Cahit UYANIK
"Petrol" denilince aklınıza ne geliyor? Akaryakıt istasyonları, yüksek fiyatlı ve sık sık zamlanan ama vazgeçemediğimiz benzin ve dizel gibi ürünler mi? Sizi gülümseyerek veya suratı asık şekilde karşılayan akaryakıt istasyonu görevlileri mi? Aldığınız benzinin yanında size verilen minik hediyeler mi? Petrol hakkında bildikleriniz bunlarla sınırlı değil şüphesiz... Eğer petrol üzerine biraz düşünürseniz petrolün âbâd ettiği Araplar, Suudi Arabistan'ın ölçüsüz harcamaları, OPEC, dev petrol tankerleri, Ajda Pekkan'ın Petr'Oil şarkısı, Rahmetli Süleyman Demirel'in akaryakıt istasyonlarında uzayıp giden araba kuyruklarını soran gazetecilere "Benzin vardı da biz mi içtik?" diye verdiği tarihi cevabı, zaman zaman televizyon haberlerinde kulağınıza gelen yeni keşfedilmiş petrol rezervlerini anımsayacaksınız.
Peki hiç petrolün geçmişini merak ettiniz mi? Sizi günlük yaşamınızda bu kadar ilgilendiren petrol ve buna bağlı konuların arka planında neler var? Eğer "Parça-bölük, değişik değişik kaynaklardan pek bir şey anlamıyorum. Akışı bir araya getirmekte zorlanıyorum. Tek bir kitaptan okuyup, bu petrol konusu nereden nereye, nasıl gelmiş; tüm detaylarıyla bir göreyim" diyorsanız başvuracağınız en yetkin kaynak Daniel Yergin'in "Petrol: Para ve Güç Çatışmasının Epik Öyküsü" adlı kitaptır. Burada 'Epik' sözcüğü 'Destansı' anlamına geliyor ki, kitabın yazarı Yergin; gerçekten bir destan anlatıcısı gibi en ince ayrıntılarına kadar girerek 100 yılı aşan geçmişe sahip bir efsaneyi oya gibi işliyor.