Cahit UYANIK
Bütün Türkiye geçtiğimiz günlerde
elektrik dağıtımı konusundaki özelleştirme ihalelerine kilitlendi. Her birine
8-10 yatırımcının girdiği açık artırma ihalelerinde 3 bölge için 6 milyar
dolara yakın bir fiyat oluştu. Sadece İstanbul-Avrupa Yakası için 3 milyar
dolarlık fiyat teklif edildi. Bu ihaleler, satış ihalesi değildi. Sadece
firmalara 2037 yılına kadar bu bölgelerin işletme hakkı devirleri için ihaleler
yapıldı. Türkiye'de hayli uzun bir geçmişe sahip olan elektrik sektörü
özelleştirmeleri, bu tip tesislerin 'varlık satışı' yöntemi ile tamamen özel
sektöre devrine izin vermiyor. Danıştay'ın bu konuda aldığı oldukça ayrıntılı
kararlar bulunuyor. Bu nedenle ihaleler işletme hakkı devri yöntemi ile
yapılıyor. Önümüzdeki kış aylarında da 3 bölgede daha yapılacak ihaleler ile
Türkiye'de elektrik dağıtım işi tamamen özel sektöre verilmiş olacak. Peki bu
ihalelerde oluşan yüksek fiyatların sebebi neydi? Bunun belki de en önemli
açıklaması şu: 'Sektörün gelecekte, yatırılan paradan daha çok kar sağlama
potansiyeline sahip olması'. Bu değerlendirmenin doğru olup olmadığını ise
hepimize zaman gösterecek.
Bu yazıda size Özelleştirme İdaresi
Başkanlığı (ÖİB) tarafından hazırlanan "Türkiye Elektrik Dağıtım Sektörü
Özelleştirmesi" başlıklı tanıtım dokümanından bahsetmek istiyorum. Bu
doküman, elektrik dağıtım özelleştirmesi konusundaki -başta oluşan yüksek
fiyatlar olmak üzere- birçok soruya cevap verebilecek nitelik taşıyor. Bu
dokümandaki bilgilere göre 2009 yılı sonunda (yıl içinde özel sektöre
devredilen veya özelleştirme programından çıkarılan şirketler hariç) yaklaşık
23 milyon müşterisi, toplam 107 milyar kWh net elektrik satışı ve elektrik
dağıtımında ülke genelinde yüzde 68’lik pazar payı ile TEDAŞ ve sahibi olduğu
dağıtım şirketleri, Türkiye’nin en büyük organizasyonlarından birini
oluşturuyor. Dağıtım bölgelerinin özelleştirilmesinde işletme hakkı devrine
(İHD) dayalı hisse satış modeli uygulanacağı belirtilen dokümanda,
yatırımcının, özelleştirilen dağıtım şirketinin bulunduğu bölgedeki elektrik
dağıtım lisansına sahip tek şirket olacağı ancak, yatırımcının işletme hakkını
devraldığı dağıtım tesisleri ve bu tesislerin işletilmesinde varlığı zorunlu
unsurların mülkiyetinin TEDAŞ uhdesinde kalmaya devam edeceği anlatılıyor.
Yatırımcının dağıtım şirketinin hisselerinin sahibi olarak, TEDAŞ ile
imzalanmış olan işletme hakkı devir sözleşmesi çerçevesinde dağıtım
varlıklarının işletme hakkını elde edeceği anlatılıyor.
Türkiye elektrik piyasasının, üretim ve
dağıtımı içeren, kapsamlı bir düzenleme ve yeniden yapılandırma sürecinden
geçtiği anlatılan dokümanda, planlanan yapısal gereksinimlere cevap vermesi
amacıyla yeni bir elektrik fiyatı tarife metodolojisi geliştirildiği
bildiriliyor. Elektrik piyasasında hedeflenen liberal yapının temel amacının
sistemin verimliliğini artırarak tarifelerin düşürülmesini sağlamak olduğu
kaydedilen dokümanda, tarifelerin maliyet tabanlı olarak, kayıp/kaçağa ve
işletme verimliliğine ilişkin önceden tespit edilmiş ve iyileştirme öngören
hedefler çerçevesinde belirlendiği ifade ediliyor. 2006-2010 yılları arasındaki
5 yıllık ilk uygulama döneminin (veya geçiş dönemi), 2010 yılından sonra
uygulanmaya başlayacak olan tamamen maliyete dayalı tarife yapısına geçiş
süreci olarak belirlendiği anlatılan dokümanda, "Geçiş dönemi 09.07.2008
tarihli 5784 sayılı kanun ile 2012’ye uzatılmıştır. Dolayısıyla fiyat eşitleme
mekanizmasının süresi 2012’ye kadar uzamış, enerji satış anlaşmalarının 2012’ye
kadar uzatılması için de girişimler başlatılmıştır" denilerek, 2 yıl sonra
bu sektörde önemli değişikliklerin yaşanabileceği anlatılmış oluyor.
Dokümanda Türkiye elektrik sektörüne ilişkin
ayrıntılı değerlendirmelere de yer veriliyor. Elektrik sektörünün Türkiye
ekonomisinin büyük ve hızlı gelişim gösteren sektörleri arasında yer aldığı,
geçmiş dönemlerde sürekli artış gösteren elektrik talebinin sektörün Türkiye
ekonomisinden aldığı payın önemli ölçüde artmasını sağladığı vurgulanıyor ve şu
görüş dile getiriliyor:
"Elektrik tüketimindeki büyüme hızı,
Türkiye’deki diğer önemli sanayi dallarına ve ülke ekonomisindeki genel
büyümeye oranla oldukça yüksek bir seviyede seyretmektedir. 2008 yılında
Türkiye’deki toplam elektrik tüketimi brüt 198 milyar kWh ve net 190 milyar kWh
(dağıtım/iletim kayıpları ve iç tüketim hariç) olarak gerçekleşmiştir. Sanayi
müşterileri, tüketimin yaklaşık yarısını gerçekleştirirken, mesken tüketicileri
yüzde 24’lük pay ile abone grupları arasında ikinci sıradadır. Üçüncü sırada
yer alan ticari müşteriler abone grubunun toplam tüketimdeki payı ise (kamu
kuruluşları hariç) yüzde 15 olarak gerçekleşmiştir. 2008 yılı itibariyle 27.5
milyar kWh seviyesinde olan sistem kayıp ve kaçakları uluslararası standartlara
oranla oldukça yüksek bir seviyede bulunmaktadır. Bu nedenle elektrik
sektöründe gerçekleştirilmekte olan reformların ana hedeflerinden biri kayıp ve
kaçağın OECD ülkeleri seviyesine indirilmesi olarak belirlenmiştir."
Türkiye’de elektrik tüketimi büyümesinin
ekonomik büyümeye oranla daha istikrarlı bir yapı gösterdiği anlatılan
dokümanda, 1990’lı yılların sonu ve 2000’li yılların başından bugüne Türkiye’de
elektrik tüketiminin son derece yüksek bir hızda arttığına dikkat çekiliyor ve
"Buna göre 1999 ile 2008 arasında, GSYİH ortalama yüzde 4 büyürken,
elektrik tüketimi ortalama yüzde 6,4’lük bir büyüme göstermiştir"
deniliyor. Dokümanda hızlı talep artışına rağmen Türkiye’de mevcut 2 bin 217
kWh olan ortalama kişi başına brüt tüketim miktarının ortalama kişi başı
tüketimin 6 bin 602 kWh olduğu AB ülkelerine oranla oldukça düşük bir seviyede
bulunduğuna vurgu yapılıyor. Brüt talepte büyüme öngören Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanlığı (ETKB) projeksiyonlarına göre, kişi başı tüketimin 2020
yılına kadar 5 bin 700 kWh’e ulaşmasının beklendiği belirtilen dokümanda
"1980’li yılların başından bugüne Türkiye’de elektrik tüketimi son derece
yüksek bir hızda artmaktadır. Son 25 yıldaki tüketim artışına göre, 1980’li
yıllar boyunca tüketim artış hızı tüm abone grupları için yaklaşık yüzde 7,6
civarında gerçekleşmiştir. Ancak 1990’lardan itibaren, mesken ve ticari
müşterilerin tüketim artışı sanayi müşterileri tüketim artışını önemli ölçüde
geride bırakmıştır. Buna rağmen sanayi abone grubu tüketimi günümüzde halen
toplam tüketimin yaklaşık yarısını oluşturmaktadır. Yüksek talep artışı
beklentisinin ardında yatan temel faktörlerin, ekonomide beklenen genel büyüme,
nüfus artışı, günlük hayatta elektrik kullanımının artması ve sanayi üretiminde
genişlemedir. Kamuya ait iletim şirketi TEİAŞ’ın üretim ve yurt içi toplam
tüketim artış tahminlerine göre 2009 yılına kadar elektrik üretiminde arz
fazlası olacağı öngörülmektedir. Bu tarihten sonra ihtiyaç duyulan kapasite artışı
yatırımlarının öncelikle özel sektör tarafından karşılanması
hedeflenmiştir" değerlendirmesi yapılıyor.
Dokümana göre dağıtım özelleştirmesinin
öncelikli amaçlarından biri de dağıtım sistem ve şebekesi üzerinde
gerçekleştirilmesi gereken yatırımların özel sektör tarafından karşılanması ve
bu sayede devlet bütçesi üzerindeki yükün azaltılması. Elektrik dağıtımında
sürekliliğin ve yüksek hizmet kalitesinin sağlanması açısından yatırımlar büyük
önem taşıyor. 2006-2010 yılları boyunca 20 dağıtım bölgesinin her birinde
gerekli olan yıllık genişleme, yenileme ve iyileştirme yatırım harcamaları
tarife metodolojisinin hazırlanması esnasında belirlenmişti. Buna göre 20
dağıtım bölgesinde toplam 2 milyar 750 milyon TL yatırım yükümlülüğü geçiş
dönemi yıllarına eşit olarak paylaştırılmıştı. Bu yatırımlar, EPDK onaylı
tarifelerin içine dahil edilmek suretiyle, dağıtım şirketine zaman içerisinde
geri kazandırılacak. Dağıtım şirketleri, 2010 yılından sonra her tarife
uygulama dönemi için yapacakları tüketim tahminleri, gerçekleştirecekleri
şebeke genişleme gereksinimi çalışmaları ve diğer teknik parametreler
çerçevesinde senelik yatırım planları hazırlayacaklar. Planlar EPDK’ya onay
için sunulacak ve dağıtım şirketleri, onay sonrasında yatırımları
gerçekleştirmekle yükümlü olacaklar.
(Bu yazı, Türk Standardları Enstitüsü-TSE'nin yayın organı Standard Dergisinin Eylül-2010 tarihli sayısında yayınlanmıştır.)
ÖZELLEŞTİRME, CALP VE SOSYAL DEMOKRASİ
SİGARA FİYATINA ÖZELLEŞTİRME ARSASI...
"DEVLET, YAKIT MALİYETİMİZİN YARI FİYATINA ELEKTRİK SATMAMIZI İSTİYORDU"
ELEKTRİĞİN CEBİMİZE YANSIYAN GERÇEK BİRİM FİYATI SÜREKLİ DEĞİŞİYOR
SÖZE BAKILDI, SEKA BALIKESİR İŞLETMESİ ALBAYRAK'LARA VERİLDİ
ÖZELLEŞTİRME, CALP VE SOSYAL DEMOKRASİ
SİGARA FİYATINA ÖZELLEŞTİRME ARSASI...
"DEVLET, YAKIT MALİYETİMİZİN YARI FİYATINA ELEKTRİK SATMAMIZI İSTİYORDU"
ELEKTRİĞİN CEBİMİZE YANSIYAN GERÇEK BİRİM FİYATI SÜREKLİ DEĞİŞİYOR
SÖZE BAKILDI, SEKA BALIKESİR İŞLETMESİ ALBAYRAK'LARA VERİLDİ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder