22 Aralık 2017 Cuma

2003'TEN KALMA CEVAPLAR: TÜRKİYE'DE İŞSİZLİK YAPISAL BİR SORUNA DÖNÜŞÜYOR, ÇÖZÜMÜ GİDEREK ZORLAŞACAK



Cahit UYANIK-Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Başkanı 

TÜRK-İŞ Dergisi: Son dönemde ekonomik göstergelerde görülen olumlu değişimler ve ekonominin iyiye gittiği varsayımı üzerine düşünceleriniz nelerdir?

Cevap: Bir ekonomi politikasının gidişatı, genelde 2 göstergeye bakılarak değerlendirilebilir. Bunlar fiyat istikrarı ve istihdam düzeyindeki değişimdir. Bu iki gösterge, sokaktaki adamdan en üst düzeydeki şirket yöneticisine kadar herkesin kararlarını ve içinde yaşadığı ekonomik ortama ilişkin düşüncelerini şekillendirir. Çünkü insanlar ekonomiden, bir iş sahibi olmak ve kazandıkları gelirin istikrarlı olmasını beklerler. Bu çerçeveden bakıldığında, Türkiye ekonomisinin gidişatı "Sana bir iyi, bir de kötü haberim var" diye başlayan doktorlu fıkraları hatırlatmaktadır. Enflasyondaki düşüş trendi ve gelecekte enflasyonda ciddi bir artış yaşanmayacağına ilişkin beklentiler tablonun aydınlık tarafını oluşturmaktadır. Fiyat artışlarının dizginlenmiş olması, halkın fiyat etiketi takibinden kurtulup satın alacağı mal ve ürünleri kalitesine göre sınıflandırması sonucunu doğuracaktır. Yine benzer şekilde TL'nin güç kazanması, hepimizin şikayetçi olduğu dolarizasyona (tüm ekonomik değerlerin döviz cinsinden belirlenmesi) son verecektir. Türkiye'nin 2004'te yüzde 12, 2005'te ise muhtemelen yüzde 7 düzeyinde bir enflasyonu hedefliyor olması, emeğin fiyatı olan ücret konusunda da bazı yeni açılımları beraberinde getirecektir. Eskiden sırf enflasyon farkının telafi edilmesi üzerine gelişen ücret pazarlıkları, artık refah payı ve sosyal yardımlar üzerine yoğunlaşacaktır.


Ekonomik tablonun pek de parlak olmayan tarafında ise istihdamın bir türlü artmaması gelmektedir. Türkiye çalışma çağına giren genç nüfusun yanı sıra kriz sırasında işini kaybedenler nedeniyle ciddi bir işsizlik problemi ile karşı karşıyadır. Türkiye'de işsizlik probleminin çözümü, faizlerin düşerek daha fazla yatırım yapılması denkleminin dışında çözülebilecek hale gelmiştir. Bu denklemin çalışabilir hale gelmesi için devletin piyasalardan daha az kaynak talep eder hale gelmesi ön koşuldur. Bunun yanı sıra istihdam üzerindeki yüklerin kaldırılarak yeni iş alanları açılmasına "reel bir teşvik" sağlanmalıdır.

TÜRK-İŞ Dergisi: Yaşanan ekonomik durumu ve önümüzdeki dönemde beklenen ekonomik gelişmeleri emekçiler açısından değerlendirir misiniz? Önümüzdeki dönemde çalışanlar, dar ve sabit gelirliler açısından nasıl bir Türkiye bekliyorsunuz?

Cevap: Türkiye'de en iyimser hesaplamalar, yılda 600-800 bin kişi arasındaki bir büyüklüğe yeni iş imkanı yaratmak gerektiğini ortaya koymuştur. Bu rakama, sayıları resmen 3 milyonu geçen işsizler dahil değildir. Öyleyse önümüzdeki dönemde iş alanları yaratabilmek ve bulabilmek herkes için daha da hayati bir sorun haline gelecektir. Ayrıca 2001 yılında içine düştüğümüz ve henüz tam olarak çıkamadığımız ekonomik kriz, Türkiye'de işsizlik konseptini de değiştirmiştir. Eskiden Türkiye'de işsizlik kalifiye olmayanlar için mevsimsel bir problem iken, şimdi 'beyaz yakalı' dediğimiz kalifiye işgücü için de çok ciddi bir soruna dönüşmüştür. Ayrıca kriz sonrasında personel azaltımına giden işyerleri, mevcut personelini fazla mesaiye bırakarak veya verimliliğini arttırıcı küçük yatırımlar yaparak aynı üretim düzeyine ulaşabilmektedir. Bütün bunlar Türkiye'de işsizliğin yapısal bir problem haline gelmeye başladığının ve çözümünün daha da zorlaşacağının işaretleridir. İşsizlik en fazla dar ve sabit gelirlileri vurur ve geleceklerini tehlikeye sokar. Bu sorun, toplumsal huzursuzluklara da zemin hazırlar. İşsizlik, toplumsal bir sorun ise çözümü de toplumsal bir dayanışmayı gerektirir. Bu noktada işsizlikle mücadele için devlet, işçiler, işverenler, sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler el ele  vererek bir eylem planı geliştirmelidir.

(Bu yazılı röportaj, Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonunun (TÜRK-İŞ) yayın organı TÜRK-İŞ Dergisinin Eylül-Ekim 2003 tarihli 357'inci sayısındaki "Soruşturma" başlıklı bölümde yayınlanmıştır.) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder