın.. Bir Laz fıkrasından çıkarılan kısadan hisse kadar aklını kullanamayanlar -belki özel sektörde belki kamuda- koskoca kurumların ve kuruluşların başında üst perdeden atıp tutuyordu: "Iraklılar'a özgürlük getirelim abi... Amerikalılar'a yardım edelim, ihaleleri alıp paraları cebe atalım". Oysa neymiş o Laz fıkrası? Temel hep hastaymış. Aksırıp tıksırıyormuş. Arkadaşları bir türlü ona inanmıyormuş. "Geçer geçer" diyorlarmış. Temel bir gün hastalıktan dünya değiştirmiş. Ama Temel bu... İntikamını mutlaka alacak. Mezar taşına aynen şöyle yazdırmış: Hastayum, hastayum dedim, inanmadınız. Pakın şimdi ne oldi?

16 Aralık 2014 Salı

TÜRKİYE, 2015 YILINDA ÜSTLENECEĞİ G-20 DÖNEM BAŞKANLIĞINA HAZIRLANIYOR

Cahit UYANIK

Türkiye, önümüzdeki yıl dünyanın en önemli üretici ülkelerini bünyesinde toplayan, dünya nüfusunun büyük bölümünün yaşadığı G-20’nin (Group of 20)  dönem başkanlığını üstlenmeye hazırlanıyor. Küresel ekonomik ve finansal sistem açısından büyük önem taşıyan G-20 ülkeleri, dünya ekonomisinin yaklaşık  yüzde 90’ını; dünya ticaretinin yüzde 80’ini ve dünya nüfusunun üçte ikisini temsil ediyorlar. G-20, 1999 yılında kurulmuş ve dünyada ekonomik krizin patlak vermesinden sonra, 2008 yılından itibaren küresel ekonominin koordinasyon ve işbirliğinde büyük umutlar bağlanmış bir organizasyon.