31 Ekim 2023 Salı

TÜRKİYE'DE AİLE ŞİRKETLERİ NEDEN UZUN SOLUKLU OLAMIYOR?

Cahit UYANIK 

Bu sayfada çoğu zaman genel ekonomik sorunlar veya devletin ekonomik hayattaki rolü üzerine yazılar yazdım. Fakat bu ay sizi farklı bir konuya götürmek istiyorum. Daha mikro ölçekte yaşanan, Türkiye'deki işletmelerin uzun soluklu olmasını engelleyen bir sorunu anlatmak istiyorum. Sorunumuz şu: Türkiye'deki işletmelerin büyük çoğunluğunun aile şirketi olması nedeniyle, ikinci veya üçüncü kuşağa geçiş sırasında büyük sıkıntılara düşerek kapanmaları, küçülmeleri veya el değiştirmeleri. 

Bu konuya neden önem vermek gerekiyor peki? Türkiye'deki iş hayatının en sık yaşadığı, ancak en az tartıştığı meselelerden birisi bu çünkü... Ama Türkiye artık enflasyonun etkisinden çıkmak üzere. Daha mikro ölçekteki sorunların çözümüne el atılmalı. Çoğu zaman aile hukuku ve aile içi ilişkilerin mahremiyeti ile gizlilik düzeyi yüksek bu sorun çözülmeden ülkedeki sermaye, bilgi ve tecrübe kaybını asgariye indirmek mümkün değil. 

Bu öylesine yakıcı bir sorun ki, Türkiye'deki en büyük holdinglerden KOBİ dediğimiz küçük ölçekli işletmelere kadar herkesi zorluyor. Büyük holdingler gün geliyor ikinci veya üçüncü kuşağa nasıl geçiş sağlayacaklarını araştırması için yabancı danışmanlık firmalarına milyonlarca dolara malolan araştırmalar yaptırabiliyorlar. Ama yine de bu evrensel problemin yerel verilerle ve gerçeklerle beraber çözüleceği, Türk aile yapısının bunu yaparken dikkate alınması gerektiği gibi ayrıntıları dikkate almayan araştırmaların uygulanmasından olumsuz sonuçlar çıkabiliyor. Gazetelerin ekonomi sayfalarını dikkatle takip eden okuyucular, bu konuda yaşanan sorunları, çatışmaları ve bir türlü yapılamayan geçişleri gözleyebiliyorlar.

27 Ekim 2023 Cuma

TÜRKİYE'NİN ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEM YAPMASI GEREKEN YENİ EKONOMİK REFORMLAR

Cahit UYANIK 

Türkiye bu yılın Mart ayından bu yana siyasetin çok ön planda olduğu bir gündemi geride bıraktı. Erken genel seçim, cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili ikiye bölünmüş süreç, yeni hükümetin kurulması, bu 6-7 aylık zaman dilimine sığdı. Siyasi ortamın beraberinde getirdiği tartışmalar, bu yılın sonuna kadar sürecek gibi görünüyor. 2008 bu açıdan bakıldığında hayli kritik bir dönem. Çünkü Uluslararası Para Fonu (IMF) ile ilişkinin ne yönde gelişeceğine önümüzdeki yıl karar verilecek. 2008 aynı zamanda 2009'daki yerel seçimler öncesindeki son yıl ki, önümüzdeki yılın son çeyreğinden itibaren yerel seçimler ve siyaset, tartışma gündemini belirleyecek gibi görünüyor. 

Bu ortamda Türkiye'nin önümüzdeki aylar ve 2008 boyunca yapacağı veya başlatacağı reformlar biraz daha fazla önem kazanıyor. Türkiye'nin gerek ekonomik istikrarı devam ettirmek ve sağlam temellere oturtmak, gerekse Avrupa Birliği (AB) ile tam üyelik görüşmelerini başarı ile sürdürmek için iyi planlanmış bir reform takvimine ihtiyacı var. Türkiye aslında 1999 yılından bu yana ekonomisinde sürekli bir reform arayışı içinde. 2001 Krizi sonrasında iyice belirginleşerek güçlenen reform sürecinin bazı meyveleri de toplanmaya başladı. Özellikle finans sektöründeki yeniden yapılandırmalar bu açıdan dikkat çekici bulunuyor. Şimdi bu reform sürecini belirli bir program ile reel sektöre ve reel piyasalara yaymak gerekiyor. 

24 Ekim 2023 Salı

2006, TARIMDA DÖNEMEÇ NOKTASI OLACAK

Cahit UYANIK 

Türkiye, tarımda tam anlamıyla bir dönemeç noktasında. Türkiye'nin en fazla istihdamı sağlayan ve nüfusunun büyük bölümünü barındıran tarım sektörü, Avrupa Birliği (AB) ve Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) ile girilmesi kaçınılmaz olan daha yakın ilişkilere hazırlanıyor. Türk tarımının önümüzdeki beş yılda izleyeceği yol, daha sonraki uzun yıllarını ve AB içindeki tam üyelik görüşmeleri ile muhtemel tam üyeliğini yakından ilgilendiriyor. Öte yandan dünyada ticaretin serbestleştirilmesine yönelik kuralları belirleyecek DTÖ müzakerelerinin bu yıl sonuna kadar, ağırlıkla tarım sektörü üzerinde yoğunlaşması bekleniyor. Bu nedenle 2005 yılını kritik süreçlere bir hazırlık yılı olarak nitelendirmek mümkün.

Türkiye, yaklaşık 5 yıldır tarımda izlediği dönüşüm çizgisini, geçen yıl kabul ettiği "Tarım Strateji Belgesi" ile yeni bir yol haritasına oturttu. Bu belge özellikle Dünya Bankası (DB) ile ortaklaşa çalışılarak hazırlandı. Strateji Belgesi, 2006-2010 yılını kapsıyor. Yani önümüzdeki yılbaşından itibaren belge resmi olarak uygulanmaya başlanacak. Türkiye, şu anda belgenin tam olarak uygulanması için bir hazırlık dönemi geçiriyor. Tarım Strateji Belgesi, Türk tarımının stratejik hedeflerini ve bu hedeflere ulaşmak için uyulması gereken ilkeleri içeriyor. Bu cümleyi biraz daha açmakta yarar var. Strateji kapsamında tarımsal destekleme stratejilerinde köklü değişiklikler yapılacak. Çünkü yıllarca geleneksel destekleme yöntemleriyle piyasa fiyatlarının çok üstünde fiyatlarla desteklenen tarım sektörünün ürettiği yüksek maliyetli ürünler yüzünden tarımsal hammadde kullanan pek çok sektörün de gelişemediği ve olumsuzluğun kademeli olarak tüm ekonomiye yayıldığı düşünülüyor. 

13 Ekim 2023 Cuma

EKONOMİDE BÜYÜRKEN NEDEN İŞSİZLİĞİ YENEMİYORUZ?

Cahit UYANIK 

Türkiye'de Mart aylarının sonu ekonomi dünyası açısından her zaman tartışmalı geçer. Çünkü bu ayın sonuna doğru Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE), geride bırakılan yılın ekonomik büyümesini veya küçülmesini açıklar. Eskiden tartışmalar, büyümenin (veya küçülmenin) nereden kaynaklandığı üzerine odaklanırdı. Bazen iç piyasanın canlanması, bazen de "stoka üretim" dediğimiz ve üreticilerin piyasaya değil stoklarını doldurmaya yönelik üretimleri üzerinde durulur, büyümenin nedeni açıklanmaya çalışılırdı. Küçülme yani kriz dönemlerinde ise çoğu zaman sorumlu kur politikası olurdu. İzlenen düşük kur politikası nedeniyle ülke sıcak para cenneti haline gelir, ama bu politika aynı zamanda ithalat baskısını da artırıp ihracatı duraksatınca ülkeyi krize yani küçülme dönemine dahil ederdi.

Verimlilik artışı etkisi 

Bütün bu tartışmalarda çoğu zaman ihmal edilen şey, büyümenin istihdam yani işsizlik üzerinde etkileri olurdu. Ekonomi yorumcuları ve analiz yapanlar, Türkiye'deki işgücü piyasasının kendi içindeki kısır dengelerini 'veri' kabul ederlerdi. Yani Türkiye'de işgücünun yapısı ve verimlilik düzeyi fazla değişmediği için, büyümeyle birlikte rahatlayan, küçülmeye birlikte dengeleri bozulup işsizliğin arttığı bir geleneksel tavır görülürdü. Ama 2001 Krizinden sonra bu durum değişti. Dalgalı kura geçilmesiyle birlikte işletmeler, kur düzeyini bir veri değil 'rekabet değişkeni' olarak görmeye başladılar. Bu değişkenin olumsuz etkilerinden korunmak en önemli yollardan birisi de işletmelerde verimliliği arttırmaktı. Verimlilik en basit anlatımıyla birim giderle daha fazla üretim yapabilmek anlamına geliyor. Bu değişim işletmelerdeki işgücü verimliliğinin önemli olduğu sonucunu da doğurdu.

7 Ekim 2023 Cumartesi

DOĞU VE GÜNEYDOĞU İÇİN YENİ BİR KALKINMA MODELİ ÖNERİSİ

Cahit UYANIK 

Türkiye'nin bir türlü çözülemeyen sorunlarından birisi, bölgeler arası kalkınmışlık farkları. Bu konuda onlarca yıldır çok çeşitli çözüm paketleri değişik hükümetler tarafından açıldı ve uygulandı. Ancak elde edilen sonuçlar pek iç açıcı değil. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine yönelik yatırım teşviklerinin işe yaradığını söylemek çok zor. "Üstüne para verilerek" de olsa yatırımcıların bu bölgelere gitmesi sağlanamıyor.

Geçtiğimiz günlerde bu konuda Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfının (TESEV) Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile ortaklaşa yaptığı oldukça kapsamlı bir çalışma kamuoyuna açıklandı. "Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da Sosyal ve Ekonomik Öncelikler" adını taşıyan bu çalışma, bir sivil toplum kuruluşunun ve bölgesel kalkınma konusunda uluslararası tecrübeye sahip bir kuruluş tarafından açıklanan çok geniş kapsamlı öneriler dizisi olması nedeniyle, şimdiye kadar hep hükümetlerin ve devletin geliştirerek açıkladığı paketlerden farklı bir görünüm veriyor. Neden mi?

Çalışma, mevcut teşviklerin Doğu ve Güneydoğu Bölgesine bir katkısının mümkün olmadığını ve bunun yerine bölgesel, sektörel ve hatta alt sektör bazında teşvik verilmesini öneriyor. UNDP ve TESEV bölge ekonomisinin sorunlarının 'bölge dışından yatırımcı çekmeye yönelik büyük ölçekli bir sanayi hamlesi' ile de aşılabileceğine inanmıyor. İki kurum, bunun yerine bölgedeki talebe yönelen, girişimcilik kültürünü geliştirecek, daha küçük ve orta ölçekli işletmeler için planlanacak teşvik politikalarının kısa vadede daha işlevsel olabileceğini öneriyor. Oysa daha önce açıklanan teşviklerin hemen hepsi "Türkiye'nin Batısına değil Doğusuna yatırım yaparsanız düşük faizli kredilerden yararlanabilirsiniz. Yatırım işletmeye alındığında ise uygun vergi ve sigorta primi indirimlerinin yararlanabilirsiniz" mantığına dayanıyordu. Ama işe yaramadığı görüldü. Şimdi bu mantığın tamamen terk edilerek küçük ve orta boy işletmelere yönelik bir politikaya dönüş öneriliyor.

29 Eylül 2023 Cuma

“HOCALARIN HOCASI” PROF. DR. KAKAÇ, LUİKOV MADALYASINI ALDI…

Prof. Dr. Sadık KAKAÇ

Cahit UYANIK

“Hocaların Hocası” olarak bilinen TOBB ETÜ Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sadık KAKAÇ, 1979 yılından bu yana dünyada 16 bilim insanına verilen Luikov Madalyasını Sarajevo’da düzenlenen törenle aldı.

Isı transferi  konusundaki yayınları başta ABD olmak üzere dünyanın birçok üniversitesinde ders kitabı olarak okutulan Prof. Dr. KAKAÇ, Uluslararası Isı ve Kütle Transferi Merkezi’nin (ICHMT)  iki yılda bir verdiği Luikov Madalyasını alan ilk Türk bilim insanı oldu. “Isı ve transferi konusundaki bilimsel çalışmalara üstün katkıları sebebiyle”  Prof. Dr. KAKAÇ’ı ödüllendirdiğini açıklayan ICHMT, Luikov Madalyasını daha önce ABD’li, İngiliz, Rus, Alman, Avustralyalı, Japon, İtalyan, Bosna Hersekli ve Hintli bilim insanlarına vermişti. Prof. Dr. KAKAÇ, Luikov Madalyasını ICHMT Başkanı Prof. Dr. K. Hanjalic’in elinden aldı. 

18 Eylül 2023 Pazartesi

MANŞET HABERİ / GAZETE SAHİBİ VE VERGİ UZMANI MASUM TÜRKER KİMDIR? TÜRKER, DERVİŞ'TEN SONRA ZOR BİR GÖREVE SOYUNMUŞTU

VERGİCİ BAKANIN SINAVI 

Vergi dünyasının yakından tanıdığı Masum Türker'e vergi reformu çalışmalarında büyük iş düşecek.

Türker, ekonomik programın tavizsiz yürütüleceği ve seçim ekonomisi uygulanmayacağını söyledi.

Derviş'ten boşalan Devlet Bakanlığı koltuğuna oturan DSP İstanbul Milletvekili Masum Türker'i erken seçip bitip hükümet kurulana kadar zorlu günler bekliyor. Türker'in IMF'ye sunulan Ek Niyet Mektubunda yer alan ve ağırlıkla eylül ve ekim aylarına yoğunlaşacak olan vergi reformu çalışmalarında önemli rol üstlenmesi bekleniyor. 

Türker'in ilk sınavı bugün yapılacak 3 ay vadeli referans bono ihalesi olacak. 1 katrilyon 61 trilyon liralık kağıtlara önümüzdeki 3 ayda uygulanacak faizin tespit edileceği ihale, Derviş'in istifasının Hazine'ye getirebileceği ek yük hakkında fikir verecek. Türker'i bekleyecek en önemli kararlardan birisi, IMF'ye verilen 'Ekim sonuna kadar 16 bin kişi emekli edilecek' sözünü yerine getirmek olacak.

Cahit UYANIK

Ankara - Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevine getirilen DSP İstanbul Milletvekili Masum Türker'i, erken seçim bitip yeni hükümet kurulana kadar zorlu günler bekliyor. Türker'in IMF'ye sunulan Ek Niyet Mektubunda yer alan ve ağırlıkla Eylül ve Ekim aylarına yoğunlaşacak olan vergi reformu çalışmalarında önemli rol üstlenmesi bekleniyor. Türker, aynı zamanda bir vergi uzmanı olduğu için şimdiye kadar IMF ile yıldızı pek barışmayan Maliye bürokrasisi ile Fon arasında katalizör görevi yürütebileceği ifade ediliyor. Son niyet mektubu görüşmelerinde IMF'nin Maliye Teftiş Kurulunu lağvettirmeye çalışması büyük tepki toplamıştı.

14 Eylül 2023 Perşembe

TÜRKİYE'NİN UYGULADIĞI 'KOMŞULARLA İHRACAT STRATEJİSİ' İŞE YARADI MI? İHRACATTA SAĞLIKLI ARTIŞ İÇİN NE YAPILMALI?

İHRACAT MALİYETLERİNDE YAPI DEĞİŞİKLİĞİ ZAMANI

Cahit UYANIK

Türkiye, artık 1980 öncesinde olduğu gibi, ihracatının petrol ithalat faturasını bile karşılamaktan aciz olduğu günlerin çok uzağında bulunuyor. Dış ticaret, ithalat ve ihracat boyutu ile öğrenildi. Türkiye, dünya ticareti içinde yavaş yavaş kendisine önemli bir yer edinmeye başladı. Önümüzdeki yıl 220 milyar doları geçecek olan dış ticaret hacmi, 2008'de 250 milyar doları bulacak. İhracatın ise 2008'de 105-110 milyar dolar aralığına oturması bekleniyor. 2008'de dış ticaret hacminin gayri safi yurt içi hasılaya oranının ise yüzde 60'a çıkması bekleniyor. Bu oran, Türkiye'nin gerek iç pazarda ürettiği, gerekse dışarıdan mal ithal edip katma değer ekleyerek yeniden dışarıya satabilme becerisinin hayli geliştiğini gösteriyor. Yani Türkiye'nin sanayi yapılanması da ihracat odaklı oldu denilebilir.

Türkiye, 2001 yılına kadar ihracatındaki artışlarını daha çok parasal teşvikler vererek veya kur ayarlamaları yoluyla yani mini devalüasyonlarla rekabet gücü sağlayarak artırmıştı. Ancak bu politika ile sağlanan geçici rahatlamalar zaman zaman ciddi tıkanmalara yol açtı. Soruna kalıcı çözüm bulmak için çeşitli çıkış yolları arandı. Bu konudaki ilk girişim komşu ülkelerle ticareti artırma stratejisinin uygulanmaya başlanmasıydı. Türkiye'nin henüz dalgalı kura geçmediği yılda yani 2000'de uygulamaya soktuğu bu stratejsi, amacına ulaşarak ihracat ve ithalat rakamlarını artırdı.

13 Eylül 2023 Çarşamba

BAŞKENTTEN YANSIMALAR / ZEUGMA'NIN KEŞFİ, GAZİANTEP EKONOMİSİNİ NASIL DEĞİŞTİRDİ?

Başkentten Yansımalar/

ANTEPLİ'NİN İŞİ ZEUGMA'YA KALMIŞ

Cahit UYANIK

Şimdilerde şehrin göbeğinde kalan Gaziantep Arkeoloji Müzesinde Zeugma'dan çıkarılan muhteşem mozaikler sergilenmeye başlanmış. Müzenin karşısındaki eski Antep Evleriyle dolu mahalle ise yavaş yavaş turistik lokantalara mekan olmaya başlamış. Lokantaların menüsü ise belli: Kebap ve lahmacun. Antep'e özgü beyaz taşla yapılmış eski evler, turizmde para olduğunu gören girişimcilerin cebinden birer-ikişer restore ediliyor. Hepsi betonarme ustasına dönüşmek üzere olan taş ustaları, yeniden rağbet görmekten mutlu.

Zeugma'nın getirdiği rüzgarla sayıları giderek artan turistler, ortasında küçük bir havuz bulunan ve 'hayat' denilen eski Antep Evlerinin bahçelerinde nar, incir ve dut ağaçlarının gölgesinde ayranlarını yudumlayarak koyun etinden yapılmış nefis kebapları midelerine indiriyorlar. Müzenin etrafında turizm acentaları pıtırak gibi çoğalmış. Orada burada, üzerinde çeşitli yabancı dillerde yazılar bulunan turist otobüsleri park etmiş. 

11 Eylül 2023 Pazartesi

GÜZEL TÜRKÇEMİZ SİYASETÇİLER VE SİVİL TOPLUM LİDERLERİNDEN ÇOK ÇEKTİ

BAYRAM MERAL TÜRKÇESİ

Cahit UYANIK

Ne konuştuğunu bilmek kadar güzel bir şey yok. Meşhur fıkradır; Papa New York gezisi için havaalanına iner inmez gazeteciler sormuşlar: "Efendim ziyaretleriniz esnasında geneleve de gidecek misiniz?". Papa, safiyane cevap vermiş: "Burada genelev var mı?"... Ertesi gün manşetler "Papa, uçaktan iner inmez genelevi sordu" diye çıkmış. 

Güzel Türkçemiz zaman zaman kamuoyunun gözü önündeki isimlerin bilinçli veya bilinçsiz saldırılarına maruz kalıyor. Bunun en ünlü örneği DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'dir. Ateşkese "barışkes", kır ata "beyaz at", Aliyev'e "Alibey", böceğe "böcük", Kuzey Iraklı mültecilere "Kürtmen" diyen Çiller, bu konuda kendisini "Ben bu gafları özellikle yapıyorum. Haberler gazetelere iyi girsin istiyorum" diye savunmuştu. 

13 Ağustos 2023 Pazar

EKONOMİ HİKAYELERİ/ ALBERT EINSTEIN: EĞER İSTEK VARSA, BİR YOLU DA VARDIR

Einstein'ın mutluluk formülleri

1 milyon 560 bin dolara satıldı

(BBC Türkçe Servisi)

Ünlü fizikçi Albert Einstein'ın "mutluluk formülleri" içeren iki notu Kudüs'teki açık artırmada 1 milyon 560 bin dolara satıldı.

Nobel ödüllü fizikçi, mutluluk tavsiyelerini içeren notları, Japonya ziyareti sırasında, bir kuryeye bahşiş karşılığında vermişti. Notları satan kişinin de kuryenin yeğeni olduğu duyuruldu.

HİSSE SENETLERİ 'KAYDİ' OLUNCA, BASILI HİSSE SENETLERİ YAKILACAK MI?

HİSSE SENETLERİNİN SONU NE OLACAK?

Cahit UYANIK

Meclis Sanayi ve Ticaret Komisyonu geçtiğimiz günlerde Sermaye Piyasası Kanununda değişiklikler yapan tasarıyı kabul etti. Tasarı, Plan ve Bütçe Komisyonundan geçtikten sonra Genel Kurul'da kabul edilirse bazı ilginç gelişmeler yaşanacak.

Tasarı, tüm sermaye piyasası araçlarının kaydi olarak çıkarılması ve takip edilmesini öngörüyor. Yani artık borsa şirketleri hisse bastırıp dağıtmak zorunda olmayacaklar. Bu düzenlemenin kara paranın aklanmasının önlenmesi ve sahte hisse senedi basımını engellemek açısından büyük önem taşıdığı ifade ediliyor.

12 Ağustos 2023 Cumartesi

RESMİ GAZETE'DE İFŞA OLUNAN BÜYÜK "ÇORAP ALIMI" YOLSUZLUĞU

RESMİ GAZETE'DE İFŞA OLUNAN BÜYÜK YOLSUZLUK

Cahit UYANIK

Türkiye'de yüzlerce irili-ufaklı gazete veya dergi yayınlanıyor. Bu yayınlar, her gün birbirlerini atlatmak için ellerinden geleni yapıyor. Ama bu konuda yine de Resmi Gazete'nin yanına yaklaşılamıyor. Resmi Gazete'de hemen her gün, gazetelerin önceden ele geçirmesi halinde manşet olabilecek birçok düzenleme yayımlanıyor. Bu konuda akıllarda kalan en çarpıcı örnek, ceset torbası standartı gereği tüm araçlara bu tatsız gereci taşıma zorunluluğu getirilmesiydi.

Ben de Resmi Gazete'nin sayfaları arasında kendime göre bomba bir haber buldum. Milli Savunma Bakanlığı yüzbinlerce çift çorap alımı için bir ihale açmış. Alanın abad olacağı bu ihale birçok firmayı harekete geçirmiş. Türkiye'deki ihale öncesi pazarlıklar malum. Birbirleriyle 'yüzde' karşılığında anlaşan şirketler için ihale anı bir formaliteden ibaret. Ancak bu oyun zaman zaman bozulabiliyor.

"NEREDEN BULDUN?" DİYE BİLİNEN VERGİ REFORMU, ÖNEMLİ BİR BANKAMIZCA NİYE VE NASIL BALTALANDI?

Sümer Oral

VERGİDEKİ TAVİZLER VE BİR BANKAMIZ

Cahit UYANIK

Türkiye geçen yıl yaz aylarında çok uzun zamandır tartıştığı vergi reformunu hayata geçirmenin keyfini yaşıyordu. Aradan 1 yıl geçti, şimdi keyfi yaşanılan şey, geçen yılki düzenlemelerin delik deşik edilmesi.

Bu duruma nasıl geldik? Vergi reformunun nasıl nakavt edildiğine ilişkin çok şey yazılıp çizilebilir. Rusya ekonomik krizinden tutun da seçim sonrası kurulan hassas dengeleri korumaya kadar geniş bir yelpazede sebepler sıralanabilir. Ancak ben bu noktada münferit ama önemli bir faktörü size aktarmak istiyorum.

Yer: Başkent Ankara'nın önemli iş merkezlerinden birisinde, büyük bir bankanın genel müdürlüğü. 

Zaman: Bu yılın ilk ayları. 

11 Ağustos 2023 Cuma

'TBMM SOKAK ÇOCUKLARININ SORUNLARINI ARAŞTIRMA KOMİSYONU'NDAN 'TEK ÇATI' ÖNERİSİ

SOSYAL HİZMETTEKİ KOORDİNASYON

EKSİKLİĞİNİN BEDELİ ÇOCUKLARA ÇIKIYOR


Sokak Çocuklarının Sorunlarını Araştırma Komisyonu, hazırladığı raporda Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Devlet Bakanlığına ağır eleştirilerde bulundu.

Cahit UYANIK

Meclis'te geçen yasama döneminde Sokak Çocuklarının Sorunlarını Araştırma Komisyonunun hazırladığı sonuç raporunda, şu anda başında Nimet Çubukçu'nun bulunduğu Sosyal Hizmetlerden Sorumlu Devlet Bakanlığına ağır eleştiriler yöneltildi, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumunu (SHÇEK) da bünyesinde bulunduran bakanlığın yapısı gereği, bağlı kurumlar arasında bile işbirliğini yeterince sağlayacak durumda olmadığı belirtilerek "Çünkü bakan ve genel müdürlükler arasında, bakanlık içi işbirliğini sağlayacak, sevk ve idare edecek bir merci yoktur" denildi.

10 Ağustos 2023 Perşembe

IMF İLE ANLAŞMAYA VARILDI: 10 PUANLIK ENFLASYON ARTIŞI ANCAK 2 YILDA ERİTİLEBİLECEK

Enflasyonda sapma

10 PUAN 2 YILDA ERİTİLEBİLECEK

Cahit UYANIK

Ankara - Hazırlıkları süren 3'üncü Ek Niyet Mektubu'na 2002 yılı enflasyon hedefi TEFE yüzde 7, TÜFE ise yüzde 9'a revize edilerek konulacak. Bu hedef, Aralık-1999'da verilen ana niyet mektubunda yüzde 5 ve yüzde 7 olarak öngörülüyordu. 

Belirlenen bu yeni hedeflerle, programın başında verilen "3 yıllık dönem sonunda enflasyonu tek haneli rakamlara indireceğiz" şeklindeki söz de tutulmuş olacak. Ekonomi yönetimi, bu revizyona gerekçe olarak programın ilk yılındaki 10 puanlık sapmanın 2 yıla tolere edilebileceğini gösteriyor.

Finansal Forum'un edindiği bilgiye göre Carlo Cottarelli başkanlığındaki IMF Heyetinin yaklaşık 20 gün süren temasları sırasında kritik müzakere konusunu Ekonomik Program'ın 2 ve 3'üncü yılındaki enflasyon hedefi oluşturdu. Yüksek petrol fiyatları ve Euro'nun hiç hesapta olmayan zayıf gidişi gibi gelişmelerle, uluslararası faiz oranlarının yüksek seyretmesi nedeniyle 2000 yılı enflasyon hedeflerinin 10'ar puanlık sapma göstereceği konusunda hemfikir olundu.