18 Şubat 2017 Cumartesi

27 YIL SONRA GERÇEKLEŞEN BİR HABER: DOĞAL GAZ TUZ GÖLÜNDE SAKLANACAK


Cahit UYANIK 

Doğal gaz mutfaktan ısıtmaya kadar son yıllarda yaşamımıza giren en önemli yeniliklerden biri. Şu günlerde açılan doğal gaz çukurları pek gözümüze hoş görünmese de günler geçecek ve çukurlar kapanacak. Evlerimizde Sibirya kaynaklı doğal gaz kullanacağız. 

Peki uzun ve soğuk geçen bir kış mevsiminde herkesin kaloriferleri son hızla yaktığını ve doğal gazda ani bir talep patlaması olduğunu varsayalım. Nasılsa doğal gaz hava kirliliği de yapmıyor, parasını verir son hızla yakarım diye mi düşünüyorsunuz? İşte yanılıyorsunuz... Şu andaki tek kaynağımız olan Sovyetler Birliği ile yapılan doğal gaz anlaşmaları alımların her yıl belirli miktarlarda yapılmasını şart koşuyor. Bu durumda doğal gaz kaynağından sürekli ve düzenli miktarda bir gaz çekimi zorunlu hale geliyor. 

(Tıklayınız) TUZ GÖLÜ DOĞAL GAZ DEPOSUNU GENİŞLETMEK İÇİN 2,4 MİLYAR DOLAR DIŞ KREDİ

Depolama nedeni

Yaz aylarında kimsenin kalorifer yakmadığı düşünüldüğünde, bu kadar büyük miktarlardaki doğal gazın ne yapılacağı sorusu akla geliyor hemen... Doğal gazın depolanması için en uygun ortamlardan birisi tuz mağaraları. BOTAŞ, doğal gazın iletimi ve dağıtımının yanı sıra saklanması işlemini de üstlendi. Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiyeyi doğal gazı depolamaya iten en büyük etken, bir taraftan doğal gazın belirli periyodlarla ve miktarlarda satın alınması ve öte yandan gaz talebinin mevsimlik, günlük hatta saatlik dalgalanmalar gösteriyor olması. 

Gaz müşterisi olan her yeni abone, gaz sistemine kazandırdığı olumlu katkıların yanı sıra, yıl içinde gaz çekişindeki mevsimlik, günlük hatta saatlik düzensizlikleri artırıyor. Bu da doğal olarak gazın depolanması gerekliliğini beraberinde getiriyor. 

Talebi karşılamak

Depolama ihtiyacı daha çok şehirlerin ısıtılmasıyla gündeme gelirken, Türkiye'de şehirlerin taahhüt edilen gazı ısınma amacıyla kullanmaları ancak 1992-1996 yıllarına isabet edecek. Yani talebin çok arttığı kış aylarındaki fazla talebi karşılayabilmek için depo kullanımı ihtiyacı 1996 yılında kesin olarak hissedilecek. 

Şu anda Marmara Ereğlisinde yapımı sürdürülen LNG terminali yavaş yavaş doğal gazı kullanmaya başlamış İstanbul ve Ankara'nın daha sonra da Bursa, Eskişehir ve İzmit'in neden olacağı fazladan yükleri karşılamada, 1992'den başlayarak depo görevi yapacak. 

Marmara Bölgesindeki kullanıcıların bir bölümünün kesintili müşteri olması, yeraltı depo tesisinin öncelikle İç Anadolu Bölgesinde yapılması tercihini doğuruyor. Gelecekte inşası planlanan Çukurova, Ege ve Karadeniz iletim hatlarının devreye alınması ile fazla tüketime sebep olan talebin yüzde 46'sı Orta Anadolu'da yoğunlaşacak. 

Tuz Gölü havzasında daha önce TPAO'nun yapmış olduğu jeolojik araştırmalar ve sondajlardan, büyük tuz kütlelerinin olduğu biliniyordu. BOTAŞ, bu sondajlardan hareketle, Tuz Gölünün güneyinde Sultanhanı yöresinde bulunan kütleleri yeraltı depolaması açısından potansiyeli en yüksek yer olarak belirledi. 

BOTAŞ'ın bundan sonra yapacağı, depoları açabilmek için tuz mağaralarına su bırakarak bu mağaraları eritmek, doğal gaz depolamaya hazır hale getirmek. Bu depolarda 45-90 günlük ihtiyaç depolanabilecek.
(Bu haber, Ekonomik Panorama Dergisinin 4 Kasım 1990 tarihli  Yıl:3 Sayı: 38'de yayınlanmıştır.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder