10 Şubat 2024 Cumartesi

YENİ TÜRK LİRASI VE SIFIRSIZ GÜNLER

Cahit UYANIK 

Yıllar önce bir otomobilin arkasında okuduğum slogan hala aklımda: Para! Seni sevmiyorum ama sinirlerimi yatıştırıyorsun... Doğru, para artık hepimizin hayatında önemli yer tutuyor. İnsanı bazen sinirlendiriyor, bazen sakinleştiriyor. Türkiye ekonomisi, son 20 yıldır giderek parasallaştı. Eskiden Türkiye ekonomisinde paranın yeri sınırlıydı. Çocukluğumuzun en güçlü parası; önünde Atatürk resmi, arkasında Ulus'taki kollarını açmış duran Mehmetçik heykelinin bulunduğu 50 TL'lik banknottu. Sonra enflasyon büyürken paralar gözümüzde ve cebimizde küçülmeye başladı. 

Türkiye ekonomisinin bu kadar parasallaşmasında belki de son 27-28 yıldır devam edegelen enflasyon belasının payı büyük. Hiç hızı düşmeyen fiyat artışları, hayatımızda yavaş yavaş değişmesi gereken şeyleri de hızlandırdı ve yanlış yerlere götürdü. Yaşadığımız bir çok çalkantının arkasında inanın ki enflasyon belası var. Neyse ki enflasyonun hızı düşmeye başladı. Tabii bu düşüşle birlikte akla gelen ilk şey ise Türk Lirasından 6 sıfır atılması oldu. Buna nasıl karar verildi? Türkiye, birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkenin de geçmişte başvurduğu bu operasyonu başarabilir mi? Sıfır atılması, gerçekten enflasyonun düşüş trendine fayda sağlar mı? Bu kadar uzun zaman koca koca rakamları telaffuz etmeye alışmış toplum; milyarlar, trilyonlar, katrilyonlardan sonra yeniden binli rakamlara alışabilir mi?

Merkez Bankası verilerine göre Türkiye'de enflasyon nedeniyle paranın satın alma gücü giderek düşünce, 1981 yılından bu yana tedavüle 11 ayrı para sürülmüş. 5 bin TL ile başlayan bu süreç, 2001 sonundaki 20 milyon TL ile son aşamasına ulaşmış. Yani Türkiye 2 yılda bir, yeni bir kupürü tedavüle sürmüş. Bunlar içinde en dayanıklısı 1988'de çıkartılan ve 5,5 yıl en yüksek tutarlı banknot olarak kalan 20 bin TL., en az dayananı ise 5 ay ile 1993'te çıkartılan 500 bin TL. Türkiye'de halen ceplerde dolaşan 20 milyon TL'lik banknotlar, dünyadaki en büyük kupürlü para olma özelliğine sahip. Türkiye'yi 1 milyonluk kupürle Romanya izliyor. 

Dile kolay, bir ara yabancı televizyonların milyonerlik yarışmalarında 1 milyon TL espri malzemesi olarak kullanılmıyor muydu? Hafızaları tazelemekte fayda var. Elbette Türkiye'nin bu kadar büyük kupürlü bir parayı bulundurması, çoğu sistemi de rahatsız etmeye başlamıştı. Söz gelimi dünyada 7 bin 500'e yakın üyesi bulunan ve bir tür ödeme sistemi olarak kullanılan SWIFT'te en çok 14 haneye kadar değerlerin ifadesi mümkün olduğu için Türkiye'den giden üyeler hayli zorlanmaktaydı. Çünkü SWIFT, 99 trilyon TL'nin üzerinde işlem yapamıyordu. Anlayacağınız Türkiye, enflasyon düşmese de kısa bir süre sonra sıfır atma operasyonu ile karşı karşıya kalacaktı. 

Peki 6 sıfır atmakla ne gibi faydalar sağlanacak? Bu sorunun yanıtını Merkez Bankası ayrıntıları ile sıralamış:

• Fazla sayıdaki sıfırların yarattığı teknik ve operasyonel sorunlar kolaylıkla aşılabilecek.

• Operasyon, enflasyonun düşürülmesi konusundaki başarının ve enflasyonun kalıcı biçimde tek haneli seviyelere düşürme konusundaki kararlılığın bir göstergesi olacak.

• Toplumun ulusal paraya olan güveni tazelenecek.

• Fiyatlama davranışlarında geçmişe yönelik endeksleme ve tek haneli enflasyona geçişte oluşabilecek direncin kırılmasına yardım edecek.

• Enflasyonun tek haneye düşürülmesi ile birlikte çok uzun süre kupür kompozisyonunda değişiklik yapılması gerekmeyecek.

• Yeni TL'ye geçiş sonucunda üst değerli kupürün çıkarılmasıyla, bankaların ve Merkez Bankasının işlem hacimleri rahatlayacak, banknot üretim maliyeti azalacak.

• Yeni TL'ye geçişle 500 bin ve kısmen 1 milyon TL'lik banknotlar madeni paraya dönüşeceğinden, dolaşımdaki banknot kalitesi iyileştirilecek,  banknot işleme sistemlerinin randımanı artacak.

• Kayıt ve işlemlerde sadelik, parasal tutarların ifadesinde pratik yararlar sağlayacak.

• Enflasyonun tek haneli düzeye düşürülmesiyle beraber, sıfırların atılması sonucunda paranın itibarı yükselecek.

Peki bu operasyon nasıl gerçekleşecek? Herşeyden önce şunu anlayalım: 2005'ten itibaren 1 milyon TL, 1 Yeni TL'ye eşit hale gelecek. 1 Yeni TL ise 100 Yeni Kuruş'tan oluşacak. Yani 10 bin TL eşittir 1 Yeni Kuruş olacak. Halen 150 bin TL'den satılan halk ekmeği 15 Yeni Kuruş, otobüs bileti 90 Yeni Kuruş, 2,5 litrelik meşrubat 1 Yeni TL 80 Yeni Kuruş şeklinde ifade edilecek. Başlangıçta oluşacak kafa karışıklığının önüne geçilmesi için fiyat etiketleri hem eski hem yeni rakamlarla yazılacak. Zaten o günlerde gazetelerin ekonomi sayfalarında en çok tüketilen mamüllerin  eski ve yeni fiyatlarıyla ilgili listelerin yayınlanması, televizyonların insanları dikkatli olmaları konusunda uyarması bekleniyor. 

Bu operasyonun toplam 1 yıl devam etmesi bekleniyor ama maaşların Yeni TL cinsinden ödenmesi, elektrik, su, telefon faturalarının yeni birim üzerinden gönderilmesi, kredi kartlarının yeni para birimi ile tahsil edilmesi ile birkaç ay içinde liranın ortadan kaybolması bekleniyor. Ama TL'nin hafızalardaki tazeliğini uzun süre koruması ise kaçınılmaz. Merkez Bankası, 2007 veya 2008'de yıpranma nedeniyle piyasaya süreceği yeni banknotlarda yavaş yavaş Yeni ifadesini de kaldırmayı planlıyor. Böylece liraya geri dönüş tam olarak sağlanmış olacak.  Merkez Bankası bu operasyon sırasında piyasaya 1, 5, 10, 20, 50 ve 100 Yeni TL'lik banknotlar sürmeyi amaçlıyor. Yani bir anlamda piyasaya 50 ve 100 milyon TL'lik üst kupür banknotlar sürülmüş gibi olacak. Madeni paralar ise 1, 5, 10, 25, 50 Yeni Kuruş ve 1 Yeni TL olarak planlandı. Kullanıcıların kafasının karışmaması için aynı satın alma gücüne sahip kupürler, eski lira ile aynı renkte basılacak. Bu durumda sadece 50 ve 100 Yeni TL'nin farklı renklerde olması düşünülüyor. 

Yine Merkez Bankasının hesaplamalarına göre, çıkarılacak Yeni 100 TL'nin alım gücü, eğer yüzde 2,5 düzeyindeki yıllık AB ortalama enflasyonuna oturabilirsek, ancak 2059 yılında mevcut 20 milyon TL'nin alım gücüne düşecek. Böylece en az 30-40 yıl yeni bir kupür para çıkarmak zorunda kalınmayacak. Ya eski TL'ler ne zaman tamamen tedavülden kalkacak? Bunun için belirlenen süre ise 2006'dan başlamak üzere 10 yıl. 2016 yıl sonundan itibaren eski TL'ler Merkez Bankası tarafından da kabul edilmeyecek ve değiştirilmeyecek.

Merkez Bankası, Yeni TL'ye geçişle ilgili takvimini de belirlemiş durumda. Siz şu anda bu dergiyi elinizde tutarken, Banka'nın iki ayrı banknot matbaasında yeni TL kupürleri basılmaya başlandı bile... Elbette bu paranın yabancılar adına anlam ifade edebilmesi için Uluslararası Standartlar Örgütünden (ISO) uluslararası ödeme sistemlerinde kullanılacak para birimi kodu olarak tescili ile tüm ülkelere duyurulması gerekiyor. İşte bu işlem de 30 Haziran 2004'te bitirilmiş olacak. Bilgi işlem programları ile EFT gibi ödeme sistemlerinin Yeni TL'ye uyumunun testi ise Eylül sonunda tamamlanmış olacak. 

Peki tanıtım? Çünkü son büyük para değiştirme operasyonu olan euro'da büyük bir tanıtım kampanyası yapılmıştı. Merkez Bankası, bu işe Ekim ayı sonunda başlamayı hedefliyor. Çünkü aynı tarihlerde 2005'e ilişkin parasal ve ekonomik büyüklükler de konuşulmaya başlanıyor. Tanıtım kampanyasının ayrıntıları daha sonra netleştirilecek.

İşte bu yıl sonuna doğru kendisini daha geniş ve etkili şekilde hissettirecek bir parasal operasyonun ayrıntıları böyle. Türkiye, Cumhuriyet sonrasında para biriminde yaptığı köklü değişikliğin ardından ikinci büyük operasyona böyle hazırlanıyor. Elbette o zamanlar Türkiye'nin nüfusu 13 milyon kişi idi, şimdi 70 milyon kişi. Bakalım bu devasa operasyonun altından yüzümüzün akıyla kalkabilecek miyiz?

(Bu yazı TSE'nin yayın organı Standard dergisinin Mart-2004 tarihli sayısında yayınlanmıştır.) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder