10 Temmuz 2023 Pazartesi

1990-1991'DEKİ KÖRFEZ KRİZİ TÜRK İŞ DÜNYASINI NASIL ETKİLEDİ?

Merkez Bankası "İktisadi Yönelim Anketi"

"EN KÖTÜ, EN DÜŞÜK, EN OLUMSUZ"

Merkez Bankasının sanayicilerin nabzını yokladığı anketin sonuçları kötümser bir tablo çizdi. Sanayicilerin verdikleri cevaplarda "en kötü, en olumsuz, en düşük" gibi tanımlamaların yoğunluğu dikkat çekiyor.

Cahit UYANIK

Ekonomide tehlike sinyalleri iyice belirginleşmeye başladı. Herkes "Yarın ne olacak?" kaygısı içinde. Döviz kurları ve faizlerdeki tırmanış, gittikçe büyüyen bütçe açıkları, açık veren cari ödemeler dengesi karamsar tablodan küçük kareler... 

Bu manzara içinde Merkez Bankasının 1987 yılı sonundan beri düzenlediği ve ekonominin 'halet-i ruhiyesi'nin belirlenmeye çalışıldığı İktisadi Yönelim Anketinin sonuçları da olumsuz göstergelere bir yenisini kattı.
 
1990 Aralık, 1991 Ocak-Şubat dönemini kapsayan ve İstanbul Sanayi Odasına kayıtlı toplam 522 firmaya uygulanan ankette "Sanayi dalınızdaki genel gidişat konusunda, bir ay öncesine kıyasla görüşünüz nedir?" sorusuna ağırlıklı olarak olumsuz cevaplar verildi. Anket sorularına verilen cevaplarda, büyük çoğunlukla yaşanılan ortamın "en kötü, en olumsuz, en düşük" gibi ifadelerle tanımlanması dikkat çekti.

Ankete göre ekonomik gidişata ilişkin kötümser yaklaşımlar içinde olanların sayısı, Körfez Krizi ile birlikte artmaya başladı. Körfezde kara savaşına girişildiği Şubat ayında ise kötümserlerin oranı yüzde 56,7'ye kadar tırmandı. Aynı günlerde iyimserlerin oranı ise sadece yüzde 9'du. Bu, aynı zamanda işadamlarının en karamsar günlerini yaşadıklarının da bir göstergesi oldu. 

İşadamlarının genel ekonomik durumun yanı sıra üretim, iç talep artışı, yatırım stok miktarı, alınan siparişler, ihracat gibi konularda da verdikleri cevaplar olumsuzluk ve karamsarlık ile dolu bir tablo çizdi. Bu durum, geleceğe yönelik yatırım yapmayı planlayanların bir çoğunu da ürküttü. Anketin sonuçlarına ilişkin yorumda Körfez Savaşının sanayi sektöründe faaliyet gösteren Türk firmalarının ekonomideki genel gidişata ilişkin görüşleri üzerinde olumsuz etkiler yarattığı belirtildi ve "Savaşın yol açtığı belirsizlik ortamının tedricen ortadan kalkmasıyla birlikte bu olumsuz etkilerin büyük ölçüde giderileceğini belirtmek yerinde olacaktır" denildi.

İşadamlarının Merkez Bankasının anketine verdikleri cevaplardan çıkan bazı sonuçlar ise şöyle:

• 1991 yılı Ocak ve Şubat aylarında iç talepte belirgin bir daralma var. Aylık satış hasılatları eğilimi, son üç yıldır gözlemlenen en düşük düzeyde. 
• 1989 yılı Ekim ayından itibaren iç pazara satılan mal miktarında görülen sürekli artış, ilk kez 1991 Ocak ayında hızlı bir şekilde düşmeye başladı. Aynı şekilde iç piyasadan alınan yeni sipariş miktarları da, bu hızlı düşüşe eşlik etti.
• 1991 yılının Ocak ve Şubat aylarında üretim hacminde azalma ve yatırım bekleyişlerinde umutsuzluk dönemi başladı. Stokların ise normalin üzerine çıktığı ifade edildi.
• Gelecek 12 ayda daha fazla yatırım yapmayı bekleyenlerin sayısı da hızlı bir şekilde azaldı.
• 1990 yılı Kasım ayından başlayarak artış yönünde seyreden alacak tahsilindeki gecikmelerin düzeyi, özellikle Şubat ayında önemli oranda arttı ve son üç yılın en yüksek düzeyine ulaştı.
• Gelecek üç ay içinde "üretimi kısacağız" diyenler, buna gerekçe olarak talep belirsizliğini ilk sırada gösterdiler. Finansman maliyeti, özkaynak darlığı, yetersiz net getiri faktörleri de önemli gerekçeler arasında yer alıyor.
• 1990 yılı Ağustos ayında büyük oranda düşüş gösteren aylık ihracat sipariş eğilimi, yılın sonuna doğru olumlu bir seyir izledi. Fakat 1991 Ocak-Şubat aylarında yeniden düşüş göstermeye başladı. Gelecek üç ay içindeki sipariş beklentisi de "olumsuz" olarak ifade edildi.
•Dış pazara satılan mal hacmi Aralık-Ocak-Şubat dönemini kapsayan dönemde olumsuz bir trend izledi.
•Gelecek üç ay içinde ihracat siparişlerinin azalmasına gerekçe olarak fiyat rekabeti, dış konjonktür, kredi-finansman gibi nedenler ilk sıralarda yer alıyor.
(Bu haber haftalık Ekonomik Panorama dergisinin 05-12 Mayıs 1991, Yıl:4, Sayı: 19'da yayınlanmıştır.) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder