Türkiye, komşusu Suriye’de
yaşanan iç savaş sebebiyle son 2 yıldır, hiç de alışık olmadığı büyüklükte bir
mülteci sorunu ile karşı karşıya. Ülkelerinden kaçan yaklaşık iki milyon
Suriyeli, Türkiye’ye sığınmış durumda. Bu tablo gösteriyor ki, -iç savaş öncesinde
nüfusunun 22 milyon kişi olduğu düşünülürse- her 10 Suriyeliden biri artık
Türkiye’de ikamet ediyor. Suriyelilerin yaklaşık yüzde 13’ü yani 250 bini
mülteci kamplarında barındırılırken geriye kalan bölümü (Yaklaşık 1.7 milyon
kişi), ülkenin neredeyse tamamına yayılmış durumda… Ancak bunların önemli bir
kısmının Gaziantep, Kilis, Hatay, Şanlıurfa, Adıyaman, Mardin, Adana, Mersin,
Ankara ve İstanbul’da yaşadığı düşünülüyor. Türkiye’nin Suriyeli mültecileri
ağırlamak için 6 milyar dolar (16 milyar TL) tutarında para harcadığı, sırf bu
amaçla kullanılması için gönderilen dış yardımların sadece 370 milyon dolar
düzeyinde kaldığı ise en son dile getirilen rakamlar…
31 Temmuz 2015 Cuma
25 Temmuz 2015 Cumartesi
TÜRKİYE, NEDEN BUĞDAY İTHAL ETME DURUMUNA GELDİ?
Cahit UYANIK
Ankara’nın en işlek caddelerinden Milli Müdafaa’nın tam
köşesine kondurulmuş heykelde çiftçi, karısı ve çocuğu, sırtını koskoca
"T", "M" ve "O" harflerine dayayarak hasat sonu
keyfi sürer. Heykelin yer aldığı bahçenin içindeki bina ise 1938 yılında
faaliyete geçen Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) aittir. TMO, "buğdayın
anavatanı" olarak bilinen Anadolu yarımadasındaki 12 bin yıllık buğday
macerasının son ve önemli aktörüdür. Ancak bu önem, sadece kendi ülke sınırları
açısından geçerlidir. Zira buğdayın anavatanı üzerine kurulu Türkiye ve TMO,
dünya buğday piyasaları açısından çok da önemli olmayan bir aktördür. Bu durum
bizzat TMO’nun yayımladığı 2005 Yılı Buğday Raporu’nda şöyle dile getirilir:
"Türkiye 681 milyon hektar olan dünya hububat ekim alanlarının 13.5 milyon hektar alanla yaklaşık yüzde 2’sini, buğday üretiminin ise 21 milyon tonla yüzde 3’ünü karşılarken; verim ve kalite sebebiyle hububat ticaretinde etkin değildir".
Sadece bu cümle bile Türkiye’nin dünyada buğday üretimi, depolanması ve pazarlanması alanlarında, rakiplerine çok geride olduğunu göstermeye yetiyor.
24 Temmuz 2015 Cuma
MİLYONER MEVDUAT SAHİBİ SAYISI BİR YILDA 18 BİNDEN 23 BİN KİŞİYE ÇIKTI
Cahit UYANIK
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) bankalardaki mevduatların büyüklüklerine göre yaptığı dağılımda 1 milyon YTL ve üzeri mevduata sahip mudiler ile 250 bin YTL-1 milyon YTL arasında mevduata sahip yarı-milyoner mudi sayısında son 1 yılda ciddi artış yaşandığı belirlendi.
Buna göre geçen yıl mayıs ayında 1 milyon YTL ve üzeri mevduat sahibi sayısı 18 bin iken, bu yılın mayıs ayında bu rakam yüzde 30'a yakın artarak 23 bine çıktı. 23 bin kişinin sahip olduğu 154 milyar YTL tutarındaki mevduat, sistemdeki toplam mevduatın yüzde 40'ını oluşturuyor. Yarı-milyonerler olarak bilinen 250 bin YTL-1 milyon YTL arasında mevduata sahip kişi ve kuruluş sayısı da yüzde 23 artarak 88 binden 106 bine yükseldi. Bu kişilerin yaklaşık 53 milyar YTL'ye ulaşan mevduatı da toplamın yüzde 14'ünü oluşturdu.
10 Temmuz 2015 Cuma
ÇİN PAZARINDA TUTUNMAK İÇİN SABIR VE DANIŞMANLIK HİZMETİ ŞART
Cahit UYANIK
Türkiye'nin Çin Büyükelçiliği, bu ülke pazarına girmek isteyen girişimciler için bilgi notu hazırladı. Notta Türklerin ne istediklerini bilmeden ve yeterince araştırma yapmadan Çin'de iş yapmak istedikleri vurgulandı.
Türkiye'nin Çin Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği, bu ülke pazarına girmek isteyen girişimciler için samimi uyarılar içeren bir bilgi notu hazırladı. "Bu ülkeyi Batı dünyasının değerleriyle anlayabilmek imkân dahilinde bulunmamaktadır" uyarısı ile başlayan notta, şu ana kadar Çin'le kurulan iş ilişkilerinde yaşanan bazı olaylar bu görüşü desteklemek için örneklenerek anlatıldı. Notta Çin'le uzun vadeli ilişkiler kurabilmek için profesyonel danışmanlık hizmeti alınması gerektiği belirtilerek bu amaçla ayrı bir bütçe ayırmak zorunluluğu olduğu anlatıldı.
TEPAV: ARTAN SAĞLIK HARCAMALARI KORUYUCU HİZMETLERE DEĞİL TEDAVİYE GİTTİ
Cahit UYANIK
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV),
son günlerde sıkça tartışılan kamunun sağlık harcamalarının analizini yaptı.
Analizde Türkiye'de sağlık harcamaları artmasına rağmen, bu harcamaların
yapısındaki çarpıklığın ekonomideki mali uyumu bozacak noktada bulunduğu ifade
edildi. 1999 yılından itibaren kamu sağlık harcamalarının yükselme eğilimi
içinde olduğu anlatılan analizde, ancak bu artışın koruyucu değil tedavi edici
hizmetlere yapılan harcamalardan kaynaklanmasının çarpık yapıyı ortaya çıkarttığı
ifade edildi.
9 Temmuz 2015 Perşembe
TÜRKİYE, ÇİN'LE BÜYÜK BİR ORTAKLIĞA GİTMEK İSTİYOR
Cahit UYANIK
Son 10 yıldır dünyada bir Çin
fırtınasıdır esiyor. 1970 ve 80'li yıllarda gazetelerde yayımlanan "Uyuyan
Dev: Çin" başlıklı köşe yazıları ve dizi yazılar gerçek oldu. Uyuyan dev
uyandı. Çin'in uyanma dönemi Türkiye'nin de ekonomisini dışa açma ve enflasyon
belası ile mücadele etme dönemine rast geldi. Daha 2 yıl önce vitrinlerine
"Ne alırsan 1 YTL" diye yazılan ve Çin malı satan mağazalar hepimizin
akıllarında. Çin, tüm dünyadan sermaye çeken, çektiği sermaye ile üretim
yaparak bunu yeniden tüm dünyaya satmaya çabalayan adeta dev bir 'pompa'yı
andırıyor. Pompanın en önemli güç kaynağını ise bir hesaba göre 1.3, bir hesaba
göre de (kayıtsız nüfus nedeniyle) 1.4 milyar kişiye ulaşan nüfus ve ucuz
iş gücü oluşturuyor. Çin'in nüfusu, dünya nüfusunun neredeyse yüzde 20'sine
karşılık geliyor.
30 Haziran 2015 Salı
20 YILLIK GÜMRÜK BİRLİĞİ ANLAŞMASI DEĞİŞTİRİLİYOR
Takvimler 31 Temmuz 1959’u
gösterdiğinde Türkiye, Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (AET) tam üye olmak için
başvurdu. Yani içinde bulunduğumuz 2015 yılından tam 56 yıl önce… Bu yazıdaki
amacımız artık tüm boyutlarıyla incelenmiş ve irdelenmiş AB-Türkiye
ilişkilerini anlatmak değil.
Türkiye’nin yarım yüzyılı
geçen Avrupa Birliğine (AB) tam üyelik macerasında bir başka önemli tarih ise 5
Mart 1995’ti. Yani 20 yıl önce… Bu tarihte alınan karar uyarınca Türkiye ile AB
arasındaki Gümrük Birliği, 1 Ocak 1996 tarihinde yürürlüğe girdi. İlgimizi
çeken şey, 20 yıldır uygulanan işte bu Gümrük Birliği anlaşmasının revize
edilmesine karar verilmesi…
AB ile Türkiye arasındaki dış
ticareti ikiye katlaması beklenen değişiklik çalışması, 12 Mayıs 2015
itibarıyla resmen ilan edilerek başlatıldı.
4 Haziran 2015 Perşembe
G-20, “GAZİANTEP-20” OLAMAZ MIYDI?
Gaziantep, üretim ile pazarlama süreçlerindeki bu başarısını ve becerisini, artık “Gaziantep-20” ruhundaki uluslararası çaptaki önemli toplantılara ev sahipliği yaparak gösterebilmeli...
Cahit UYANIK
Cahit UYANIK
Türkiye, 2015 yılının G-20 dönem
başkanı. Yıl boyunca Türkiye’nin değişik kentlerinde G-20 ile ilgili değişik
konuları içeren toplantılar yapılacak. Bunların bazıları düzenlenmeye başlandı
bile… Toplantılar İstanbul, İzmir ve Ankara’da yoğunlaşıyor. G-20’nin zirve
toplantısı ise Kasım ayı içinde Antalya’da gerçekleştirilecek.
“Bunun Gaziantep olarak bizimle ne
ilgisi var?” diyebilirsiniz. G-20’nin resmi açık adı Group of 20… Bir an durup
düşünelim: Gaziantep, baş harfin aynı olmasının da desteğini yanına alarak,
G-20’nin toplantılar dizisinin birine “Gaziantep-20” adıyla ev sahipliği
yapamaz mıydı?
2 Haziran 2015 Salı
DÜNYA PETROL PİYASASI NEDİR VE NASIL İŞLİYOR?
Cahit UYANIK
Gün geçmiyor ki petrol fiyatlarında bir değişiklik yaşanmasın. Kimi zaman bir petrol rafinerisindeki arıza, kimi zaman dünyanın büyük petrol üreticisi bir ülkede patlak veren siyasi kriz ham petrol fiyatlarını birkaç dolar oynatabiliyor. Ama ham petrol fiyatlarının orta vadeli gelecekte, 60 doların altına düşeceğini kimse öngörmüyor. Bunun en önemli sebebi, petrol arzının yetersiz olmasına rağmen talepte görülen artış. Petrol arzının artırılamamasının geri planında ise uzun yıllar düşük seyreden fiyat sebebiyle bu sektöre yapılan yatırımların azalmasının üretim yetersizliği olarak ortaya çıkması, Çin'in büyük bir petrol tüketicisi olarak dünya arenasına "düşmesi", özellikle Orta Asya'daki büyük petrol kaynaklarının büyük tüketici pazarlara iletilmesi için boru hattı yatırımlarının sürüyor olması yatıyor.
(Yeni Yazı-Tıklayınız) DÜNYA, HAM PETROL FİYATLARINDA İSTİKRARLI BİR DÖNEME GİRMEYE HAZIRLANIYOR
31 Mayıs 2015 Pazar
TÜRKİYE, DÜNYA ENERJİ SATRANCINDA 3 ÖNEMLİ HAMLEYE İMZA ATTI
İleriki
zamanlarda Türkiye’nin enerji tarihi yazılırsa, 2015 yılının ilk 4 ayının
üzerinde önemle durulması gerekecek gibi
görünüyor. Çünkü Türkiye, 2015 yılının
Ocak-Nisan döneminde ‘dünya enerji
satrancı’nda 3 önemli ve kritik hamle yaptı. Bu 3 hamle nedenleri ve uzun zamanlı planlamalar ile beklentilerin
nihayete ulaşması açısından olduğu kadar; başka ülkelerin boşa çıkan hamleleri
ve -belki de- yeni hamlelere yol açabilme ihtimali açısından hayli önem
taşıyor. Neydi Türkiye’nin bu 3 önemli hamlesi?
30 Mayıs 2015 Cumartesi
ZAM YAPMA EĞİLİMİ, MÜBAREK RAMAZANA GÖLGE DÜŞÜRÜYOR
Bu ayki yazı konumuz aslında Eylül ve Ekim aylarını yakından ilgilendiriyor. Yazımızda Eylül ayının üçüncü haftasında başlayan ve Ekim ayı sonunda Şeker Bayramı ile son bulan Ramazan ayının fiyatları nasıl etkilediğini anlamaya çalışacağız. Malum, sokaktaki insanların enflasyon hakkında hemfikir olduğu konulardan en önemlisi Ramazan ayında fiyatların durup dururken arttığı yönündedir. Bakkal ve kasapların bu mübarek ayı kazanç fırsatçılığına alet etmeleri de, Ramazan'ın hemen öncesi ve Ramazan'daki iftar sofralarının ardından yapılan sohbetlerin ortak konusudur. Peki böyle bir şey gerçekten var mı? Ramazan öncesi ve sırasında fiyatlar yüksek seyrediyor mu? Ramazan sonrasında fiyatlar, normal düzeyine geriliyor mu? Bu soruların cevaplarını bulmaya çalışacağız.
28 Mayıs 2015 Perşembe
SEÇİM SONUÇLARINI HIZLI BİÇİMDE VEREN SEÇSİS NE KADAR GÜVENLİ?
Türkiye'nin demokrasi deneyimi Osmanlı
İmparatorluğu'na kadar uzanıyor. Bundan 5-6 yıl sonra Türkiye'de ilk seçimin
yapılmasının 150'inci yılını anacağız. Çok partili demokrasi deneyimi ise 1946
yılından bu yana yaşanıyor. Yani bu konudaki geçmişimiz 63 yaşına ulaştı.
Türkiye, çok partili demokrasi geçmişinde onlarca seçim yaptı, halk sandık
başına giderek tercihini ortaya koydu. Bu dergi yayınlandığında Türkiye, yine
bir seçimi bitirip demokraside bir adım daha atmış olacak. Türkiye'de seçim
sonuçları eskiden çok uzun sürelere yayılarak alınıyordu. Seçim yapıldığının
sabahı, hatta ertesi günün akşamına kadar 'geçici kesin sonuçlara' ulaşmak
mümkün olamıyordu. Ancak 2007 yılında yapılan milletvekili genel seçimlerinde
bunun tam tersi bir durum yaşandı. Seçim sonuçları, sandıkların kapanmasının
üzerinden 6-7 saat geçtikten sonra yani aynı günün gece yarısına doğru neredeyse
tamamıyla ortaya çıkmıştı. Peki bu nasıl sağlanmıştı?
26 Mayıs 2015 Salı
EMNİYET'TEN İŞ ADAMLARINA SANAL DOLANDIRICILIK UYARISI
Cahit UYANIK
Emniyet Genel Müdürlüğü, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne (TOBB) bir yazı göndererek iş dünyasını, son günlerde internet üzerinde faaliyetlerini artıran sanal çetelere karşı uyardı
TOBB'a 25 Mayıs'ta Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı Ahmet Pek imzasıyla gönderilen 3 sayfalık yazıda son dönemlerde gerçekleştirilen "Şifre", "Zotob" ve "Beyaz Dalga" operasyonlarında "hacker" veya "coder" diye tanımlanan kişilerin birlikte hareket ettikleri belirtildi.
13 Mayıs 2015 Çarşamba
AHMET NECDET SEZER, TASARRUF ETTİĞİ 40 MİLYON YTL'Yİ MALİYE'YE İADE ETTİ
16 Mayıs'tan beri "fiili
görev süresi uzatımı" ile Köşk'te kalan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, artık Çankaya
Köşkü'ne veda etmeye hazırlanıyor. Ancak gidişine en çok Maliye üzülecek. Çünkü...Cumhurbaşkanı Sezer, 6 yılda 'Köşk' bütçesinden 40 milyon
29 bin YTL'lik tasarruf yaparak Maliye'ye aktardı. Sezer'in geçen yıllardaki
tasarruf miktarını 2007'de yinelemesi durumunda, görev süresi bitiminde
Maliye'ye iade ettiği miktar 46 milyon YTL'yi geçecek.
12 Mayıs 2015 Salı
KAPAK HABERİ / DİYANET HOLDİNGLEŞİYOR; KOCATEPE CAMİİ'NİN ALTINA DEV HİPERMARKET AÇIYOR
Diyanet İşleri Vakfı'nın toplantı salonu konuklar için hazırlanmıştı. Belirlenen saatte teker teker gelmeye başladılar. İlk konuk İzmir'dendi... İzmir'in eski Belediye Başkanı Burhan Özfatura, masada yerini yeni almıştı ki, kapıda 20 yıllık kadim dostu Talat Şimdi göründü. Ülker Gıda Sanayii ve Ticaret A.Ş'nin sahibi Sabri Ülker de diğerlerini çok fazla bekletmedi.
Türkiye Diyanet İşleri Vakfı'nın Genel Müdürü Kemal Güran ve diğer Diyanet görevlilerinin katılımıyla toplantı başladı. Görünüşte her şey olağandı. Diyanet'in dışından toplantıya katılan üç kişiyi kimse yadırgamazdı, çünkü üçü de 'dini bütün' insanlardı. Diyanete onlar konuk olmayacaktı da kimler olacaktı.
8 Mayıs 2015 Cuma
TARIM İTHALATI, TARIM İHRACATINI SOLLADI
Cahit
UYANIK
Türkiye ithalat ve cari açık artışında enerji
kalemlerinin etkisine odaklanmışken, tarım ürünleri ithalatında da ciddi bir
artış görülmeye başlandı. Tarım sektörünün ithalatı, 2007 yılında yüzde 56
artarak 3.2 milyar dolardan 5 milyar dolara yükseldi. Türkiye böylece, geçen
yıl tarım sektörü dış ticaretinde 146 milyon dolarlık açık verdi. Oysa tarım
ürünleri dış ticaretinde 2005 yılında 1.1 milyar dolar, 2006 yılında ise 1.2
milyar dolar düzeyinde fazla verilmişti. Tarımsal ithalatın fazlalaşmasında
bitkisel ürün ithalatındaki artış önemli rol oynadı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)